Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/6475
Karar No: 2011/2817
Karar Tarihi: 09.05.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/6475 Esas 2011/2817 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/6475 E.  ,  2011/2817 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Bilecik Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 23.09.2010 gün ve 325/699 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı ... dava dilekçesinde pafta 35, 1452 sayılı parselin tarla niteliğiyle dedesi ve babası tarafından kullanıldığını, dedesinin ölümü ile babasına ve onun ölümü ile de yapılan paylaşım sonucu kendisine düştüğünü, aralıksız çekişmesiz malik sıfatıyla ve 20 yılı aşkın bir süre ile tasarruf ettiğini, ancak tapu işlemleri için tapuya gittiğinde dava konusu yerin...kızı ... adına tapuda kayıtlı olduğunu öğrendiğini aile nüfus kayıtlarında böyle birisinin olmadığını, yaptığı araştırmada da böyle bir kişiye ve mirasçılarına rastlamadığını açıklayarak TMK.nun 713. maddesi gereğince 1452 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kazanmayı sağlayan zilyetlik, TMK.nun 713/2. fıkrasında açıklanan tapu kütüğünde maliki kim olduğu anlaşılamayan hukuki sebebine dayalı olarak açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin ret gerekçesine katılma olanağı bulunmadığı gibi esasen dava koşuluda yerine getirilmemiştir. Bir davada dava koşulu yerine getirilmeden yani taraf teşkili sağlanmadan davanın yürütülmesi HUMK.nun 73. maddesine aykırıdır. Dava koşulu kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece, kendiliğinden göz önünde tutulur. Tapu iptali ve tescil davalarında dava kayıt malikine, kayıt maliki ölü ise mirasçılarına yöneltilerek açılır. TMK.nun 713/2 fıkrasında belirtilen hukuki sebeplerine dayalı olarak açılan davalarda davalı Hazine TMK.nun 501. maddesi uyarınca son mirasçı sıfatı ile davalı olarak gösterilebilir. Kayıt malikinin sağ olması veya mirasçılarının bulunması halinde davada husumet Hazineye yöneltilmez. Davacı 13.8.2010 havale tarihli dilekçesinin 6 nolu bendinde açıkça Nüfus İdaresinde yaptığı araştırmada babasının ..., dedesinin adının ... ve ...’ın annesinin adının ise ... olduğunu, ancak ...’ün baba adının kayıtlarda gözükmediğini, babasının ve dedesinin anne adının ... olmasının bu yerin kendilerine ait olduğunun önemli bir kayıt olduğunu açıklamıştır. Bu açıdan olaya bakıldığında davacının ailesinde babasının dedesi olan ...’ın annesinin ... olması, ... isimli bir kişinin bulunduğunun kabulü gerekir.
    O halde araştırma ve incelemenin bu açıklamalar gözetilerek yapılması zorunludur. Öncelikle davacının 13.8.2010 havale tarihli dilekçe kapsamında açıklanan bölüm gözetilerek babasının dedesi olduğunu söylediği ...’ın ailesine ait nüfus kayıtlarının getirtilerek dosya arasına konulması, bundan ayrı ...’ın anne ve babasını da gösterir biçimde veraset belgesinin alınması ve davada taraf teşkilinin sağlanması bakımından davacıya süre ve imkan tanınması, ... kızı ... isimli bir kişi olup olmadığı konusunda ayrıca zabıta araştırmasının yapılması, dosya arasında bulunan ..."a ait 22.7.2010 tarihli dilekçe kapsamı ile aynı kişinin 22.7.2010 tarihli yargılama oturum tutanağına geçen beyanı gözetilerek, yine ... açısından gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, dosya arasında bulunan nüfus kayıtlarında ... ile...... kızı ... Duman’ın tapu kaydında ismi geçen...kızı ... olup olmadığı üzerinde durulması, alınacak veraset belgesi ile diğer bilgi ve belgelere göre taraf teşkilinin sağlanması, ondan sonra davanın yürütülmesi gerekir.
    Davacı dava dilekçesinde “…böyle bir kişiye ve mirasçılarına rastlamadığını” açıkladığına göre tapu kaydında maliki kim olduğu anlaşılamayan TMK.nun 713/2. fıkrasına dayandığının kabulü gerekir. Nitekim temyiz dilekçesinde açıkça davayı TMK.nun 713/2. fıkrasına dayalı olarak açtığını bildirmiştir. Bu durum karşısında mahkemece, TMK.nun 713/2. fıkrasında öngörülen tapu kütüğünde maliki kim olduğu anlaşılamayan hukuki sebep çerçevesinde araştırma ve incelemenin yapılması gerekmektedir.
    1452 sayılı parsel 4.7.1956 tarihinde yapılan tapulama çalışmaları sırasında belgesizden...kızı ... adına tarla niteliğiyle tespit ve tescil edildiği, tapulama tutanağının tasarruf sebebinde taşınmazın 20 yılı aşkın bir süreden beri...kızı ... tarafından kullanıldığı açıklanmış ve tapulama bilirkişilerinin imzaları alınmıştır. Sözü edilen tapulama tutanağı 4.2.1958 tarihinde kesinleşmiştir. Biçimsel olarak tutanağın kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği doğrudur. Ancak davacı kadastrodan önceki hukuki sebeplerden ziyade açıkça TMK.nun 713/2. fıkrasına dayandığı anlaşılmaktadır. Kadastro tespitinden dava tarihine kadar yine biçimsel olarak 20 yıllık kazanma süresi geçmiştir. Tapu kütüğünün hukuki değerini yitirdiğinin belirlenmesi halinde bu yerin edinilmesi mümkün olabilir.
    Davacının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 09.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi