MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, sınırlarını dava dilekçesinde bildirdiği taşınmazda intikalen 20 yılı aşkın zilyetliği bulunduğunu bildirerek, bu yerin ... Köyü, ... Mevkisinde bulunmasına rağmen, ... Köyünde çalışma yapan orman kadastro komisyonu tarafından orman sınırları içine alındığını ileri sürerek, orman tahdidinin iptali ile taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, taşınmazın bulunduğu ... Köyünde genel arazi kadastrosunun 1986 yılında yapılarak taşınmazın tespit dışı bırakıldığı, bu işlemden itibaren 20 yıllık kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği süresinin dolmadığı ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının da davacı yararına oluşmadığı gerekçesi ile tescil istemi reddedilmiş; orman kadastrosuna itiraz davası yönünden ise; taşınmazın bulunduğu yerin komşu ... Köyünde 1992 yılında çalışma yapan 104 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca orman tahdit sınırları içine alındığı, bu çalışmanın ... Köyünde ilân edilmediği, dolayısıyla kesinleşen bir tahdidin bulunmadığı gerekçesiyle bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 23925 m2"lik bölümle ilgili tahdidin iptaline, (B) harfli 2025 m2"lik bölüm yönünden orman kadastrosuna itiraz davasının reddine karar verilmiş, davacı vekili ile Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyizi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/10/2002 tarih ve 2002/5928 - 8320 sayılı kararı ile onanmıştır.
Orman Yönetimi tarafından 07/06/2012 yılında verilen dilekçe ile taşınmazın bilirkişi krokisinde (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerinde hak sahiplerinin belirlenmediği, bu nedenle kararın noksan olduğu belirtilerek tavzih kararı ile bu bölümlerde hak sahiplerinin belirlenmesi suretiyle kararın düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece Orman Yönetimince istenen hususun Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunun 455 ve devamı maddelerinde öngörülen durumların hiç birisine uymadığı, tavzihi istenen kararın onanarak kesinleştiği ve aradan 12 yıl gibi uzun bir süre geçtiği, tavzih ile istenen hususların temyiz aşamasında ileri sürülmediği, hak sahiplerinin belirlenebilmesi için yeniden yargılama yapılması gerektiği gerekçeleriyle tavzih isteminin reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 31/10/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.