3. Hukuk Dairesi 2013/13737 E. , 2013/16303 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen menfi tespit ve istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin 01.04.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile 16 adet apart kiraladığını, kaçak elektrik kullanmadığı halde kiraladığı yerler ile ilgili müvekkilinden kaçak elektrik bedeli adı altında davalı tarafça 6.000 TL tahsil edildiğini ve ayrıca müvekkilinden 5.000 TL bedelli senet alındığını belirterek, tutanak konusu 16 adet aparta ait saatlerde ve mühürlerde varlığı iddia edilen sahtecilik ve oynamaların müvekkilinden önce yapılmış olduğunun tespiti ile davalı tarafından haksız olarak tahsil edilen 6.000 TL nin faizi ile birlikte istirdatına ve borçlu olmadığı halde verilen 5.000 TL bedelli senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan yasanın 3/d maddesinde, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak tanımlanmıştır.
....
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Yasada açıklandığı üzere Tüketici ""bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişidir.
Somut olaya gelince, davacının kiraladığı davaya konu yerlerin apart (işyeri ) olduğu, abone tarife sınıfının ticari olduğu anlaşılmakta olup, davacının 4077 sayılı yasada belirtilen tüketici tanımına uymadığı gibi, olayda 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması da mümkün değildir. Bu duruma göre, uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.
Hal böyle iken mahkemece; davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Bozma nedenine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.