Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1438
Karar No: 2016/369
Karar Tarihi: 20.01.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/1438 Esas 2016/369 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, elektrik aboneliğini kendi adına almak için müracaatta bulundu ve aboneliği devraldıktan sonra kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini, ancak bu tutanak nedeniyle borçlu olmadığını talep ettiği menfi tespit davasında mahkeme, sorumluluğunun olmadığını ve borçlu olmadığını tespit ederek davayı kabul etti. Ancak davalı taraf, davacının sayacın bulunduğu evin maliki olduğunu ve mühürlerinde oynanma olduğunu savunarak dava reddedilmesini talep etti. Mahkeme, davacının abone kaydı bulunduğu evde mesken abonesi olarak 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında sözleşme ilişkisi olduğunu belirledi. Ancak mahkeme, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla işlem yapılması gerektiği halde Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla işlem yaparak usul ve yasaya aykırı bir karar verdi ve davanın bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un Amaç başlıklı 1. maddesi, kapsam başlıklı 2. maddesi, değişik 11/A maddesi, 23. maddesi, 2. ve 3. maddeleri.
3. Hukuk Dairesi         2015/1438 E.  ,  2016/369 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının aboneliğin bulunduğu evi 21.07.2011 tarihinde satın aldığını, evde oturanların birkaç ay daha kiracı olarak kaldıklarını, 02.11.2011 tarihinde davacının eve taşındığını, elektrik aboneliğini kendi adına almak ve sayacın değiştirilmesi için müracaatta bulunduğunu, 21.12.2011 tarihinde davacının aboneliği devraldığını ve sayacın değiştirildiğini, 09.09.2012 tarihinde sayaç incelemesine istinaden davacı adına kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, kaçak tutanağından dolayı davacının hukuki sorumluluğunun bulunmadığını, sayacın 15 yıldır kullanıldığını, sayacın değiştirilme ve kaçak tespiti tarihi arasında sayacın bozulmuş olabileceğini belirterek; davacının kaçak elektrik tespit tutanağı nedeniyle 6.237,70 TL"den borçlu olmadığının tespitine ve tahakkuk ettirilen faturanın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı hakkında usul ve yasaya uygun olarak sayaç üzerinde yapılan inceleme neticesinde kaçak elektrik tutanağı düzenlendiğini, davacının davaya konu sayacın bulunduğu evin maliki olduğunu, sayacın mühürleri ile oynandığının ve müdahale edildiğinin belirlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda kaçak elektrik tespit tutanağı ile ilgili sorumluluğunun bulunmadığı, tutanağın mevzuata uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, kaçak elektrik tespit tutanağı nedeniyle tahakkuk edilen 6.237,70 TL den borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, kaçak elektrik tespit tutanağında ismi yazılı bulunan davacı adına abone kaydı bulunması ve kaçak tutanağında elektrik kullanılan yerin "mesken" olması karşısında; taraflar arasında, 4077 sayılı yasanın değişik 11/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi (mesken abonesi) bulunduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. 4077 sayılı Kanunun 2. ve 3.maddeleri gereği somut olaya 4077 sayılı Kanunun uygulanması gerekmektedir.
    Hal böyle olunca, 4077 sayılı Kanunun 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, yargılamanın Tüketici Mahkemesi sıfatı ile yapılması gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi