21. Hukuk Dairesi 2017/1110 E. , 2018/1192 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (iş) Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminat ile tedavi giderinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacılar ve davalılardan ... ile Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının ve eşinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı ..."ın, davalılar...Ltd. Şti ve ..."ya karşı açtığı maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 312.731,36 TL"nin 23/06/2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar ... Ltd. Şti ve ..."dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı işçinin geçici iş göremezlik zararı ile sürekli iş göremezlik zararı kurum tarafından karşılandığından bu konudaki taleplerinin reddine, davacı ..."ın dahili davalıya karşı davasının kabulü ile, 2.664,44 TL tedavi giderinin dahili davalı ... dan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ..."ın manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın 23/06/2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile ...Ltd.Şti ve ..."dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ..."ın maddi tazminat davasının reddine, davacı..."ın manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın 23/06/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ... Ltd. Şti ve ..."dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
1- ... Kurumu vekilinin temyiz itirazları incelenmesinde;
Dava açılırken ... Kurumu davalı olarak gösterilmemiş, yargılama sırasında davacı vekili tarafından 12.05.2015 havale tarihli dilekçesi ile Kurum"un davaya dahil edilmesini talep ettiği ve Karar Başlığında Kurum"un davalı olarak gösterildiği anlaşılmakta ise de iş bu dava eda davası niteliğinde olup eda davalarında dahili davalı müessesi bulunmadığı gibi Türk Usul Hukuku Sisteminde, bazı istisnai haller dışında, “dahili davalı” müessesesi bulunmamaktadır. Mahkemece, ancak davada taraf olan kişiler hakkında karar verilebilir. İhtiyari dava arkadaşlığının bulunduğu hallerde, bir dava açıldıktan sonra davalı tarafı değiştirmek ya da mevcut davalı taraf yanına bir başka davalı taraf ilave etmek, ıslâh suretiyle dahi mümkün değildir. Sorumlu olanlardan biri hakkında dava açıldıktan sonra diğer bir sorumlunun davaya dahil edilmesi ve hakkında hüküm kurulması olanağı yoktur. Somut olayda, Kurum ile diğer davalılar arasında mecburi dava arkadaşlığı da bulunmadığı halde Kurum"un davalı olarak kabulüyle hakkında yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2- Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyanın incelenmesinden hükme esas alınan 18.03.2015 tarihli hesaba ilişkin bilirkişi raporunda davacı sigortalının geçici iş göremezlik zararının 8.381,43 TL olarak belirlendiği, bu tutardan Kurum tarafından davacıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin tenzilinin gerektiğinin belirtildiği, sürekli iş göremezlik zararının 106.593,40 TL olup işverence yapılan 33.000,00 TL ödemenin mahsup edilmesi halinde zararın 73.593,40 TL olarak belirlendiği, mahsup hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunun belirtildiği, bakıcı gideri nedeniyle zararın 312.731,36 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Söz konusu bilirkişi raporu incelendiğinde belirlenen zararın Kurum tarafından davacı sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tenzili sonucunda bulunduğu anlaşıldığından belirlenen zararlardan geçici iş göremezlik ödeneğinin rücu edilebilir kısmının tenzili ile ifa amacı taşımayan ödemelerin tenzil edilemeyeceği hususu dikkate alınarak davacı sigortalının maddi zararı ile ilgili sonuca gitmek gerekirken yazılı şekilde geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zararı taleplerinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3- Davalı ... Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosya kapsamından davacı sigortalının davaya konu iş kazası sonucunda % 74 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı ve başkasının bakımına muhtaç kaldığı anlaşılmaktadır.
Şüphesiz başkasının bakımına muhtaç kalan sigortalının, bakım giderleri de maddi zarar olarak ortaya çıkar. Bakıcı gideri hesaplanırken PMF yaşam tablosu kullanılmaktadır. Kazalının, iş kazası nedeniyle uğradığı gelir kaybının hesabının sözü edilen tabloya göre yapılması, geleceğin varsayıma göre belirlenmesi yönünden yerindedir. Ancak işgücünü kaybeden kazalının sağlıklı bir insan için geçerli olan PMF yaşam tablosuna göre belirlenen bakiye ömrü boyunca bakıcı giderinin bulunacağının kabulü yerinde değildir. Ayrı bir bakiye ömür belirlenmesi de mümkün olmadığına göre davacının halen ve bakiye ömrü içerisinde de sürekli bakıcı çalıştırmayıp aile içi bakım dayanışmasından yararlanacağı da gözetilerek hakim, burada hakkaniyet indirimi ile uygun bir bakıcı giderine hükmetmelidir.
Bu bakımdan yapılacak iş; hükme esas alınan hesap raporunda belirlenen bakıcı gideri nedeniyle oluşan maddi tazminattan uygun bir miktar hakkaniyet indirimi yapılarak çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, Kurum vekilinin, davacılar vekilinin ve davalı şirket vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden ..."ye iadesine, 13.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.