17. Hukuk Dairesi 2014/25185 E. , 2015/5959 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Neova Sigorta AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı taraf aracının, müvekkiline ait araca çarparak hasarladığını, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu olduğunu, araçta 30.463,26 TL tutarında hasar olduğunu, zararın kasko şirketince karşılandığını, olay tarihinde 1 yaşında olan 7394 km"de bulunan aracın 68 tane parçasının değiştirildiğini ve değer kaybı oluştuğunu belirterek şimdilik 500 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalı sigortacı poliçe limitiyle sorumlu olmak üzere davalılardan tahsilini talep etmiş; 18.09.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 7.000,00 TL daha artırarak toplam 7.500,00 TL"nin tazminini istemiştir.
Davalı..vekili, sigortalının kusuru oranında azami poliçe limitine kadar gerçek zarardan sorumlu olduklarını, değer kaybının teminat içinde olmadığını, davacının kasko şirketinin müracaatı üzerine 23.05.2014 tarihinde 24.575,00 TL"nin dava dışı kasko şirketine ödendiğini, teminat limitinin 25.000,00 TL olup bakiye 425 TL"sından sorumlu olacaklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., kusuru kabul etmediğini, davacı aracının yönetimindeki araca arkadan çarptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 7.500,00 TL tazminatın davalı sigortacıdan dava, diğer davalıdan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı .. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı .. karşı aracın .. şirketi olup,.. poliçesi limitine kadar gerçek zarardan sorumludur.
Somut olayda, davalı şirket aracında meydana gelen hasar bedelini kendi..şirketinden almış; bu davada araçta oluşan değer kaybını davalılardan talep etmiştir. Değer kaybı gerçek zarar kapsamında olup, davalı .. şirketi de bundan sorumludur. Davaya konu kaza 07.11.2013 tarihinde meydana gelmiş işbu dava 18.11.2013 tarihinde açılmıştır. Dava dışı kasko ekspertiz raporuna göre davacı aracında 30.463,00 TL tutarında hasar meydana gelmiş; davacı taraf hasar bedelini dava dışı kasko şirketinden almıştır. Davalı .."nin maddi hasarlarda araç başına azami teminat limiti 25.000,00 TL"sıdır. Davalı sigortacı, yargılama aşamasında ibraz ettiği dekontla, davacının kasko şirketine kendilerine müracaat edilmesi nedeniyle 23.05.2014 tarihinde 24.575,00 TL hasar bedelinin ödendiğini, bakiye 425,00 TL teminat limiti ile sorumlu olacaklarını belirtmiştir. Davalı.. 28.01.2014 tarihinde dava dilekçesi tebliğ edilmiştir. Dava dilekçesinin tebliğinden ve davadan haberdar olduktan sonra davalı sigortacı dava dışı kasko şirketine ödemede bulunmuştur. Bu nedenle 07.02.2014 tarihli cevap dilekçesinde ödemeden söz edilmemiştir. Dava dışı kasko şirketinin davalı sigortacıya rücuen tazminat talebinde bulunduğu tarih araştırılmadığı gibi davaya konu kaza sebebiyle kasko şirketine, davalı sigortacı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı hususu da sorulmamıştır. Mahkemece, davalı sigorta şirketinin ödeme konusundaki savunması üzerinde durulmadan 7.500,00 TL değer kaybı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, dava dışı kasko şirketinden davaya konu kaza sebebiyle düzenlenen hasar dosyası tümüyle getirilip, davacı sigortalıya hasar bedelinin hangi tarihte ..
ödendiği, davalı sigorta şirketine hangi tarihte rücuen tazminat istemiyle müracaat edildiği, davalı sigortacı tarafın 24.575,00 TL hasar bedelinin rücuen kasko şirketine ödenip ödenmediği ödenmişse hangi tarihte ödemenin yapıldığı hususlarının sorulup araştırılması, ilgili belgelerin dosya içine alınması, daha sonra davalı sigorta şirketi tarafından kasko şirketine yapılan ödemenin iyiniyetli olup olmadığı hususunun tartışılması bu konuda işbu dava tarihinin de gözönünde bulundurulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; davacı vekili, davalı sigortacının poliçe limiti oranında tazminattan sorumluluğuna karar verilmesini talep ettiği halde, mahkemece bu husus gözönünde tutulmadan davalı sigorta şirketinin tazminattan sorumluluğuna hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Neova Sigorta AŞ"ye geri verilmesine 16/04/2015 gününde üye ..karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
Somut uyuşmazlıkta;
Davacı, işleteni olduğu aracına davalıların sürücü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu aracında hasar ve değer kaybı meydana geldiğini, hasar bedelinin kasko sigortacısı.. tarafından karşılandığını bildirerek ıslahen değer kaybı 7.500,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini 18.11.2013 tarihinde açtığı davada talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili yargılama sırasında sunduğu 08.10.2014 günlü dilekçesi, ekindeki ödeme belgesi ile maddi hasarlarda teminat limitinin 25.000,00 TL olduğunu, hasar bedeli olarak davacının kasko sigortacısına 23.05.2014 günü 24.575,00 TL ödediğini, 425,00 TL dışında sorumluluklarının bulunmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,
Kararın davalı sigorta şirketince temyizi üzerine sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda yazılı gerekçe ile karar bozulmuştur.
Sayın çoğunluğun bozma gerekçesine katılamıyorum.
Uyuşmazlık, aleyhinde derderst dava bulunan davalı sigorta şirketinin, aynı poliçe kapsamında dava dışı 3.kişiye yaptığı ödemenin kendisini davacıya karşı sorumluluktan kurtarıp kurtarmayacağına ilişkindir.
Davalı sigorta şirketinin sorumluluğunu gerektiren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında davacı 18.11.2013 tarihinde açtığı dava ile davalı sigortadan 7.500,00 TL değer kaybının tazminini talep etmiş,
Davalı sigorta derdest davaya rağmen yargılama sırasında 23.05.2014 tarihinde 3.kişiye (davacının kasko sigortacısı) hasar bedeli olarak 24.575,00 TL ödemiştir.
Davalının sorumlu olduğu..poliçesi nedeniyle hem davacı hem de davacının kasko sigortacısı davacıdan ayrı ayrı talepte bulunmaktadırlar.
Davacı 7.500,00 TL, dava dışı kasko sigortacısı ise 24.575,00 TL talep etmekte olup davalının teminat limitinin 25.000,00 TL olduğu gözetildiğinde talepler teminat limitini 7.075,00 TL aşmaktadır.
Yargılama sırasında davalının, dava dışı kasko sigortacısına ödemesine geçerlilik tanınacak olursa davacı ancak 425,00 TL talep edebilecek, davalı sigorta limitini aşan bir ödemeye mahkum edilemeyecektir.
Aksi halde, davalı .."nin dava dışı kasko sigortacısına yaptığı ödeme kötü ödeme olarak kabul edilirse yerel mahkemece de karar verildiği gibi davalı ZMSS teminat limitini aşan 7.075,00 TL"den daha sorumlu tutulacaktır.
Somut uyuşmazlıkta iki alacaklı bulunmaktadır.
Biri değer kaybını isteyen davacı, diğeri ise hasar bedelini talep eden dava dışı Mapfree Sigorta AŞ"dir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 169/3 maddesinde "alacaklılardan birinin icraya veya mahkemeye başvurmuş olduğu kendisine bildirilmedikçe borçlu onlardan dilediği birine ifada bulunabilir." hükmü düzenlenmiştir.
Dava 18.11.2013 tarihinde açılmış olup bu dava derdest iken davalı .. diğer alacaklıya daha sonra 23.05.2014 günü ödeme yapmıştır.
Bu durumda davalının Türk Borçlar Kanunu"nun 169/3 maddesi hükmüne göre 7.075,00 TL yönünden dava dışı Mapfree Sigorta AŞ"ye ödeme yapmaması gerekirdi.
Türk Borçlar Kanunu"nun 187/1-2 maddesinde de "kime ait olduğu çekişmeli bulunan bir alacağın borçlusunun ifadan kaçınabileceği ve alacağın konusu hakim tarafından belirlenen yere tevdi etmekle borcundan kurtulacağı, borçlunun alacağın çekişmeli olduğunu bildiği halde ifada bulunursa bundan doğacak sonuçlardan sorumlu olacağı" öngörülmüştür.
Davalının, davacının kasko sigortacısına ödeme yaptığı tarihte derdest olan dava nedeniyle teminat limitinden 7.075,00 TL"nin çekişmeli olduğunu bilmektedir.
Davalı ZMSS, Türk Borçlar Kanunu"nun 187/2 maddesi gereğince 7.075,00 TL"nin çekişmeli olduğunu bildiği halde yasanın 187/1 maddesi gereğince tevdi mahalli talep etmeden bu miktarı dava dışı kaskoya ödediğinden davacıya karşı bu kötü ödemesi nedeniyle sorumludur.
Sonuç olarak 6098 sayılı TBK"nun 169/3 ve 187/1-2 maddesi hükümlerine uygun yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bozulmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.