Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3606
Karar No: 2021/5393

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/3606 Esas 2021/5393 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/3606 E.  ,  2021/5393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
    DAVACILAR : ...


    Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacılar; çekişmeli taşınmazların öncesinde davalılar ile müşterek kök murisleri olan ...’a aitken, 1938 yılında vefat etmesinden sonra terekesinin taksimi için açılan ve tüm mirasçılarının taraf olduğu Çatalca Sulh Hukuk Mahkemesinin 1950/246 Esas ve 1951/116 Karar sayılı ortaklığın giderilmesi davasında taraflarca sulh olunduğunu, murisleri ... haricindeki diğer mirasçıların sulh protokolüne uygun bir şekilde taşınmazları tapuda adlarına intikal ettirdiklerini ve oluşan tapu kayıtlarının kadastro esnasında yine sulh protokolüne uygun olarak revizyon gördüğünü, yapılan taksim protokolünde eldeki davanın çekişmeli taşınmazlarının taksimen murisleri ...’a isabet etmesine rağmen müstakilen murisleri adına yazılması gerektiği halde kök muris ... mirasçılarının tamamı adına paylı şekilde tespitinin yapıldığını ileri sürerek, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile ... mirasçıları olarak kendi adlarına tapuya tescillerine karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı ... (Us), dava konusu yerin murisleri olan dedelerinden kaldığını, davacının iddialarının haksız olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
    Davalılar... ve ... vekili, taraflar arasında davacıların iddia ettiği gibi rızai taksim sözleşmesinin mevcut olmadığını, mirasçılar arasında kazandırıcı zamanaşımı işlemediğini ve buna dayalı olarak mülkiyet edinilemeyeceğini, bu sebeple hem zilyetlik olgusunu kabul etmediklerini, hem de davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ..., taşınmazların muris dedelerinden kaldığını, dedeleri adına tapulu olduğunu, tüm mirasçıların payı bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı ...(Us), dava konusu yerlerin dedeleri adına tapulu olup, ölümünden sonra mirasçıları tesbit edilerek murisleri adına taşınmazların müşterek olarak tapuya kaydedildiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Davalılar..., davaya konu 203 ve 240 parsellerin davalılar ile birlikte adlarına tescilinin yapıldığını, 203 ve 240 parsellerin iddia olunduğu gibi mevcut tapunun gayrimenkullere mahallen tatbiki sonucu davacıya ait tapunun gayrimenkulleri kapsadığı takdirde, davacının davasında haklı olacağı inancı ile davaya karşı bir diyeceklerinin bulunmadığını, davacının elindeki tapunun gayrimenkulleri kapsamadığı takdirde kadastro tesbitinin doğru ve adlarına yapılan tescillerin de yasal olacağından davanın reddini talep etmiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili, dava konusu taşınmazların keşfen değerinin tespit edilmesi ve bilirkişice belirlenecek değer üzerinden noksan harç ve ihtiyati tedbir teminatının davacı taraftan alınması gerektiğini, davanın tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı tarafın hiç bir haklı ve hukuki sebebe dayanmaksızın gerek müvekkillerini gerekse diğer tapu maliklerini açmış olduğu dava ile mağdur ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının dayandığı ilamda taşınmazların belirtilen mevkileri ile taşınmazların bulunduğu mevkilerin farklı olduğunu, taşınmazların tapulama tespitine dayanak edilen tapu kayıtlarının da Sulh Hukuk Mahkemesi ilamı içeriği ile ilgisi bulunmadığını, taşınmazların tapulama tespitine ... ... ve ... ... mirasçıları ile Hazine tarafından açılan davada, davacıların tamamının tüm varislerle birlikte davalı olduğunu, anılan davada davanın reddine taşınmazın ... ... mirasçıları adına tesciline karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, Çatalca 2.Kadastro Mahkemesinden verilen 1983/166 Esas-1993/282 Karar sayılı bu hükmün kesin hüküm veya en azından kesin delil teşkil ettiğini, davacıların söz konusu davada tespite ve tespit maliklerine karşı bir iddia ve itirazlarının olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, davacılar tarafından çekişmeli taşınmazların taksimen kendilerine düştüğü ispat edilemediği gerekeçesiyle davanın reddine karar verilmiş; davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş,
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşüldü.
    Davacılar tarafından dayanılan Çatalca Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/246 Esas ve 1951 Karar sayılı kararında taraflarca yapılan ve mahkemeye tasdik ettirilen taksim protokolünde muris ...’ın tüm mirasçılarının imzası yer almakta olup protokol içeriğinden bütün mirasçılara farklı taşınmazlar bırakıldığı anlaşılmaktadır. O halde, mirasçılar arasında geçerli bir taksimin varlığının kabulü zorunludur. Ne var ki, mahkemece yapılan keşifte 1951 tarihli bu taksim protokolü uygulanarak protokolde bahsi geçen ve davacılar murisi ...’e düştüğü belirtilen Karakova ve Üveyiktepe mevkiisindeki taşınmazların dava konusu edilen yerler olup olmadığı ve davacıların yakın miras bırakanları ...’e bırakılan taşınmazların hangi taşınmazlar olduğu belirlenmemiş, yerel bilirkişi ve tanıkların taşınmazların öncesi, kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldıkları hususunu açıklamak bakımından yetersiz olan soyut beyanlarına dayalı olarak karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    O halde, mahkemece yapılacak iş; yöreyi ve dava konusu taşınmazları iyi bilen yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif yapmak, yapılacak keşifte davacıların dayandığı Mahkemece tasdik edilen 25.04.1951 tarihli taksim protokolünde davacılar murisi ...’e bırakılan Karakova ve Üveyiktepe mevkiisindeki yerlerin çekişmeli taşınmazlar olup olmadığını belirlemektir. Bu kapsamda mahalli bilirkişi ve taraf tanıklarına söz konusu protokol okunarak protokolde bahsi geçen Karakova ve Üveyiktepe mevkiisindeki taşınmazların davacıların yakın miras bırakanı ...’e bırakılan taşınmazlar olup olmadığı net olarak belirlenmeli, çekişmeli 203 parselin mevkisi her ne kadar Arapçayırı olarak gözükse de komşu parsel tutanaklarının mevkilerinin Kakavan olduğu ve dinlenen kişilerce Kakavan mevkinin Karakovan olabileceği hususu ile çekişmeli 204 parselin mevkiisi her ne kadar taşlık olarak gözükse de bu taşınmaza Hazinenin açmış olduğu kadastro tespitine itiraz davasının keşfinde dinlenen kişilerin mezkur taşınmazın mevkisini Taşlık veya Üveyiktepe olarak belirttikleri hususları üzerinde önemle durulmalı bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine, 11/10/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi