9. Hukuk Dairesi 2014/582 E. , 2014/655 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2012/5-2013/887
DAVA :Davacı vekili, işe iadesine karar verilen davacının işe başlatılmadığını, ancak bu başlatmama nedeni ile haklarının eksik ödendiğini belirterek, fark kıdem, ihbar ve işe başlatmama tazminatı ile ücret, yıllık ücretli izin ve boşta geçen süre ücret ve sosyal hak alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, fark kıdem tazminatının reddine, diğer tazminat ve alacaklarının kısmi olarak talep edilmesi nedeni ile kabulüne, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 176 ve devamı maddelerinde ıslah kurumu ayrıntılı şekilde düzenlenmiş olup, 176. maddede, davanın her iki tarafının da, yargılama usulüyle ilgili bir işlemini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği, ancak aynı dava içerisinde bu yola sadece bir kez başvurulabileceği; 177/1 maddede ise ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği belirtilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 177. maddesindeki kuralın ve bu kapsamda tahkikat kavramının irdelenmesinde yarar vardır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 147 ve izleyen maddeleri hükümlerine göre, tahkikat evresi, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra, tarafları duruşmaya çağırmasıyla başlar; tarafların veya vekillerinin duruşmada dinlenmelerinden sonra, gerektiğinde çekişmeli hususlar hakkında tarafların delillerinin toplanmasıyla ve bunların incelenmesiyle sona erer. Tahkikat evresinin ardından, sözlü yargılamanın da (Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 186 ve devamı) tamamlanmasından sonra, davanın hüküm verilecek derecede aydınlanmış olması halinde hüküm verilir ve tefhim edilir. Buna göre, tahkikat kavramı, layihalarla yeterince aydınlanmamış olan bir davada, tarafların duruşmaya çağrılmalarıyla başlayıp, çekişmeli yönlere ilişkin taraf delillerinin toplanmasıyla biten ve uygulamada, davaların tamamına yakın bölümünde gerçekleşen bir evreyi ifade etmektedir. Vurgulanmalıdır ki; tahkikat evresi, bozmanın içerik ve kapsamına göre, bazı hallerde bozmadan sonra da gerçekleşebilir. Ancak, 177. maddedeki " Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. " ifadesinden, Kanunun, tahkikat ve hüküm arasında düzenlediği sözlü yargılama evresinde ıslaha izin vermediği sonucu çıkarılabilmektedir. Kısaca ister usule ilişkin ve isterse esasa yönelik bozma kararı verilsin bozmadan sonra araştırma yapılarak tahkikat devam ediyor ise bozmadan sonra ıslah mümkün kabul edilmelidir. Ancak esasa ilişkin bozma kesin ve araştırma yapılmasını gerektirmeyen, kısaca tahkikat yapılmasını gerektirmiyor ise bozmadan sonra ıslah kabul edilmemelidir.
Dosya içeriğine göre mahkemece verilen ilk karar Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından tazminat ve alacaklara esas ücretin belirlenmesi yönünden davacı lehinde bozulmuş ve uyulan bozma kararı sonrası ücret araştırması yapılarak davacı tarafın tazminat ve alacakları bilirkişi raporu ile hesaplanmıştır. Bu hesap raporun üzerine de davacı vekili belirlenen tazminat ve alacaklarını ıslah sureti ile arttırarak talepte bulunmuştur. Bozma içeriğine göre bozmadan sonra araştırma yapılmış ve tahkikat devam etmiştir. Tahkikat devam ettiğine göre davacı tarafın ıslah işleminin kabulü gerekirdi. Mahkemece "bozmadan sonra ıslah mümkün değildir" gerekçesi ile davacının ıslah talebinin reddi hatalıdır.
SONUÇ :
Temyiz olunan kararın yukarda belirtilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.01.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.