MAHKEMESİ: .. 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2014
NUMARASI : 2013/285-2014/121

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Yargıtay bozma ilamında özetle; "davacı yanın tutunduğu 06.10.1948 tarih ve 24 sayılı sicilden gelen 18.09.1980 tarih ve 80 sayılı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığının anlaşıldığı, taşınmazın batı sınırındaki yol kadim kabul edilse dahi tapu kaydının taşınmazın dört yanını açıkta yer kalmayacak şekilde kapsamadığı, bu nedenle miktarı ile geçerli olduğu, davacı yan ve paydaşları adına aynı tapu kaydına dayalı olarak 1033 ve 1034 parsel sayılı taşınmazların tespit edilip kesinleştiği, yüzölçümlerinin toplam miktarının 28000,00 metrekare, dayanılan tapu kaydının ise 36760 metrekare yüzölçümünde olduğu açıklanarak eksik kalan 8760 metrekare yüzölçümündeki bölüm için dava konusu taşınmazın (1033 ve 1034 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu) güney sınırından başlanarak kapsam tayin edilerek bu kısma ilişkin tapu kaydının iptali ile tapu kayıt maliki davacı ve paydaşları adına tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile teknik bilirkişinin 10.01.2014 tarihli ek raporu ve eki krokide (A) harfi ile gösterilen 8760,00 metrekare kısmın davacı ve hissedarları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Hakim, çekişmeli taşınmaz ve tüm payları hakkında infazı kabil, infaz sırasında tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurmak zorundadır. Mahkemece verilen hükümde, çekişmeli 1027 parsel sayılı taşınmazın adlarına tesciline karar verilen kişilerin isimleri ve payları gösterilmemiştir. Karar bu haliyle çekişmeli taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli değildir. Hal böyle olunca; mahkemece, adına tescil kararı verilen kişilerin isimleri ve payları kararda ayrı ayrı ve açıkça gösterilmek suretiyle tapu sicili oluşturmaya elverişli bir hüküm tesis etmek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi gerekçeli karar başlığında .."nun gösterilmemesi dahi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.