9. Hukuk Dairesi 2013/12648 E. , 2014/207 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2013
NUMARASI : 2012/542-2013/395
DAVA :Davacı, TC. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı"nın 27/07/2012/67 sayılı raporunun iptali ile bu rapor nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesi ve ek bordro bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, görevsizlik kararı vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı"nın 27/07/2012/67 sayılı iş müfettişleri tarafından tanzim olunan raporun iptali ile bu rapor nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi ve ek bordro düzenlenmesine yer olmadığına dair karar verilmesi taleplerinde bulunmuştur.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, iş müfettişleri tarafından tanzim olunan ve iptali istenen raporun kesin olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, uyuşmazlığın çözümünde Sulh Ceza Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasında, uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemenin görevli olduğu noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı"nın 27/07/2012/67 sayılı iş müfettişleri tarafından tanzim olunan raporun iptali ile bu rapor nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi ve ek bordro düzenlenmesine yer olmadığına dair karar verilmesi taleplerinde bulunmuştur.
Davacı, iş müfettişi tarafından düzenlenen rapora göre Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Gaziantep Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilen idari para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz ettiğini açıkça belirtmiştir.
İptali istenen rapor incelendiğinde, raporun şikayet üzerine tanzim edildiği, raporun sonuç bölümünde, davacı işyerinde çalışan işçilerin fazla çalışma yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmediği, bu fazla çalışmaların ek bordro ile ödenmesi gerektiği, 4857 sayılı
İş Kanunu"nun 41 inci maddesine muhalefet eden işverenin hakkında aynı yasanın 102/c maddesi uyarınca idari para cezası verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Raporun iş müfettişi tarafından düzenlendiği anlaşılmıştır.
İş Kanununun 92 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri tarafından tutulan tutanakların aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğu, iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebileceği ve iş mahkemesi kararına karşı da 5521 sayılı yasanın 8 inci maddesine göre tarafların kanun yoluna başvurabileceği düzenlenmiştir.
İş Kanununun 108 inci maddesinde, İş Kanunu"nda öngörülen idari para cezalarının hangi kişi veya kurumlarca verileceği düzenlenmiştir. Buna göre, İş Kanunu"nda öngörülen idari para cezalarının bir kısmı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü tarafından, bir kısmı Türkiye İş Kurumu Bölge Müdürü tarafından verilecek ve verilen bu cezalar genel esaslara göre tahsil edilecek, idari para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesi nezdinde itiraz edilebilecektir.
Yukarıda yazılı yasal düzenlemeler göstermektedir ki, iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar ile İş Kanunu"nda öngörülen idari para cezalar farklı işlemlerdir. İş müfettişlerinin idari para cezası verme yetkisi yoktur. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlarda, teftişi yapılan kişi ya da kurumlara idari para cezası verilmesi gerektiği yönündeki tespitler, iş müfettişinin yaptığı denetim sonucunda yaptığı tespitler olup, idari para cezası verme yetkisine sahip kişi ve kurumları bağlayıcı nitelikte değildir. Bir başka anlatımla, iş müfettişi raporunda, denetimini yaptığı kişi ya da kuruma idari para cezası verilmesi gerektiğini belirtmiş olsa da idari para cezası verme yetkisine sahip kişi ve kurumlarca denetimi yapılan işverene idari para cezası verilmeyebilecektir.
Ayrıca her iki işlemin yargısal denetim mekanizması da farklıdır. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlara karşı yukarıda da belirtildiği üzere iş mahkemesine itiraz edilebildiği halde, idari para cezası verme yetkisine sahip kişi ve kurumlar tarafından verilen idari para cezalarına karşı sulh ceza mahkemesine itiraz edilebilmektedir.
Somut olay açısından yukarıda yazılı yasa hükümleri ve yapılan tespitler birlikte değerlendirildiğinde, iş bu davacı iş müfettişi tarafından düzenlenen raporun iptalini istemektedir. Davacı, iş müfettişi tarafından düzenlenen rapora göre Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Gaziantep Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü tarafından verilen idari para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz ettiğini, iş bu davada idari para cezasının iptalini talep etmediğini açıkça belirtmiştir.
Sonuç olarak, iş müfettişi tarafından düzenlenen rapora itiraz mercii iş mahkemesi olup, mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.