Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/6755
Karar No: 2011/805
Karar Tarihi: 17.02.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6755 Esas 2011/805 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Almus Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda 129 ada 18 nolu parselin davalılar adına tespit ve tescil edildiği, ancak yapılan keşif, bilirkişi ve tanık beyanları sonucu dava konusu taşınmazın davacıya ait olduğunun belirlendiği kararla kabul edilmiştir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, tapu kaydının elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğunu ve yasal yöntemlere uygun olarak yapılmış paylaşım olmadığından davanın reddedilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararını bozmuştur. Davacının İsmail dışındaki davalıların tapu kaydının iptal edilmesi talebi de kanıtlanamadığı için reddedilmiştir. Kararda, TMK'nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddelerine göre açılan davada, elbirliği mülkiyete tabi taşınmazlarda birkaç mirasçının yaptığı temyiz başvurusu sonucu bozulan hükümün tüm mirasçılara sirayet ettiği belirtilmiştir. Kanuni dayanaklar: TMK'nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddeleri.
8. Hukuk Dairesi         2010/6755 E.  ,  2011/805 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Almus Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.11.2009 gün ve 101/118 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalılar ... ve müşterekleri tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili dava dilekçesinde; 129 ada 18 nolu parselin kadastro çalışmaları sırasında..., ... ... ve ... adına tespit ve tescil edildiğini, esasen bu parseli ... mirasçıları arasında yapılan paylaşım sonucu vekil edeni ve aynı zamanda kayıt maliklerinden olan ...’a düştüğünü, hatalı olarak diğer mirasçılar adına tespit ve tescilin yapıldığını açıklayarak anılan parselin İsmail dışındaki davalılar adına bulunan tapu kaydının iptali ile vekil edeni ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılardan ... ve ..’e yöntemine uygun bir biçimde dava dilekçesi tebliğ edilmesine karşın yargılama oturumlarına katılmamışlar ve cevapta vermemişlerdir.
    Kayıt maliki ... mirasçılarından davalılar ..., ..., ... ve ... dava konusu taşınmazın atalarından kaldığını, ... mirasçıları arasında geçerli bir paylaşımın yapılmadığını açıklamışlar ve davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 129 ada 18 sayılı parselin kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, mahallinde yapılan keşif, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarından dava konusu taşınmazın davacı ...’a ait olduğunun belirlendiğini gerekçe göstermek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm Mehmet mirasçılarından ..., ..., ...ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, muristen intikal ve paylaşım hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddeleri gereğince açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu 129 ada 18 sayılı parsel, 12.11.2007 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında Süleyman oğlu ... ...’ın 20 yılı aşkın bir zamandan beri zilyet ve tasarrufunda bulunduğu ve ...’ın 6.6.1964 tarihinde ölümüyle mirasçılarına kaldığı gerekçesiyle ..., ..., ..ve ... adlarına verasette iştirak biçiminde tespit ve tescil edilmiştir. Kadastro tutanağı tapu kaydına göre 31.1.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Dava 8.10.2008 tarihinde açılmış olup, 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Kadastro tutanağının edinme sebebinde de açıklandığı gibi, dava konusu taşınmazın ortak miras bırakan ve 1964 yılında ölen ...’dan kaldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık ...’dan kalan dava konusu taşınmaz hakkında herhangi bir paylaşımın yapılıp yapılmadığı ve yapılmış ise hangi mirasçıya düştüğü noktasındadır. 22.5.2009 tarihinde keşifte dinlenen yerel bilirkişi ..."un beyanında; paylaşım yapıldığı sırada sadece ...’ın mirasçılarından Mehmet’in bulunduğunu, davacı tanığı Süleyman ... ise, paylaşım yapıldığı sırada ...’ın mirasçılarından İsmail ve Musa’nın olmadığını bildirmiştir. Bu beyanlar karşısında yöntemine uygun bir biçimde yapılmış bir paylaşımdan söz edilmesi için tüm mirasçıların katılımıyla yapılmış bir paylaşımın olması gerekir. Mirasçılardan bir kısmının katılmadığı bir paylaşımın yöntemine uygun bir biçimde yapıldığından söz edilemez.
    O halde, 1964 yılında ölen ...’ın tüm mirasçılarının katılımıyla, yöntemine uygun bir biçimde yapılmış paylaşım söz konusu olmadığına göre, uyuşmazlık konusu 129 ada 18 parsel hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmiş bulunması usul ve kanuna aykırıdır. Dava konusu taşınmaz aynı zamanda mirasçı davacı ... adına da tapuda kayıtlıdır. Az önce açıklandığı gibi, tapu kaydı elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Somut olayda, İsmail taşınmazın paylaşımla kendisine düştüğünü bildirmiş, ancak bu hususu kanıtlayamamıştır. Dava konusu 129 ada 18 sayılı parsel elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi bulunduğundan ilke olarak bir veya birkaç mirasçının yaptığı temyiz sonucu bozulan hükmün doğuracağı hukuki sonuçları temyiz etmeyen mirasçılara da sirayet eder. Yani bu bozmadan tüm mirasçılar yararlanır.
    Davalı Mehmet mirasçıları, ..., ..., Sibel ve Serkan’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve müştereklerine iadesine 17.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi