MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında ... Köyü, ... Mevkii 158 ada 132 parsel sayılı 5006,58 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği ve tarla niteliği ile beyanlar hanesinde 3303 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince şerh verilerek Hazine adına tescil edilmiştir. Tapunun beyanlar hanesine “tapu kütüğünün mülkiyet sütunu ve kadastro tutanağının ve askı ilânının mülkiyet sütunu uyuşmamaktadır” beyanı yazılmıştır.
Davacı; ... Köyünde 2009 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 158 ada 132 sayılı parselin adına tesbit edildiğini, ancak, her hangi bir sebep olmaksızın tapuya davalı Hazine adına tescil edildiğini iddia ederek, davalı adına olan tapunun iptali ile adına tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazdaki davalı Hazinenin hissesinin iptali ile söz konusu hissenin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılarak 18.11.2008 günü, genel arazi kadastrosu ise 30.05.2009 günü kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılarak davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava konusu taşınmaz Havza-i Fahmiye sınırları içinde kaldığından 3303 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince beyanlar hanesine şerh konulması konusunda karar verilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 1. bendinin sonuna “dava konusu taşınmaz Havaza-i Fahmiye hudutları içinde kaldığından 3303 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince arzın altındaki madenlerin Devlete ait olduğu konusunda beyanlar hanesine şerh verilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 03/11/2014 günü oy birliği ile karar verildi.