20. Hukuk Dairesi 2012/9457 E. , 2013/589 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında... Köyü, 1887, 1889, 1890, 1892, 1893 ve 1894 parsel sayılı sırasıyla 1340, 9280, 5560, 6060, 2900 ve 2080 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, 312/8 nolu vergi kaydıyla tarla niteliğiyle davalıların murisleri adlarına tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapulama komisyonuna itirazda bulunmuş, komisyonca dosya ve ekleri, bir karar verilmek üzere 766 sayılı Kanunun 29. maddesi gereğince tapulama mahkemesine devredilmiştir. Mahkemenin, davanın reddine ilişkin kararı, Orman Yönetiminin temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2000/6511 - 6800 sayılı ve 18.09.2000 günlü ilâmıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Bölgede yapılan orman tahditine ilişkin tüm belgeler resmî yolla getirtilerek dosyaya katılmadan, bilimsel verileri eksiksiz biçimde araştırma, uygulama ve incelemeye dayanmayan rapora değer verilerek hüküm kurulamaz. Kural olarak; 4785 sayılı Kanun gözetilmek suretiyle orman tahdidi yapılıp kesinleşmişse, bir yerin orman olup olmadığı kesinleşmiş tahdit haritasının yerine uygulanması yoluyla çözümlenir. Ancak, uygulama orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi bilirkişiye yaptırılmalıdır. Orman mühendisi muavini uzman sayılmaz. Mahkemece yeniden yapılacak keşifte serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir uzman orman yüksek mühendisi bulunamadığı takdirde orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası uygulattırılmalı; taşınmazların konumu uzman ve fen ehli bilirkişilere düzenlettirilecek tahdit hattı ile irtibatlı krokide gösterilmeli, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu... Köyü, 1887 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile taşınmazın tamamının orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, 1889 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile taşınmazın tamamının orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, 1890 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile 22.10.2009 tarihli ormancı bilirkişi ....ve fen bilirkişi .... tarafından dosyaya sunulan müşterek raporda (F) harfi ile gösterilen 1691,44 m2"lik kısmın son parsel numarası verilerek orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, aynı tarihli raporda (E) harfi ile gösterilen 3862,19 m2"lik kısmın aynı parsel numarası ile payları oranında tesbit maliki mirasçıları adlarına tapuya tesciline,1894 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile 22.10.2009 tarihli ormancı bilirkişi....ve fen bilirkişi .... tarafından dosyaya sunulan müşterek raporda (O) harfi ile gösterilen 1487,66 m2 ve (P) harfi ile gösterilen 405,37 m2"lik kısımların son parsel numarası verilerek ayrı ayrı orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, aynı tarihli raporda (N) harfi ile gösterilen 187,88 m2"lik kısmın aynı parsel numarası ile payları oranında tesbit maliki mirasçıları adlarına tapuya tesciline, 1893 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile 22.10.2009 tarihli ormancı bilirkişi.... ve fen bilirkişi... tarafından dosyaya sunulan müşterek raporda (L) harfi ile gösterilen 657,37 m2 ve (M) harfi ile gösterilen 769,07 m2"lik kısımların son parsel numarası
verilerek ayrı ayrı orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, aynı tarihli raporda (K) harfi ile gösterilen 1472,80 m2"lik kısmın aynı parsel numarası ile payları oranında tesbit maliki mirasçıları adlarına tapuya tesciline, 1892 parsel sayılı taşınmazın tapulama tesbitinin iptali ile 22.10.2009 tarihli ormancı bilirkişi ... ve fen bilirkişi ... tarafından dosyaya sunulan müşterek raporda (H) harfi ile gösterilen 1831,08 m2, (İ) harfi ile gösterilen 334,80 m2 ve (J) harfi ile gösterilen 1126,18 m2"lik kısımların son parsel numarası verilerek ayrı ayrı orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, aynı tarihli raporda (G) harfi ile gösterilen 2678,57 m2"lik kısmın aynı parsel numarası ile payları oranında tesbit maliki mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Bölgede 14.02.1979 yılında ilân edilen ve itiraz nedeniyle kesinleşmeyen orman kadastrosu ile 31.03.1992’de ilâna çıkarılan kesinleşmeyen yerlerde orman kadastrosunun tamamlanması ve 2/B madde çalışmaları bulunmaktadır. Daha sonra 4999 sayılı Kanun çalışmaları yapılarak 02.07.2008’de ilâna çıkarılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri uyarınca davalı aleyhine vekalet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamayacağından, karar harcının davalılara yükletilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hükmün 3. bendinin çıkartılarak yerine; ""3-3402 sayılı Kanuna 6099 sayılı Kanun ile eklenen 36/A ve geçici 11. maddeleri gereğince davalılardan karar harcı alınmasına yer olmadığına"" cümlelerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K"nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 31/01/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.