MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

... İli, ... İlçesi, ... Köyü 153 ada 10 parsel sayılı 347,43 m2 yüzölçümlü taşınmaz, sağlık ocağı vasfıyla ... Köy Tüzel Kişiliği adına tapuda kayıtlıdır.
Davacı Hazine, ... altı mevkiinde bulunan fındık bahçesi vasıflı 187 cilt 30 sahife 9 sıara nolu taşınmazın tamamının 17/09/1991 tarihinde Hazine adına senetsizden tescil edilmiş olduğunu, ancak, Hazineye ait olan bu taşınmazın tesis kadastrosu çalışmaları esnasında köy tüzel kişiliği adına tespit görerek tapuda tescil edilmiş olduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapusunun iptali ile fındıklık niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, ormancı bilirkişi raporuna göre taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunun bildirildiği, orman sayılan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı, Hazine tarafından tapuya dayanılarak hak sahibi olunması halinde taşınmazın özel mülkiyete dönüşeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından taşınmazın fındık bahçesi niteliği ile tescili gerektiği ileri sürülerek temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre 2009 yılında ve genel arazi kadastrosu ise 04703/2009 tarihinde kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 02/12/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.