22. Hukuk Dairesi 2017/20567 E. , 2019/4850 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız nedenle işverence sona erdirildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, yıllık izin, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili, kötü niyet tazminatı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında, davacı işçinin fazla mesai yapıp yapmadığı ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Aynı ilkeler ulusal bayram ve genel tatil çalışmaları için de geçerlidir
Somut olayda, davacının fazla çalışma alacağı, bilirkişi tarafından davacının yaz aylarında haftanın 5 günü 08:00 - 19:00 sattleri arasında, kış aylarında ise 08:00- 18:00 sattleri arasında, cumartesi ise 08:00 - 15:00 sattleri arasında, kış aylarında haftalık 6,5 saat, yaz aylarında 9 saat çalıştığı kabul edilere 01.06.2009-01.07.2013 tarihleri arası için hesaplanmıştır. Ancak dosya içerisinde davacı tarafından imzalı olan 2011 yılı Nisan, Mayıs ayları ile 2012 yılı tüm ayları ve 2013 yılı 5. ayına kadar ki maaş bordoroları yer almakta olup, Haziran 2012" deki maaş bordrosunda fazla mesai tahakkuku bulunmakta, diğer aylarda ise fazla mesai 0 olarak yer almaktadır. Ayrıca davacı tanıklarından Yücel davalı işyerinde davacı ile birlikte 2012 yılına kadar, diğer davacı tanığı Yakup ise 2009 yılı Ağustos ayına kadar birlikte çalışmıştır. Mahkemece,fazla mesai tahakkuku bulunan Haziran 2012 ayı dışlanmadan ve davacı tanıklarının davacı ile birlikte çalıştığı dönemler tespit edilmeden, davacının tüm çalışma dönemi için fazla mesai alacağı hesabı yapılan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, davacı tanıklarının davacı ile aynı işyerinde birlikte çalıştıkları dönemler tespit edilerek, sadece bu dönem için ve tahakkuk bulunan aylar dışlanarak, davacının fazla mesai alacağını hüküm altına almaktır. Anılan yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Davacının ulusal bayram genel tatil alacağı da, dini bayramlar dışındaki diğer genel tatil günlerinde çalıştığı kabul edilerek davacının tüm çalışma dönemi için hesaplanmıştır. Ancak dosya içerisinde yer alan 2013 maaş bodrdolarının tamamında, 2012 yılının ise Şubat, Nisan, Mayıs, Ağustos, Ekim aylarında genel tatil alacağı tahakkuku bulunmaktadır. Mahkemece, davacının maaş bordrolarında genel tatil ücreti tahakkukunun bulunduğu dönemler dışlanmadan yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.