Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/5916
Karar No: 2011/2600
Karar Tarihi: 02.05.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/5916 Esas 2011/2600 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/5916 E.  ,  2011/2600 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil ve alacak

    ... ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve alacak davasının yapılan yargılamasında mahkemenin görevsizliğine dair Ümraniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.04.2010 gün ve 118/287 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili, müvekkilinin Kazım Karabekir Mah. ... cad. No:133.../İstanbul adresindeki taşınmazın maliki olduğunu, ancak bu taşınmazın bodrum katının davacının bilgisi ve rızası dışında davalı tarafından işgalci sıfatıyla kullanıldığını, yine aynı taşınmazda yer alan üç adet bağımsız bölümün davacının bilgisi ve rızası dışında davalı tarafından 3. kişilere kiralandığını, davalıya bu hususta ... 40. Noterliği"nin 23.02.2009 tarih ve 2405 nolu ihtarname gönderdiklerini açıklayarak davalının müdahalesinin önlenmesini ve mahrum kaldığı kira ve ecrimisil bedeli 10.000 TL’yi fazlaya dair haklarını saklı tutarak faiziyle birlikte talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin davacı ile kardeş olduklarını, dava konusu binanın bulunduğu arsayı zilyetlik hakkı ile ve üzerinde bulunan gecekondu ile birlikte 22.05.1984 tarihinde 1.500 TL bedel karşılığında şahitler huzurunda ..."ten satın aldığını, o yıllarda 18 yaşında ve öğrenci olan davacının bu binanın yapım giderlerine hiçbir katkısı olmadığını, davalının bu yeri satın aldığı yıllarda bir kişinin üzerine birden fazla arsa yazıldığında, tapu tahsis belgesi verilmeyeceği için satın aldığı bu arsayı kardeşi olan davacının adına yazdırdığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, Sulh Hukuk Mahkemesi"nin görevli olacağından bahisle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ile davalı kardeştirler. Davacı Hazineye ait taşınmaz üzerinde hakkı olduğunu, davalı kardeşinin bu yerin bodrum katını işgal ettiğini, diğer üç bağımsız bölümü de kiraya vererek zilyetliğine müdahalede bulunduğunu iddia etmekte, davalı ise bu yeri 22.05.1984 tarihinde satın aldığını, üzerine inşaat yaptığını, davacı kardeşinin o tarihlerde küçük olduğunu, kendisinin okuttuğunu, davanın reddini savunmuştur. Tarafların iddia ve savunmalarına göre dava salt zilyetliğin korunması niteliğinde olmayıp taşınmazın üzerinde inşa edilen binanın bağımsız bölümleri üzerinde de ihtilaf vardır. Dava konusu ve muhtesat niteliğindeki bağımsız bölümler... Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 28.04.2010 tarih ve 2010/10213-1306423, Gd - 24100 sayılı karşılık yazılarına göre Hazine adına tapuda kayıtlı 2329 ada 4 sayılı parsel üzerinde yer almakta ve üzerinde 2 B şerhi bulunmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, uyuşmazlığın zeminle bir ilgisi yoktur. Bu nedenle somut olgunun TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bu bakımdan işin çözümü, zilyetliğin korunması davası kapsamında değil, (TMK. m. 981 vd.) hakka dayalı bir dava olarak değerlendirilip Asliye Hukuk Mahkemesi"nde bakılması gerekir. Mahkemece davanın HUMK.nun 8/II-3. maddesi kapsamında zilyetliğin korunması davası olarak nitelendirilmesi doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 02.05.2011 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY

    Davacı vekili, dava dilekçesinde adresi yazılı olan binanın vekil edenine ait olduğunu, bu binanın bodrum katının davacı tarafından işgal edildiğini ve aynı binanın üç adet bağımsız bölümünün de davalı tarafından dava dışı şirketlere kiraya verildiğini, davalının bu yerde üstün bir hakkının bulunmadığını, bu konuda davalıya noter aracılığıyla ihtarname gönderildiğini açıklayarak davalının binanın bodrum katına haksız elatmasının önlenmesini, bodrum kat ile birlikte kiraya verilen üç adet bağımsız bölüm için dava tarihindeki rayiç kira bedellerinin geriye doğru 5 yıllık olarak tespit edilmesini ve fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL ecrimisilin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı taraf dava konusu binanın kendisine ait olduğunu, bu yerin zeminini 1984 yılında üçüncü kişilerden satın alarak binayı yaptırdığını, o tarihlerde davacının 18 yaşından küçük ve bir gelirinin olmadığını, aslında 2805 sayılı Yasa gereğince ancak bir tapu tahsis belgesi verildiğinden kendisi adına tapu tahsis belgesi olması nedeniyle bu yerin ve binanın davacı adına tapu tahsis belgesi çıkarılması için kayıtlandığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece dava konusu yerin zemininin Hazineye ait olduğu, dolayısıyla binadaki ihtilafın zilyetliğin korunmasına ilişkin bulunduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, dosyadaki karar kesinleştiğinde Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından;
    Dava konusu binanın bulunduğu yerin zemininin 2/B uygulamasıyla ormandan Hazine adına çıkarıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Esasen, binanın yer aldığı zeminle ilgili olarak taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Arzın maliki olan Hazine davada taraf değildir. Davanın tarafları ana baba bir kardeştirler. Açıklanan olgular tarafların ve mahkemenin bilgisi ve kabulündedir. Uyuşmazlık davanın TMK. nun 683. maddesine dayalı bir dava mı olduğu, yoksa aynı Kanunun 974 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması davası mı olduğunda odaklanmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak; TMK. nun 683. maddesine dayalı olarak açılan davalar mülkiyet hakkından kaynaklanmaktadır. Bir binanın mülkiyet hakkı ancak, zemini (arsası veya arazisi) ile birlikte ele alındığında ve ilgilisi adına TMK. nun 705. maddesi uyarınca tapu kaydı oluşturulduğunda bir hakka dayalı davadan söz edilme olanağı vardır. Somut olayda ise, binanın bulunduğu zemin Hazineye aittir. Hazine iş bu davada taraf değildir. Çekişme binanın üstün zilyedinin kime ait olduğunda toplanmaktadır. Bu durumda, eldeki dava TMK. nun 974 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması davasıdır.
    Hal böyle olunca, mahalli mahkemenin vermiş olduğu görevsizlik kararı doğrudur. Davaya bakmak HUMK. nun 8/II-3. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesi görevindedir. Bu nedenlerle, Dairenin sayın çoğunluğunca benimsenen bozma gerekçelerine katılmam mümkün değildir. Mahalli mahkeme kararı belirttiğim gerekçelerle doğru olup, onanması gerektiği kanaatindeyim. 02.05.2011








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi