9. Hukuk Dairesi 2015/24293 E. , 2015/36512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 08/07/2014 tarihinde davalının Aksaray"daki fabrikasında işe başladığını, akdin feshine kadar işçi olarak çalıştığını, 09/01/2015 tarihinde İnsan Kaynakları Uzmanı ... tarafından çağrılarak yollarını ayırmak istediklerini iş akdini feshedeceklerini, istifa dilekçesi verirse kıdem tazminatı ile diğer haklarını alabileceğini, aksi halde işsizlik maaşı da alamayacak şekilde iş akdini feshedeceklerini söylediğini, müvekkilinin kabul etmediğini, şifahi olarak feshedildiği söylenilerek işten çıkartıldığını, oysaki yazılı fesih yapılması gerektiğini, davalının neden bildirmeksizin fesih yaptığından dolayı dava ile savunma olarak yeni bir neden ileri süremeyeceğini, sendikal tazminatın ispatı noktasında yürütülmesi gerektiğini, müvekkilinin hiçbir sorunu olmadığını, iş yerindeki ilişkilerinin iyi olduğunu, feshin nedeninin sendika üyeliği ve sendikal faaliyeti olduğunu, işverenin toplantı yaparak üretim şefleri ve takım liderlerince işçilerin sendikadan istifa etmemeleri halinde işten çıkarılacakları hususunda tehdit ettiklerini beyanla işe iade ve işe iade şartlarına bağlı olmadan bir yıllık brüt ücret tutarında sendikal tazminat davası ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi talebiyle dava açmıştır.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, sendikanın sunduğu yazılar ile beyanlarının çeliştiğini, müvekkili şirket nezdinde 850 sendika üyesi işçinin bulunduğunu, ...nın ... fabrikaları yönetim binası bahçesine izinsiz girerek şirket yöneticilerini tehdit ettiğini, bununla ilgili ceza dosyasının derdest olduğunu, çalışanlarının bahsi geçen sendika tarafından örgütlenerek iş başı yapmama, toplu olarak iş yerini terk etme, hastalık olmaksızın toplu ve arka arkaya rapor alma gibi eylemlerle müvekkili şirketi zor duruma soktuğunu, ayrıca boykot çağrısı başlattığını, davacı işçinin kıdeminin 6 aydan az olduğunu, bu davayı açma imkanının olmadığını, performansının düşük olduğunu, verimsiz olduğunu, uyarılmasına rağmen düzelmediğini, çekilmez hale geldiğini ve sonuç olarak iş akdinin feshinin kararlaştırıldığını, sendikal sebep bulunmadığını, kendisinin 08/07/2014 - 01/01/2015 arasında .... Fabrikasında Sevkiyat Depo Memuru olarak çalıştığını, sendikaya üyeliğin internet üzerinden yapılabildiğini ve dolayısıyla işçinin sendika üyesi olduğundan haberdar olunmasının mümkün olmadığını, sendika adına yetki prosedürünün de bulunmadığını, davacının performansında olumlu gelişme sağlanamaması nedeniyle haklı fesih yapıldığını, aksi iddiaların ispatlanması gerektiğini, davacının sendikal neden olmaksızın çıkışının yapılması nedeniyle tazminat talebinde bulunamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının fesih bildirim tarihi itibariyle altı aylık kıdem şartını taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık fesih bildirim tarihinin hangi tarihte yapıldığı ve buna göre davacının altı aylık kıdeme sahip olup olmadığı noktasındadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesi uyarınca işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmesi için fesih bildirimin yapıldığı tarihte aynı işverene ait işyeri veya işyerlerinde fasılalı da olsa iş ilişkisine dayalı kıdeminin en az altı ay olması gerekir.
Altı aylık kıdemin, 4857 sayılı İş Kanunu’nun fesih bildirimini esas alması nedeni ile fesih bildirim tarihi itibari ile aranması gerekir. Kanunu’nun 109. maddesine göre, fesih bildiriminin muhatabının imzası karşılığında yapılmalıdır. Bildirim yapılan kişi, bunu imzalamazsa, durum o yerde tutanakla tespit edilmelidir. İşverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak tanzimcilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır.
Dosya içeriğine göre davacı dava dilekçesinde iş sözleşmesinin feshinin 09.01.2015 tarihinde bildirildiğini beyan etmiştir. Davalının sunduğu ancak davacının imzalamaktan imtina ettiği belirtilen fesih bildiriminde ise davacının iş sözleşmesinin 01.01.2015 tarihinde feshedildiği görülmektedir. Mahkemece doğrudan bu belgeye dayanılarak davacının iş sözleşmesinin 01.01.2015 tarihinde feshedildiği kabul edilmiş ve davacının altı aylık kıdeminin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak fesih bildirim tarihinde davacının altı aylık kıdem şartına sahip olup olmadığını tespit açısından, fesih bildiriminde imzaları bulunan tutanak tanıkları dinlenerek fesih bildiriminin 01.01.2015 tarihinde yapılıp yapılmadığı araştırılıp sonucuna göre değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.