Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2808
Karar No: 2016/256
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/2808 Esas 2016/256 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı şirketin yüksek gerilim panosu ve trafonun periyodik bakımını yapmaması sonucu elektrik çarpması sonucu mağdur olan davacılardan biri, geçici iş göremezlik ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme davacının manevi tazminat talebini kısmen kabul etmiş, ancak geçici iş göremezlik tazminatı talebini reddetmiştir. Yargıtay ise, davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin dosyanın uzman hesap bilirkişisine tevdi edilerek alınacak rapor doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri: Bedensel zarara uğrayanların maddi tazminat talebinin yanı sıra çalışma gücünü yitirmesinden doğan zararı da talep edebileceklerini belirten Medeni Kanun Madde 47/1, geçici iş göremezlik tazminatı ile ilgili olarak Türk Borçlar Kanunu Madde 110, sürekli iş göremezlik zararının tanımı ve hesaplanması ile ilgili olarak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı (2009/13-273 E. - 2009/365 K.) .
3. Hukuk Dairesi         2015/2808 E.  ,  2016/256 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar vekili dilekçesinde; davacılardan ..."nin 25.04.2011 tarihinde köydeki eletrik yüksek gerilim panosundaki arızayı gidermek için temas etmesi neticesinde panonun patlaması sonucu elleri ve vücudunun ağır şekilde yandığını ve vücudunda kalıcı maluliyet oluştuğunu, davalının söz konusu yüksek gerilim panosunu ve trafonun periyodik bakımını yapmadığından kusurlu olduğunu, davacıya atfedilecek bir kusurun olmadığını, davacının ellerinde ve sırtında ciddi sakatlıklarla birlikte kalıcı ve derin yanık izleri oluştuğunu ve çalışamaz hale geldiğini, olay nedeniyle davacı ..."ın eşi ve çocuklarının da büyük üzüntü ve korku yaşadıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı ... için 30.000 TL manevi ve 1.000 TL maddi (işgöremezlik) ile davacılardan .. için 20.000 TL manevi, diğer davacılar .. için ise 10.000"er TL olmak üzere toplam 80.000 TL manevi ve 1.000 TL maddi (işgöremezlik) tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; meydana gelen olayda kusur ya da kastı bulunmadığını, ilgili hat ve ve direğin mevzuata uygun olduğunu, meydana gelen olayda davacı ..."ın kusurlu olduğunu, yine kazazedeyi bu direğe çıkaran kişinin de asli kusurlu olduğunu, ilgili hat probleminin davalı .."a bildirilmediğini, bir kusur ya da ihmal var ise bundan .. ve yöresinin bakım ve onarımından sorumlu olan yüklenici ... firmasının sorumlu olması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacılardan ..."nin maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile 8.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle dava.."tan alınarak davacıya verilmesine,diğer davacıların manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır. Davacı herhangi bir iş yapmasa dahi, meydana gelen beden gücü kaybı nedeniyle günlük işlerini gerçekleştirmesi sırasında daha fazla güç harcayacağı açıktır.
    Somut olayda; davacılardan ..."nin 25.04.2011 tarihinde maruz kaldığı elektrik çarpması neticesinde vücudunda oluşan yaralanmalara ilişkin olarak ... Kurulu"nun 02.05.2014 tarihli raporunda fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme sürecinin 25.04.2011 tarihinden itibaren 1 aya kadar uzayabileceği,bu süre zarfında ise mesleğini icra edemeyeceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Buna göre davacının dava konusu yaralanma olayı nedeniyle geçici iş göremezlik süresinin 1 ay olduğu ve bu dönemde çalışamayacak durumda olduğu ...Kurumu raporu ile sabittir.
    Buna göre, her ne kadar mahkemece davacılardan...."ın dava konusu olay nedeniyle kalıcı işgücü kaybına uğramadığından bahisle maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş ise de, davacının dava dilekçesinin istem (netice-i talep) bölümünde genel anlamda iş görmezlik tazminatı talebinde bulunduğu ve dosya kapsamında alınan ...02.05.2014 tarihli raporuna göre de davacının geçici iş göremezlik süresinin 25.04.2011 tarihinden itibaren 1 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında ise mesleğini icra edemeyeceği belirtilmiş olmakla, davacı ..."ın geçici iş göremezlik tazminatı talebi yönünden dosyanın alanında uzman hesap bilirkişisine tevdi edilerek alınacak rapor doğrultusunda değerlendirme yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi