Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14683
Karar No: 2013/2336
Karar Tarihi: 07.03.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/14683 Esas 2013/2336 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2012/14683 E.  ,  2013/2336 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ..... Köyü 106 ada 1 parsel sayılı 203 hektar 1940.36 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve ..., parselin farklı bölümlerinin kendilerine ait tarım alanı olduğunu ileri sürerek dava açmışlar; dava dosyaları birleştirilmiştir. Mahkemece;
    1) Davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 9787.01 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde .... adına tapuya tesciline,
    2) Davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 10529.04 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline,
    3) Davacı ... tarafından 2008/49 Esas sayılı dosyada açılan davanın kısmen kabulüne, bilirkişi krokisinde (A2) harfi ile gösterilen 2744.42 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline, (A1) harfi ile gösterilen 3622.89 m2 ve bilirkişi ek raporunda (C) harfi ile gösterilen 388.37 m2"lik yerlerle ilgili davanın reddine, tesbit gibi tesciline,
    4) Davacı ... tarafından 2008/50 Esas sayılı dosyada açılan davanın kısmen kabulüne, bilirkişi krokisinde (A2) harfi ile gösterilen 2744.42 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline, (A1) harfi ile gösterilen 3622.89 m2 ve bilirkişi ek raporunda (C) harfi ile gösterilen 388.37 m2"lik yerlerle ilgili davanın reddine, tesbit gibi tesciline,
    5) Davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 12571.55 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline,
    6) Davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 5149.18 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline,
    7) Davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 6358.43 m2"lik taşınmaz bölümüne ait tesbitin iptali ile tarla niteliğinde ... adına tapuya tesciline,
    karar verilmiş, hüküm davacı ... ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış; çekişmeli yer orman sınırları içinde bırakılmıştır.
    Hazine ve Orman Yönetiminin temyizi; davacı ... adına tescile karar verilen 9787.01 m2, ... adına tescile karar verilen 10529.04 m2, ... adına tescile karar verilen 2744.42 m2 ve 2744.42 m2, ... adına tescile karar verilen 12571.55 m2, ... adına tescile karar verilen 5149.18 m2"lik taşınmaz bölümlerine yöneliktir. Davacı ... ise, ret kararı verilen 3622.89 m2 ve 388.37m2"lik taşınmaz bölümleri ile ilgili olarak kararı temyiz etmiştir.

    1) Hazine ve Orman Yönetiminin temyizleri yönünden:
    Mahkemece taşınmazın bazı bölümlerinin orman sayılmayan yerler oldukları ve davacılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
    Şöyle ki; orman bilirkişilerce taşınmazların eski tarihli belgelerdeki durumunun tesbiti açısından yapılan uygulama kanı uyandırıcı nitelikte değildir. Orman parselinin tamamına ait pafta üzerinde her bir davacının yeri ayrı ayrı gösterilmemiş, komşu parsel tutanakları ile dayanağı tapu ve vergi kayıtları getirtilerek çekişmeli taşınmaz yönünün ne olarak gösterdikleri denetlenmemiştir. Orman bilirkişilerinden alınan ek raporda davaya konu edilen yerler hava fotoğrafı üzerinde gösterilmişse de bu uygulamada davaya konu orman parselinin tamamı ve komşuları görülemediğinden denetlenememektedir. Davacılar tarafından, dava dilekçesinde tapu kaydına dayanılmış olmasına rağmen, mahkemece bu kayıtlar getirtilerek uygulanmamış, tapu kaydının bulunmaması ya da çekişmeli yere ait olmaması halinde zilyetlikle kazanma koşullarının ispatı açısından zilyetlik tanığı dinlenmemiş, 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca araştırma yapılmamıştır. Kabule göre ise, kişiler adına tescile karar verilen bölümler çıkartıldıktan sonra parselin kalan bölümünün yüzölçümü belirlenerek tesbit gibi tescil kararı verilmemiş olması doğru değildir.
    2) Davacı ..."nun temyizi yönünden:
    Bu kişinin davaya konu ettiği 186 ada 4 parsele bitişik ve fen bilirkişilerce (C) ile gösterilen 388.37 m2"lik taşınmaz bölümü yönünden tarım ve orman bilirkişi raporlarında bir açıklama bulunmamaktadır. Yine, bu kişi tarafından davaya konu edilen 3622.89 m2 ve 388.37 m2"lik taşınmazlar hakkında hem 2008/49, hem de 2008/50 Esas sayılı dava dosyaları açısından hüküm kurulmuştur. Hükümden ve dosya kapsamından redde karar verilen yerlerin, dört ayrı taşınmaz bölümü mü olduğu, yoksa iki parça yer için iki kez mi hüküm kurulduğu anlaşılamamaktadır. Tarım bilirkişi ve orman bilirkişisi ret kararı verilen (A1) harfli yerin % 20 - 30 eğimli, yaşları 30 - 40 arasında değişen sıralı olarak elle dikilmiş sarıçam ağaçları ile kaplı olduğunu, yörede sarıçamın orman florasında yer almadığını, yöre ormanlarının genellikle kızılağaç, kayın ve kestane ağaçlarından oluştuğunu, dört yönden fındıklık niteliğindeki alanlarla çevrildiğini, toprak yapısının tınlı - kumlu, tarım toprağı olduğunu, yöreye ait orman ağacı, ağaçcığı ile bunlara ait humus kalıntısının bulunmadığını, taşınmaz içinde yatay olarak yer alan tümsekler ve sekilerin taşınmazın evveliyatında uzun süreler tarım maksatlı kullanıldığına işaret ettiğini ve eski tarihli belgelerde de tarım alanında kaldığını açıklamıştır. Bu açıklamalar karşısında mahkemenin hangi nedenle bu yer hakkındaki davanın reddine karar verdiği de anlaşılamamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle mahkemece davacıların her birinden ayrı ayrı sorularak dayanak tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri, varsa bu kayıtların revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanakları, yöreye ait en eski tarihli ve 1980 - 1990’lı yıllara ait memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir harita mühendisi veya olmadığı takdirde bir tapu fen elemanından oluşacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz bölümleri ve çevre araziye de uygulanmak suretiyle, bu yerlerin öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, dayanak tapu kayıtları değişebilir sınırları içeriyorsa, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3. maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilmesi gerekip gerekmediği tartışılmalıdır.


    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı ve tapu kayıtlarının da çekişmeli yerlere uymadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacılar yanında, önceki bayiiler yönünden de ilgili tapu ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 03.07.2005 gün 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalıdır.
    Tapu kayıtlarının uymaması halinde davaya konu taşınmaz bölümlerinin her birinin 6831 sayılı Kanunun 17/ 2. maddesi kapsamında orman içi açıklığı niteliğin taşıyıp taşımadıkları üzerinde durulmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Değinilen yönler gözardı edilerek kurulan hüküm usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazine, Orman Yönetimi ve davacı ...’nun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 07/03/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi