Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16949
Karar No: 2016/1710
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/16949 Esas 2016/1710 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı ile evli olup, davalının kendilerini evden kovduğunu iddia eden davacı, müşterek çocuk ve kendisi lehine toplam 700 TL tedbir nafakası talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile davacı yararına aylık 250 TL tedbir nafakası ve müşterek çocuk için aylık 250 TL tedbir nafakasına karar vermiştir. Ancak, tarafların evlilik dışı birliktelik yaşadığı, bu nedenle tedbir nafakasına hükmedilemeyeceği ve müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olduğu gerekçesiyle karar temyiz edilerek bozulmuştur. Kararda, TMK'nın 195.maddesindeki evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşlerin hakimin müdahalesini isteyebilecekleri hükmü ve yasal olmayan fiili beraberliklerde, birlikte yaşayanların birbirlerine karşı nafaka yükümlülüğü bulunmadığı hususları belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2015/16949 E.  ,  2016/1710 K.
"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... 5. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2015
NUMARASI : 2014/896-2015/553
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile evli olduğunu, bu evlilikten 3 çocuklarının bulunduğunu, davalı eşinin kendilerini evden kovduğunu, kendisinin ve çocuklarının aç ve perişan olduğunu ileri sürerek; müşterek çocuk ve kendisi lehine toplam 700 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; davacının iddialarını kabul etmediğini, kendilerini evden kovmadığını, davacının evi terk ederken beraberinde ziynet eşyalarını da götürdüğünü, asıl mağdurun kendisi olduğunu ileri sürerek; davanın reddine istemiştir.
Mahkemece; yasal koşulların oluştuğu kabul edilerek, davanın kısmen kabulü ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının ve müşterek çocuklarının kişisel ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakası ve davacı yanında kalan müşterek çocuk için aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı süresi içerisinde temyiz etmiştir.
TMK"nın 195.maddesinde; evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşlerin ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilecekleri hükme bağlanmıştır. Ancak yasal olmayan fiili beraberliklerde, birlikte yaşayanların birbirlerine karşı nafaka yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Dosyadaki tanıklar beyanlarında davacı ile davalının 20 yıldır evlilik dışı birliktelik yaşadığını söylemiştir. İncelenen nüfus kayıtlarında davacı ile davalı evli olarak görünmemektedir. Tanık beyanları ve nüfus kayıt örnekleri incelendiğinde tarafların evlilik dışı ilişki yaşadığı anlaşılmaktadır. Yasal olmayan fiili beraberliklerde, birlikte yaşayanların birbirlerine karşı nafaka yükümlülüğü bulunmamaktadır. Mahkemece, bu husus gözetilmeden, davacı yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca; somut olayda çocuğun evlilik dışı ilişkiden dünyaya geldiği ve davalı baba tarafından tanındığı dikkate alınarak, tarafların müşterek çocuğu için hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olduğu dikkate alınmadan, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş, bu hususlar bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi