3. Hukuk Dairesi 2013/12556 E. , 2013/14980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; müvekkilinin abone olmadan kaçak elektrik kullandığı iddiası ile davalı kurum görevlilerince kaçak tespit tutanakları düzenlenerek 5.278,80 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirildiğini öne sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya 4.131,90 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1.3.2003 tarihinde yürürlükten ... Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği’nin 40. maddesi hükmünde teşekkül veya şirketin yazılı izni olmaksızın elektrik şebekesine bağlantı yapmak veya yaptırmak kaçak elektrik kullanma olarak tanımlanmış, 42. madde hükmünde ise, kaçak elektrik kullanma süresinin, abone olmayanlar için ise 90 (doksan) gün kabul edileceği ve hesaplamaların bu süreler üzerinden yapılacağı, kaçak kullanım süresinin hiçbir zaman bu süreleri aşamayacağı, aboneli ve abonesiz kaçak kullanım halinde belirtilen süreler dışında abonenin elektrik kullandığının inandırıcı kanıt ve belgelerle tespit edilmesi halinde en fazla 6 ay geriye dönük normal tüketim işlemi yapılacağı düzenlenmiştir.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazete’de yayınlanarak 1.3.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirleneceği açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve anılan yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 21.03.2003 günlü 122 sayılı kararında, bağlantı anlaşmasının ve perakende satış sözleşmesinin birinin veya her ikisinin de imzalanmamış olması halinde kaçak elektrik enerjisi kullanma süresi; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olduğu belirtilmiştir.
Somut olaya gelince, davalı kurum görevlilerinin davacı meskeninde abonesiz olarak kaçak elektrik kullanıldığını belirlemeleri üzerine davacı hakkında 20.01.2003, 11.04.2003 ve 12.06.2003 tarihli kaçak elektrik tutanakları düzenlenmiştir. Mahkemece kaçak elektrik bedelinin hesaplanması için bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, her bir tutanak tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe göre hesaplama yapılmamıştır. Davacının sorumlu tutulabileceği kaçak elektrik bedelin 20.01.2003 tarihli tutanak için Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği hükümlerine, diğer iki tutanak için ise Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması gerekir. Bilirkişi raporu bu yönü ile yönetmeliğe uygun değildir.
Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan olgular dikkate alınarak kaçak elektrik bedelinin hesaplanması için başka bir bilirkişiden ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınması, davalının talep edebileceği kaçak elektrik bedelinin duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.