Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/5856
Karar No: 2011/2639
Karar Tarihi: 02.05.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/5856 Esas 2011/2639 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/5856 E.  ,  2011/2639 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı

    ... ile ... aralarındaki katkı payı ve kira alacağı davasının kabulüne dair Kadıköy 1.Aile Mahkemesinden verilen 18.05.2010 gün ve 971/442 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmei davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, tarafların 1974 yılında evlendiklerini,2001 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, evlilik birliği içerisinde edinilen 111 ada 23 parsel üzerindeki 5 nolu,1240 ada 76 parsel üzerindeki 3 nolu ve 3108 ada 39 parsel üzerindeki 13 nolu bağımsız bölümlerin edinilmesine yurtdışındaki çalışma ve birikimleriyle katkıda bulunduğunu açıklayarak taşınmazlar üzerindeki katkı payı alacağı belirlenerek dava tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına, taşınmazların 2003 yılından beri kirada bulunması nedeniyle kira gelirleri üzerinden 1500 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, harcını yatırmak suretiyle verdiği 05.04.2010 tarihindeki ıslah dilekçesiyle talebine 58.250 TL ilave edilmiştir.
    Davalı vekili, davanın yersiz olduğunu, taşınmazın alınmasına davacının katkısı bulunmadığını, annesi ve ağabeylerinin destek ve yardımı ile taşınmazların alındığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulüne, 1240 ada 76 parsel üzerindeki 3 nolu bağımsız bölümün alınmasına davacının katkısı bulunmadığı, 111 ada 23 parsel üzerindeki 5 nolu bağımsız bölümün alınmasına %50, 3108 ada 39 parsel üzerindeki 13 nolu bağımsız bölümün alınmasına %15 oranlarında katkıda bulunduğu belirlendiğinden her iki taşınmaz üzerinden belirlenen toplam 60.250 TL katkı payı alacağının 1500 TL.sı için dava tarihinden, 58250 TL için ıslah tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına, karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar, 27.08.1974 tarihinde evlenmiş, 02.04.2001 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 22.06.2001 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden mal ayrılığı, rejimi geçerlidir. Katkı payı alacağı davasına konu taşınmazlar 743 sayılı TKM’nin 170. maddesine göre eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 1978, 1991 ve 2000 yıllarında alınarak davalı kadın adına tescil edildiğinden uyuşmazlığın BK’nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Borçlar Kanununun 125. maddesi uyarınca; kural olarak alacak davaları on yıllık zamanaşımına tabidir. Borçlar Kanununun 125. maddesindeki “bu konuda başka suretle hüküm mevcut olmadığı takdirde her dava on senelik müruru zamana tabidir.” hükmündeki (her dava) sözcüklerini “bütün alacaklar” şeklinde anlamak gerekir. Zamanaşımının başlangıcı da boşanmaya ilişkin hükmün kesinleştiği 22.06.2001 günüdür. (BK."nun 132/3.m). TMK.nun genel nitelikli hükümler kenar başlığını taşıyan 5. maddesi uyarınca Borçlar Kanununun zamanaşımına ilişkin hükümleri uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır. Bu açıklamalar karşısında uyuşmazlık hakkında 4721 sayılı TMK.nun 178. maddesindeki 1 yıllık zamanaşımının uygulanması imkanı olmadığından davalı vekilinin aşamalarda ısrarla ileri sürdüğü zamanaşımı hususundaki temyiz itirazları yerinde değildir.
    Dava; 743 sayılı TKM’nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejimi döneminde edinilen taşınmazlar üzerindeki katkı payı alacağı ile taşınmazların kira gelirinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve incelme yeterli olmadığı gibi ulaşılan sonuç da dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Diğer yönden; davacı tarafça taşınmazların kira gelirinden kaynaklanan alacak talebinde bulunulmasına karşın mahkemece bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması da usul ve yasaya aykırıdır.
    Yerel mahkemece, taşınmazların dava tarihleri itibarıyla sürüm değerleri belirlendikten sonra davacının katkı oranının tespitine yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 1240 ada 76 parsel üzerindeki 3 nolu dairenin alınmasına davacının katkısı bulunmadığı,111 ada 23 parsel üzerindeki 5 nolu bağımsız bölümün alınmasına %50 , 3108 ada 39 parsel üzerindeki 13 nolu bağımsız bölümün alınmasına %15 oranında katkıda bulunduğu kabul edilmiş ise de, bu oranın hangi esaslara göre belirlendiği karar yerinde gösterilmemiş, bilirkişi raporunda da denetime elverişli biçimde açıklanmamıştır. Taraflar çalıştıklarına ve bu nedenle belli bir gelire sahip olduklarına göre, davacının edinilen ve davalı adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmazlara katkısının bulunduğunun kabulü gerekr. O halde öncelikle, iddia ve savunma doğrultusunda tarafların yurtiçi ve yurtdışındaki çalışma ve gelirlerine ilişkin belgelerin bulunduğu yerlerden eksiksiz olarak getirtilerek dosya arasına konulması, evlenme tarihi ile taşınmazların alım tarihleri arasındaki dönemlere ilişkin eşlerin ayrı ayrı gelirlerinin olabildiğince gerçeğe uygun olarak belirlemesine çalışılması, bu gelirlerden tarafların ekonomik ve sosyal durumları, yaşam tarzları, hayat düzeylerine göre kişisel harcamaları gereğince gelirlerinden sarf edebilecekleri miktarların tespit edilmesi, 743 sayılı TKM.nin 152. maddesinden kaynaklanan davacı kocanın aileyi geçindirme yükümlülüğü de gözönünde bulundurularak yapabilecekleri tasarruf miktarlarının ayrı ayrı bulunması, daha sonra tarafların tasarruf miktarlarının toplam tasarruf miktarı içerisindeki katkı oranlarının ne olduğunun saptanması, davacıya ait katkı oranının taşınmazların dava tarihindeki sürüm değerleri ile çarpılarak davacının katkı payı alacağının belirlenmesi, bu konuda bir hukukçu, bir mali müşavir ve bir inşaatçıdan oluşan bilirkişi kurulundan yeniden taraflar, mahkeme ve Yargıtay"ın denetimine açık rapor alınması, ondan sonra esas hakkında karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bundan ayrı, davacı vekili, taşınmazların kira geliri bulunduğunu ve 2003 yılından itibaren gelir elde edildiğini, kira gelirlerinden dolayı 1500 TL alacak talebinde bulunmasına karşılık mahkemece bu istek konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmiş olması da isabetsiz olmuştur.
    Davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 02.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi