9. Hukuk Dairesi 2019/8231 E. , 2020/532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; müvekkilinin davalı işyerinde İdari İşler Yönetmeni olarak 18/05/2009- 24/03/2016 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığını, iş akdinin sosyal medyada yayınladığı haber ve paylaşımlarda çalıştığı işyeri ve kurumunu aşağlayıcı ifadeler kullandığı gerekçe gösterilerek tazminatsız olarak feshedildiğini, yapılan feshin haksız olduğunu iddia ederek, feshin geçersizliğine, müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; müvekkil şirket tarafından yapılan feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını, davacının davranışlarının işyerini olumsuz etkilediğini, davacının davalı işyerini aşağılayıcı ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı nitelikte, ülkedeki terörü, şiddeti ve teröristleri destekleyici ifadelere sosyal medya paylaşımlarında yer verdiğini, yapılan feshin haklı gerekçelere dayandığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak; feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine karar, Dairemizce özetle ve sonuç olarak;
“Somut uyuşmazlıkta; davacı iş akdinin haksız vc doğru olmayan gerekçelerle feshedildiğini iddia etmiş, davalı işveren ise davacının davalı işyerini aşağılayıcı ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı nitelikte, ülkedeki terörü, şiddeti ve teröristleri destekleyici ifadelere sosyal medya paylaşımlarında yer verdiğini, bu sebeplerle yapılan feshin haklı gerekçelere dayandığını savunmuştur.
Dosyada mevcut twitter paylaşımlarının içeriğinin, terörü ve terör örgütünü övücü ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı olduğu hususu açıkça görülmekle birlikte, davacı ısrarlı bir şekilde bu paylaşımların kendisine ait olmadığını iddia etmiştir.
Mahkemece söz konusu paylaşımların davacıya ait olup olmadığı hususunda herhangi bir araştırma yapılmaksızın ve delil toplanmaksızın davanın kabulüne karar verilmiştir. Paylaşımların içeriği gözetildiğinde, davalının fesihte haklı olduğu kabul edilmelidir. Açıklanan nedenle söz konusu paylaşımların davacıya ait olup olmadığı hususunda tüm deliller toplanıp gerekirse teknik inceleme yaptırılıp bu husus tam olarak açıklığa kavuşturulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak bilirkişi raporu alınmış ve yapılan yargılama sonunda “ Dava konusu fesih bildiriminde; “çalıştığınız işyeri ve kurumunuzu aşağılayıcı ifadeler kullandığınız ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı nitelikte, ülkemizdeki terörü şiddeti ve teröristleri destekleyici ifadelere yer verdiğiniz" denilmek suretiyle davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından feshedildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut twitter paylaşımlarının içeriğinin, terörü ve terör örgütünü övücü ve ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı olduğu hususu açıkça görülmekle birlikte, davacı ısrarlı bir şekilde bu paylaşımların kendisine ait olmadığını iddia etmiştir.
Dava konusu Twitter hesabından yapılan paylaşımların davacıya ait olup olmadığı, hangi bilgisayarda ve hangi saatlerde yapıldığının belirlenmesi için bilirkişiden 09.05.2019 tarihli rapor alınmış, bilirkişi tarafından sunulan raporda; "Görevin verildiği tarihte İnternet ortamında sosyal medyada yapılan araştırmada ilgili yayınlara rastlanılamadığı, Twit hesabının kapalı olduğu, davacının çalıştığı işyerinde bulunan, işyeri tarafından davacıya tahsis edilmiş Bilgisayar"da yapılan incelemede davacının işten çıkarıldığı andan itibaren bilgisayarının formatlandığı ve söz konusu bilgisayarın başka bir çalışana tahsis edildiği, bu formatlama işleminin ve başka bir personele tahsis edilme işleminin birden fazla kez tekrarlandığı, söz konusu olan şirket bilgisayarının hardiskin kopyasının alınmadığı, hardiskin bilgisayardan sökülüp dava için saklanmadığı, sadece o anki durumu yansıtan görüntülerin alındığı, Twitter şirketinden kişiye özel veritabanı loğlarının alınmasının imkanı bulunmadığı" belirlenmiş olup davacının ısrarla bu paylaşımların kendisine ait olmadığını iddia ettiği dikkate alındığında feshe konu paylaşımların davacı tarafından yapıldığı ve feshin haklı nedenle yapıldığı davalı işveren tarafından ispatlanamadığından” gerekçeleriyle davanın kabulüne ve feshin geçersizliğinin tespitine, davacının işe iadesine karar verilmiştir.
D) Temyiz başvurusu :
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Somut uyuşmazlıkta; davacının iş akdi davalı işveren tarafından twitter hesabında bölücü terör örgütü pkk lehine paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle ve bu husus haklı neden gösterilerek feshedilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde iddia edildiği gibi terör örgütüne destek mahiyetinde paylaşımlar yapılmadığı veya sözkonusu sosyal medya hesabının müvekkili davacıya ait olmadığı savunmasında bulunmaktan ziyade, müvekkili davacının sosyal medya paylaşımlarının özel hayata ilişkin olup, iş ile alakasının bulunmadığı, sosyal medya paylaşımlarının feshe dayanak alınamayacağını savunmuştur. Bilahare davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde, söz konusu hesabın davacıya ait olmadığını, feshe konu paylaşımlarında davacı tarafından yapılmadığını savunmuştur. Söz konusu hesabın davacıya ait olup olmadığının tespiti ise, bozma sonrası yapılan bilirkişi incelemesine rağmen mümkün olmamıştır.
Sonuç itibariyle, feshe konu edilen sosyal medya paylaşımlarına ilişkin twitter hesabının davacıya ait olduğu, bu paylaşımların davacı tarafından yapıldığı kesin olarak ortaya konulamamakla birlikte, yukarıda yer verilen dava dilekçesinde ki açıklamalar hep birlikte değerlendirildiğinde işverenin söz konusu paylaşımların davacıya ait olduğu hususunda şüphe duyup kaygılanması da makuldür. Taraflar arasındaki güven ilişkisinin bozulduğu, sarsıldığı açıktır. Bu durumda davalı işverence yapılan feshin haklı değil ancak geçerli nedene dayandığı kabul edilerek davanın reddi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile kabulü hatalıdır.
Mahkeme’nin temyiz edilen kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve Dairemizce 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesi uyarınca aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
F) Hüküm:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1. İlk Derece Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. DAVANIN REDDİNE,
3. Alınması gereken 54,40 TL karar- ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 25,20 TL karar- ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4. Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 110,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
7. Dosyanın İlk Derece Mahkemesi"ne gönderilmesine, Kesin olarak 16.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.