Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2017/608
Karar No: 2021/2165
Karar Tarihi: 18.02.2021

Danıştay 6. Daire 2017/608 Esas 2021/2165 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2017/608
Karar No : 2021/2165

KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVALI) :… Belediye Başkanlığı /…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 16/11/2016 tarih ve E:2015/8657, K:2016/7397 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ: Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 103. maddesinin b) bendi ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi yürürlükten kaldırılmış ise de; anılan Yasanın 27. maddesiyle 2577 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddenin 1. fıkrasındaki "Bu Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümler, 2576 sayılı Kanunun, bu Kanunla değişik 3 üncü maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları tarihten sonra verilen kararlar hakkında uygulanır. Bu tarihten önce verilmiş kararlar hakkında, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan kanun yollarına ilişkin hükümler uygulanır." kuralı uyarınca, bu maddeye göre kararın düzeltilmesi yolundaki istemin incelemesine geçilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre kararın düzeltilmesi istemi yerinde görüldüğünden Dairemizin 16/11/2016 tarih ve E:2015/8657, K:2016/7397 sayılı kararı kaldırılarak işin esası incelendi:
Dava, Trabzon İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği yapılmasına dair … tarihli, … sayılı mülga … Belediye Meclis kararının ve imar planı değişikliği uyarınca söz konusu parsel için verilen … tarihli, … sayılı yapı ruhsatının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu plan değişikliğinin bilimsel, nesnel, teknik ve zaruri sebeplerle gerçekleştirilmediği, plan ana kararlarını bozucu nitelikte olduğu, plan değişikliğinin getirdiği yoğunluk artışının zorunlu kıldığı sosyal donatı ve teknik alt yapı gereksinimlerinin karşılanmadığı, bölge genelinde çok katlı yüksek binalardan oluşan fiili bir durumun ortaya çıktığı, lokal ölçekli plan değişiklikleri ile şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun çözümün elde edilmesinin mümkün olmadığı, bilimsel, nesnel bir gerekçeye dayanmayan, plan bütünlüğünü bozacak şekilde, oluşan yoğunluk artışına oranla yeterli sosyal ve teknik alt yapı alanı ayrılmadan, lokal bazda yapılan dava konusu plan değişikliğinde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan, dava konusu plan değişikliği uyarınca düzenlenen … tarihli, … sayılı yapı ruhsatının da hukuka aykırı hale geldiği gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanununda feragat konusu özel olarak düzenlenmemiş, 2577 sayılı Kanununun 31. maddesi ile feragat konusunda göndermede bulunulan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, 04/02/2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 450. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış, anılan Kanunun 447. maddesinin 2. fıkrasında ise, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'na yapılan göndermelerin, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı hükme bağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesinde, feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış, 309. maddesinde, feragat beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı hükme bağlanmış; 28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 29. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 310. maddesine eklenen 3. fıkra ile, ‘‘Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir'' hükmü getirilmiştir.
Uyuşmazlık, iptal davalarının objektif niteliği dikkate alındığında, bu davalarda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun feragate ilişkin hükümlerinin nasıl yorumlanması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Hak arama hürriyeti, dava açma hakkı nasıl evrensel temel hak ve hürriyetlerdense, bu hakkın kullanılması, kullanılmaması veya önce kullanıp sonra vazgeçilmesi de kişinin doğal temel haklarındandır. İptal davaları da tam yargı davaları gibi kişinin üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği nitelikteki haklarındandır.
Buna göre, bu hakkın kullanımı tek taraflı irade beyanı ile yapılıp tamamlandığına, ayrıca mahkemenin veya davalının kabulüne de gerek bulunmadığına göre, feragat beyanından sonra davaya bakmakta olan mahkemece bu beyanın sadece gerçekten feragat anlamında olduğu ve kanunen belirlenen şekilde yapılıp yapılmadığının saptanmasıyla yetinilmesi ve bu saptamadan sonra feragat nedeniyle uyuşmazlığın sona erdiğine ilişkin hüküm kurulması zorunludur.
Nitekim, yukarıda metinlerine yer verilen hükümlerde, feragat ve kabulün karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı, hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak açıklıkta ifade edilmiştir.
Öte yandan, iptal davalarının objektif dava türü olması, bir kişinin açtığı iptal davasından feragat etme hakkını ortadan kaldıran bir özellik değildir. Çünkü o işlemden etkilenen herkesin dava açabilmesi mümkün olup, başkalarının açmadığı davalar nedeniyle dava açan kişinin doğal ve yasal bir hakkının yorum yoluyla hukuken elinden alınma olanağı bulunmamaktadır. Aksi halde objektif nitelikteki iptal davası açıldıktan sonra feragat hakkının tanınmaması, mahkemelere adeta kamu savcılığı görevi verilmesi sonucunu doğurur. Oysaki Anayasa'da ve yasalarımızda mahkemelere böyle bir görev verilmemiştir.
Nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 19/02/2020 tarihli, E:2019/3471, K:2020/404 sayılı ve 27/02/2020 tarihli, E:2019/2396, K:2020/526 sayılı kararları da bu yöndedir.
Davacı vekili tarafından verilen ve … İdare Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğünün kayıtlarına 17/10/2016 tarihinde giren dilekçeyle davadan feragat edildiği beyanında bulunulduğu anlaşıldığından davadan feragat beyanı hakkında ek karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenle, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 310. maddesinin 3. fıkrası uyarınca temyiz incelemesi aşamasında sunulan davadan feragat beyanı hakkında ek karar verilmek üzere dosyanın … İdare Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE 18/02/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X) : Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği oyu ile aksi yöndeki karara katılmıyoruz.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi