Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/13842
Karar No: 2013/16070
Karar Tarihi: 18.11.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/13842 Esas 2013/16070 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı, borcun davacıya ait olmadığını ve davacının o sayacı kullanmadığını ileri sürerek menfi tespit davasının kabul edilmemesi için davayı reddetti. Mahkeme, davanın kabul edilmesine karar verdi. Dosyadaki bilgilerden ve bilirkişi raporundan, kaçak kullanımın davacının devir sözleşmesinden sonra gerçekleştiği ve davalı kurumun davacının devirden önce de yeri kullandığını savunduğu anlaşıldı. Mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olmadığı sonucuna varıldı. Kararda, taşınmazın davacı adına kayıtlı olup olmadığının tespiti, faaliyette bulunup bulunmadığının saptanması, kaçak elektrik kullanma fiilinin kim tarafından işlendiğinin belirlenmesi, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. HUMK.nun 428. maddesi gereğince karar bozuldu.
Kanun Maddeleri:
HUMK.nun 428. maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2013/13842 E.  ,  2013/16070 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde davacının tarımsal sulama tesisi abonesi olduğunu, 24/03/2011 tarihinde sayaç değiştirme talebinde bulunduğunu, 20/04/2011 tarihinde elektrik hattı devir sözleşmesi ile 4233 numaralı aboneliği devraldığını, yeni sayacın 22/04/2011 tarihinde takıldığını, eski sayacın .... gönderildiğini, sayaca müdahale olduğunun belirtildiğini, 26/08/2011 tarihli kaçak tutanağının düzenlendiğini, 43.395.90 TL kaçak elektrik tahakkuk ettirildiğini, borcun davacıya ait olmadığını, davacının o sayacı kullanmadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davacının kaçak elektrik kullanımına ilişkin dönemden sonra aboneliği devraldığı, haksız eylem olduğundan kullananın sorumlu olduğu, davacının kaçak elektrik kullandığının kanıtlanamadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki bilgilerden; davacının 24.03.2011 tarihinde sayacın değiştirilmesi için başvurduğu, 20.04.2011 tarihinde devir sözleşmesi yapıldıktan sonra 22.04.2011 tarihinde yeni sayacın takıldığı, 26.08.2011 tarihinde kaçak kullanım tutanağının düzenlendiği, davalı kurumun ise davacının devirden önce de yeri kullandığını savunduğu anlaşılmaktadır. Dosyaya sunulan bilirkişi raporunda ise; kaçak kullanımın 13 - 22 Nisan 2011 tarihleri arasında gerçekleştiğinin tespit edildiği, kaçak elektrik bedelinden de davacı ile önceki abonenin birlikte sorumlu olduğu sonucuna varıldığı görülmektedir.
    Somut olayda; uyuşmazlığın davacının sayacın bulunduğu davaya konu yerin hangi tarihten itibaren fiili kullanıcısı olduğu noktasında toplandığı ve mahkemece yapılan araştırmanın hüküm vermeye yeterli olmadığı anlaşılmaktadır.
    ....


    Mahkemece kaçak elektrik tutanağına konu taşınmazın tapu kaydı....getirtilerek taşınmazın davacı adına kayıtlı olup olmadığının tespit edilmesi, taşınmazda davacının faaliyette bulunup bulunmadığı, faaliyette bulunuyor ise faaliyetin hangi tarihten itibaren başladığının ilgili Tarım Müdürlüğü, Muhtarlık ve diğer kurumlardan sorularak saptanması, kaçak elektrik kullanma fiilinin kim tarafından işlendiğinin tutanak düzenleyicileri dinlenerek ve zabıta araştırması yapılarak şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, daha sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    ....



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi