MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanıklardan ..."nın 24.09.2008 tarihinde yapılan haciz işlemleri sırasında katılandan süre istedikten sonra gerçekte yanında çalışan sanık ... ile aralarında muvazaalı şekilde düzenledikleri toplam değeri 400.000,00 TL olan bonolar nedeniyle borçlanması üzerine ... İcra Müdürlüğü’nün 2008/11279 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, katılan tarafından da haciz edilen bir kısım makineleri de kapsayacak şekilde.... İcra Müdürlüğü’nün 2008/1045 talimat sayılı dosyası üzerinden 22.01.2009 tarihinde haciz yapıldığı, haciz edilen mallar ile ilgili yapılan arttırmada ... şirketine satıldığı, adı geçen şirket tarafından da makinelerin sanığın şirketine kiralandığı, yapılan araştırmada şirketin bulunamadığı ve makinelerin de akıbetlerinin bilinmediğinin tespit edildiği, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği olayda; eylemin icra işlemleri sırasında gerçekleştirilmesi nedeniyle aralarındaki ihtilafın İcra İflas Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, İİK’nın 331. maddesi nedeniyle ... İcra Ceza Mahkemesine dava da açıldığı, bu nedenle dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, mahkemece verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, eksik incelemeyle karar verildiğine ve suçun sübut bulduğuna dair katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 14.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi