Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/4907
Karar No: 2011/2098
Karar Tarihi: 12.04.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/4907 Esas 2011/2098 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/4907 E.  ,  2011/2098 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil (Mal rejimi nedeniyle)

    ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil (mal rejimi nedeniyle) davasının reddine dair Elbistan 2.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 28.04.2010 gün ve 896/548 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili, evlilik içinde vekil edeninin kazandığı paralarla alınan ve davalılardan boşanılan eş Şerife adına tapuya tescil edilen 640 ada 9 parselde kayıtlı ev ve arsası üzerinde hakkı bulunduğunu, bu taşınmazın yarısı vekil edenine ait olup Şerife tarafından mal kaçırmak amacı ile diğer davalı ...’e anlaşmalı şekilde satıldığını açıklayarak satışın iptali ile taşınmazın yarı hissesinin vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, taşınmazın vekil edeninin ailesi tarafından alındığını ve daha sonra ihtiyacı sebebiyle satıldığını açıklayarak, diğer davalı ... ise; taşınmazı parasını ödeyerek aldığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı tarafın dava konusu taşınmaza katkısı bulunduğuna veya satış işleminin davacıdan mal kaçırmak amacı ile muvazaalı yapıldığına ilişkin davayı ispata yarar delil elde edilemediğinden davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 19.4.1993 tarihinde evlenmiş, 8.10.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 6.7.2009 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM. nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (4721 sayılı TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4721 sayılı TMK.nun 202.m).
    Dava konusu bir katlı ev ve arsası niteliğindeki 640 ada 3 parsel 10.11.2003 tarihinde satış yoluyla davalılardan Şerife adına tescil edilmiş, 22.3.2007 tarihinde diğer davalı ...’a tapuda satılarak devredilmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir.
    Dava dilekçesi ve dosya kapsamına göre davacı vekili, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde alınan taşınmazla ilgili değer artış payı ve katılma alacağı haklarından kaynaklanan hakkını alamaması amacı ile davalılardan Şerife tarafından muvazaalı olarak diğer davalı ...’e devredilen taşınmaza ait tapu kaydının yarı payının iptali ile vekil edeni adına tescilini istemektedir. Böyle bir davayı açmakta davacının hiç şüphesiz hukuki yararı bulunmaktadır. Bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile eski malike dönüşü sağlandığı takdirde açacağı katkı payı veya edinilmiş mallara katılma (artık değer) alacağının tahsili sağlanmış olacaktır.
    Eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur (TMK.m.227). Eşlerden birine ait edinilmiş mallar üzerinde, diğer eşin mülkiyet veya diğer bir ayni hak talebi söz konusu değildir (TMK.m . 231/1, 236/1). Yani katılma rejiminde; eşlere tanınan hak, ayni bir hak olmayıp, şahsi bir haktır. Sadece mal rejimi sona erdiğinde, eşlerin edinilmiş mallara ilişkin artık değerler üzerinde karşılıklı alacak hakkı vardır (TMK.236.m). Diğer yandan 07.10.1953 gün 8/7 sayılı YİBK"na göre de; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı ya da katılma alacağı nedeniyle taşınmazlara ait tapu kayıtlarının iptali ile tescili istenemez. Bu açıklamalara göre değer artış payı ve katılma alacağı ile ilgili talep bakımından ayın isteme imkanı bulunmayıp alacak istenebildiğine, davacının alacaklarının tahsili bakımından tapu iptali ve tescil davasının dinlenebilme imkanı bulunmakta ise de davacı tarafından tapu kaydının yarı payının iptali sonunda ancak boşandığı eşi Şerife adına tescil istenebilmesi mümkün olup, somut olayda davacı, tapu iptali sonunda adına tescil isteğinde bulunduğuna göre davanın bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken değişik gerekçeyle reddi doğru değil ise de, hüküm sonucu itibarı ile doğru olmaktadır.
    Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,25 TL’nın temyiz eden davacıdan alınmasına 12.04.2011 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY

    Davacı ..., davalı ... ile 1994 yılında evlendiklerini, bu evlilikten iki çocukları olduğunu, davalının ev hanımı olduğunu, kendisinin uluslararası yük taşıyan gemilerde işçi olarak çalıştığını, bu paraları elden ya da banka aracılığıyla davalıya göndererek dava konusu 640 ada 9 parselde kayıtlı binadaki dava konusu daireyi satın alması nedeniyle davalı adına olan kaydın yarı payı oranında iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı taraf davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; özellikle davacının dava dilekçesindeki yazılı beyanlarından anlaşılacağı üzere, davacının parasını ödeyerek üçüncü kişiden davalı adına satın almış olan işlem gizli muvazaadır. Bu nedenle mahalli mahkemenin ret kararı sonucu itibariyle doğru olup, Dairenin Sayın çoğunluğunun onama şeklinde tecelli eden görüşüne gerekçede katılmamakla birlikte sonuç ve onama olarak katılmaktayım. 12.04.2011





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi