17. Hukuk Dairesi 2019/5239 E. , 2020/4314 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, 19/08/2008 tarihinde meydana gelen kazada davacının yaralandığını, aracın davalı şirkete zorunlu taşımacılık sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının daimi maluliyet oluştuğunu, davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığını ileri sürerek sürekli maluliyetten kaynaklanan 5.000,00 TL tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 101.716,00 TL tazminatın 21/02/2013 tarihinden itibaren değişen oranda avans faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava; trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası, 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun “Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı bölümünde düzenlenmiş olup; Kanunun 17. maddesinde: “Şehirlerarası ve Uluslararası yolcu taşımacıları, duraklamalar dahil olmak üzere kalkış noktasından, varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelecek bir kaza nedeniyle yolcunun ölümü, yaralanması ya da eşyanın zarara uğramasından dolayı sorumludurlar” açıklaması yapıldıktan sonra, 18. maddesinde: “Taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinden doğan sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar” denilmiştir.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları hükümlerine göre, taşımacının sorumluluktan kurtulabildiği durumlarda, onun yolculara karşı sorumluluğunu üstlenmiş olan sigortacı da sorumluluktan kurtulmuş olacaktır. Yani sorumluluk sigortalarında (Trafik Sigortasında ve Taşımacılık Sigortasında) sigortacı, sigorta ettirenin (taşımacının-işletenin) hukuki sorumluluğunu üstlenmiş bulunduğundan, sürücü kusursuz ise, sigortacı tazminat ödemez.
Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde açıkça belirttiği üzere meydana gelen kazada cismani zarar nedeniyle yolcu olarak bulunduğu otobüsün zorunlu karayolu taşımacılık sigortasına dayanarak davalı ... şirketine karşı maddi tazminat talep etmiştir. Davacı kaza sonrası beyanında davalıya sigortalı otobüs sürücüsüne muavinlik yaptığını belirtmiştir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığı altında dava konusu edilen somut olaya bakıldığında; hükme esas alınan kusur bilirkişisi raporuna göre davacının içinde bulunduğu otobüs sürücüsü kusursuz karşı araç sürücüsü kusurlu bulunmuştur. Davacının bulunduğu araç sürücüsü kusursuz olduğundan, bu durumda taşımacıdan ve onun sorumluluğunu üstlenmiş olan taşıma sigortasından tazminat istenemez.
Bu durumda hem davalı ... şirketinin sigortaladığı araç sürücüsünün kusursuz olması
nedeniyle davalı zorunlu taşımacılık sigortacısı olan davalı şirketin sorumluluğu doğmayacağından hem de davacı davalıya zorunlu taşımacılık sigortasıyla sigortalı otobüste sürücü yardımcısı (muavin) talep teminat dışı olduğundan mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Sigorta A.Ş."ye geri verilmesine 02/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.