Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/19752
Karar No: 2016/1780
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/19752 Esas 2016/1780 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Taraflar arasında tedbir nafakası davası açılmış, mahkeme davacının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle davalıdan 750 TL tedbir nafakası alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Ancak, tedbir nafakası miktarı tayin edilirken davalının ekonomik ve sosyal durumu detaylı incelenmemiş ve hakkaniyet ilkesi gözönünde bulundurulmamıştır. Bu sebeple, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 4721 sayılı Medeni Kanunun 195. Maddesi: Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir.
- 4721 sayılı Medeni Kanunun 197. Maddesi: Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
- 4721 sayılı Medeni Kanunun 4. Maddesi: Medeni Kanun'da yer alan hükümlerin uygulanmasında hakkaniyet ilkesi gözönünde bulundurulacaktır.
3. Hukuk Dairesi         2015/19752 E.  ,  2016/1780 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1997 yılında evlendiklerini, 2010 yılından bu yana ayrı yaşadıklarını, davalı kocanın davacı için maddi destekte bulunmadığını, davacının ailesinin yardımı ile geçindiğini, davalının yurt dışında çalışıp yıllık 38 bin Euro geliri bulunduğunu ileri sürerek, davacı için 2000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; davacının müvekkilini terk ettiğini, müvekkilinin bu durum nedeni ile bunalıma girip çalışamadığını, bu nedenle davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacının ayrı yaşamakta haklı olduğu, davacı kadının maddi açıdan katkıya muhtaç olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren aylık 750,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.
    Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, dolayısıyla davacı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ancak; Türk Medeni Kanunu"nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacakları hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin "ekonomik güçleri" ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır.
    Mahkemece, yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırması neticesinde; davacının ev hanımı olup gelirinin bulunmadığı, babasına ait evde yaşadığı, davalının ise ekonomik ve sosyal durumunun tespit edilmediği anlaşılmıştır.
    O halde, mahkemece; davalının ekonomik ve sosyal durumunun ayrıntılı bir şekilde araştırılıp tespit edilmesinden sonra, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, davalının gelir durumu nazara alınarak, TMK md. 4"de vurgulanan hakkaniyet ilkesi uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi