Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/18989
Karar No: 2016/252
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/18989 Esas 2016/252 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı kurum tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağı ile ilgili olarak açılan menfi tespit davasında, mahkeme davanın kabulüne karar vermiş ve borcun olmadığının tespiti ile %20'den az olmayacak şekilde tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine hükmetmiştir. Ancak, bu kararın temyiz edilmesi sonucunda Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, mahkemenin verdiği kararın eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile alındığını, dolayısıyla usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararı bozmuştur. Kararın gerekçesi ise, kaçak elektrik tespit tutanaklarının kesin delil olarak kabul edileceği ve aksinin ispat edilmesi gerektiği, ancak olayda davacının tutanağın aksini ispat edemediği, keşif sırasında ise yer tespitin yapılamadığından yer tespitin yeniden yapılması gerektiği ve davacının tarımsal sulama faaliyetinde bulunup bulunmadığının resmi kayıtlardan araştırılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6100 Sayılı HMK 204/2. madde: Yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.
- 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu: Kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilen durumlar ve kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulması gerektiği belirtilmiştir.
- Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13. ve 15. maddeleri: Kaçak elektrik tüketimi ve tespiti ile ilgili kurallar belirlenmi
3. Hukuk Dairesi         2015/18989 E.  ,  2016/252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde;davacı aleyhine 29.07.2010 tarihinde kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini ve 90 gün üzerinden kaçak tüketim tahakkuku yapıldığını, alacağın 46.283,61 TL asıl alacak, 4.667,39 TL gecikme cezası ve 840,13 TL KDV olmak üzere toplam 51.791,13 TL olarak icra takibine konu edildiğini, davacı hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesi"nde de söz konusu tutanağa istinaden yürütülen soruşturma neticesinde açılan kamu davasında beraat kararı verildiğini, Asliye Ceza Mahkemesi"nde yapılan yargılama sürecinde dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarından da anlaşıldığı üzere davalı kurumun söz konusu tutanağı hayali ve tahmini olarak tuttuğunu, davacının adına kayıtlı bulunan 52 nolu parselde sulama kuyusu ya da tesisi bulunmadığını belirterek, davacının davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti ile %20"den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından faturalara itiraz edilmediğinden zamanaşımı nedeniyle red gerektiğini, esas yönünden ise, davacının abonesiz elektrik kullandığı sabit olduğundan mobil ekip tarafından tarımsal sulama tesisi yerinde tespit edilip taşınmaz sahibi adına kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, ilgili tahakkukun yürürlükteki yönetmeliği ve 622 sayılı Kurul kararına göre yapıldığını,davacının tarımsal sulama tesisini kullanmak için şirketle sözleşme yapmadığından kaçak kullanımı olmakla hakkında cezalı tahakkuk yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulü ile, davacının davalıya ...İcra Müdürlüğü"nün 2011/3333 Esas sayılı dosyasına konu borç nedeniyle 51.791,13 TL borçlu olmadığının tespitine, borçlu olmadığının tespitine karar verilen miktar üzerinden %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 Sayılı HMK 204/2.maddesinde ise, yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.
    4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.
    .. Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere .... Düzenleme Kurumu tarafından, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
    Somut olaya gelince; davalı kurum elemanları tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağında; yapılan kontrolde abonesiz sayaçsız enerji kullandığının tespit edildiği belirtilmiştir. Mahkemece mahallinde keşif yapılmış, keşif sonrası sunulan fen bilirkişisi raporunda, belirtilen yerlerde kuyu ve trafo olmadığı belirtilmiş; elektrik ve ziraat bilirkişileri ise müşterek tanzim ettikleri raporlarında, fen bilirkişisi tarafından kendilerine gösterilen parselde aboneli ya da abonesiz tarımsal sulama tesisi, sulama kuyusu,trafo ve enerji nakil hattına rastlanılmadığını, yine ilgili kaçak tespit tutanağında söz konusu tarımsal sulama tesisinin yerini gösteren kroki ya da koordinatların bulunmadığını, bu nedenle abonesiz ve sayaçsız elektrik kullanıldığı iddia edilen tarımsal sulama tesisinin yeri,kime ait olduğu ile ilgili değerlendirme ve kaçak tahakkuk hesaplaması yapılamadığını belirtmişler, mahkemece de söz konusu bilirkişi raporları hükme esas alınmıştır. Kaçak elektrik tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir. Olayda, tutanağın aksi davacı tarafından ispat edilmemiştir. Ayrıca, gerek ceza mahkemesinde gerekse hukuk mahkemesinde yapılan keşifte yer tespitinin mümkün olmadığı yazılı ise de;zabıt mümzileri hukuk mahkemesince yapılan keşifte mahallinde dinlenmediğinden yer tespiti de yapılamamıştır.
    Hal böyle olunca, mahkemece; zabıt mümzileri de mutlak surette refakate alınmak suretiyle mahallinde yeniden keşif yapılarak yer tespitinin yapılması, ayrıca davacının o yerde tarımsal sulama faaliyetinde bulunup bulunmadığının resmi kayıtlardan da araştırılması ve dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak ve aralarında elektrik mühendislerinin de bulunduğu üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalının davacı taraftan isteyebileceği dava konusu bedellerin, tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan.....ve 622 sayılı kararı hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi