22. Hukuk Dairesi 2016/19576 E. , 2016/20531 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, maddi tazminat alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, banka şubesinde bir şahıs adına bulunan hesaptan sahte kimlik ile para çekildiğini, bundan dolayı oluşan banka zararının sorumlu olarak banka müfettişi raporu ile tespit edilen davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, banka müfettişinin raporunda davalıların kasıt ve ihmalinin asla söz konusu olamayacağının, kanuni açıdan haklarında yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığının, sahte kimliği kontrole rağmen tespit edemeyen noterliğin ibraname düzenlemesinden ve evraka nüfus cüzdanı suretini eklememiş olmasından dolayı hukuki sorumluluğunun doğduğunun rapor edildiğini, müvekkilinin çalıştığı birimin iş hacminin oldukça yüksek olduğunu, şahsın kimlik bilgilerinin birebir aynı olduğunu, davacı tarafın noterlik hakkında hiçbir işlem yapmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...vekili, olayda asıl kusurlunun sahte kimliği fark etmeyerek evrak düzenleyen noterlik olduğunu, noter tarafından tasdikli bir belge dayanağı olan nüfus cüzdanının yanlışlığının müvekkili tarafından belirlenmesinin beklenemeyeceğini, ödeme yapan banka şubesindeki görevli personelin de konu ile ilgili sorumlu tutulması gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalıların, noterden alınan resmi evrak ve nüfus cüzdanı bilgilerinin doğru olması, imza farkına rağmen şahısa sorulan sorulara ezbere yanıt alınması, şubede imza yetkilisinin bulundurulmaması ve davalıların imza yetkilerinin bulunmaması sebebi ile açılan davada davalıların hukuki bir sorumluluklarının bulunmadığı gerekçeleriyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Banka tarafından temyizi üzerine Dairemizce; bankacılık alanında uzman üç kişilik bir bilirkişi kurulundan rapor alınarak, davalıların yaptıkları iş, görev alanları, yetki ve sorumlulukları da değerlendirilmek sureti ile olay sebebi ile sorumlu ve kusurlu olup olmadıklarının açık olarak tespit edilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği, uzmanlığı yeterli olmayan bilirkişiden alınan raporla yetinilerek karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleri ile mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan mahkemece, bankacılık alanında uzman üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınmak üzere dosyanın bilirkişiye gönderilmesine karar verilmesine rağmen, Mali Müşavir, İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Hukukçu-İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı bilirkişilerden rapor aldırılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Banka tarafından temyizi üzerine Dairemizce; bozma gereklerinin yerine getirilmediği belirtilerek bankacılık alınında uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor aldırılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın yeniden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan mahkemece, bankacı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetinden aldırılan rapora dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinde “(1)Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosya içeriğine göre; davacı Banka davalılar aleyhine 49.221,62 TL"lik tazminat davası açmış olup, dava esastan reddedildiğine göre ret vekalet ücretinin de dava konusu edilen tutar üzerinden nispi olarak belirlenmesi gerekir. Mahkemece, davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli olmamıştır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasının 4. bendinde yer alan “Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T."ne göre 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine;” rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine “Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen tutar üzerinden hesaplanan 5.764,38 TL ret vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılarak hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgiliye iadesine, 22.09.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.