16. Hukuk Dairesi 2015/801 E. , 2015/16312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli bulunmadığı belirtilerek dava tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları ve memleket haritalarının getirilmesi, sonrasında yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile üç ziraat bilirkişi, kadastro fen bilirkişisi ve orman mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden keşif yapılması, jeodezi veya fotogrametri mühendisine stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliğinin belirlenmesi, taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar ve ihyasına başlanıldığı, imar-ihyanın hangi tarihte bittiği, taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi ve taşınmazın öncesinin çalılık olması nedeniyle orman sayılan yerlerden olup olmadığının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul, kısmen reddine, 21.10.2012 tarihli fen bilirkişi raporu ve eki krokide sarı renkle (A) harfi ile gösterilen 3563,66 ve sarı renkle (B) harfi ile gösterilen 5143,24 metrekare yüzölçümündeki kısımların ayrı ayrı son parsel numarası verilerek davacılar adına veraset ilamındaki hisseleri oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla; davanın tarafları yararına usuli kazanılmış hak oluşacağı gibi, mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma zorunluluğu doğar. Bu ilke kamu düzenine ilişkindir. Yukarıda özetlenen bozma ilamında "dava tarihine göre 20-30 yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları ve memleket haritalarının getirilmesi, sonrasında yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile üç ziraat bilirkişi, kadastro fen bilirkişisi ve orman mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden keşif yapılması, jeodezi veya fotogrametri mühendisine stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliğinin belirlenmesi, taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar ve ihyasına başlanıldığı, imar-ihyanın hangi tarihte bittiği, taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi" gereğine değinildiği halde; iki ayrı tarihte çekilmiş çift hava fotoğrafları ve memleket haritası getirilerek jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi eliyle uygulanmamış, 3 kişilik ziraat bilirkişi yerine tek ziraat bilirkişi raporu ile yetinilmiş, keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklar hazır edilerek taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği ile edilmişse imar-ihyaya ne zaman başlanıp bitirildiği, taşınmazdaki zilyetliğin ekonomik amaca uygun zilyetlik olup olmadığı, zilyetliğin süresi, şekli ayrıntılı sorularak araştırılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Öte yandan karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun"un 1. maddesi uyarınca büyükşehir belediyelerinin sınırları tüm ilin mülki sınırları haline gelmiş olup ilgili kamu tüzel kişisi olarak husumetin ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına yaygınlaştırılması gereği üzerinde durulmamış olması da yerinde değildir. O halde doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6360 sayılı Kanun"un hükümleri uyarınca, taşınmazın sınırları içinde bulunduğu ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı da davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, dava tarihine göre 20-30 yıl (1991 yılı öncesine) öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları ve memleket haritaları usulüne uygun ve tarihleri açıkça yazılmak suretiyle getirtilmeli, bundan sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıkları ile üç ziraat mühendisi, kadastro fen bilirkişisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, jeodezi ve fotogrametri mühendisine stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliği belirlenmeli, taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar-ihyasına başlandığı, imar-ihyanın hangi tarihte bittiği, taşınmaz üzerinde ekonomik amacına uygun tarımsal zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi sözleri, bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Kabule göre de adına tescile karar verilen kişilerin adlarının ve pay oranlarının karar yerinde gösterilmesi gerekirken hükmün eki olmayan, tarih ve sayısı belli olmayan veraset ilamına atıf yapılarak infazı kabil olmayacak şekilde tescil hükmü kurulması da usul ve yasaya aykırı bulunmaktadır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 28.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.