20. Hukuk Dairesi 2012/12596 E. , 2013/2536 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında, ... Beldesi, 3012 parsel sayılı 1438,22 m² yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde şerhi ile birlikte taşınmazın tamamının eylemli orman haline dönüştüğüne dair şerh verilerek, Hazine adına kayalık niteliğiyle tesbit edilmiştir.
Davacı gerçek kişi, taşınmazın eylemli orman niteliğinde olmadığı ve taşınmazın fiilî kullanıcısı olduğunu ve ayrıca taşınmazın yüzölçümünün eksik ölçüldüğü iddialarıyla, taşınmazın yüzölçümünün 5892,00 m² olarak düzeltilmesi, eylemli orman şerhinin silinmesi ve beyanlar hanesinde lehine kullanım şerhi verilmesi istemleriyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu ... Beldesi, 3012 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla kadastro tespiti gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan kullanım kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 28.05.1945 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 03.03.1978 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 16.12.1988 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece, davacı gerçek kişinin davasının reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; hâkim tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK. madde 26/l) ve iki taraftan birinin talebi olmaksızın re"sen bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK.md.24/l). Ayrıca kural olarak hukukî yarar dava koşulu olduğu gibi hiç kimsenin kendi aleyhine hukuksal sonuç doğuracak biçimde dava açmasına olanak yoktur. Aksinin kabulü hayatın olağan akışına, hukukun temel kurallarına aykırıdır. Somut olayda, tutanağın beyanlar hanesinde lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açan davacı gerçek kişinin davası reddedildiğine ve Hazine veya Orman Yönetimi tarafından taşınmazın eylemli orman olduğu iddiasıyla açılan bir dava da olmadığına göre,
taşınmazın tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, HMK"nun 24 ve 26. maddelerine aykırı bir şekilde taşınmazın kadastro tesbiti iptal edilerek, orman vasfıyla tapuya tesciline karar verilmesi isabetsizdir. Ancak, belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının, (B) bendi hükümden tamamen çıkartılarak, yerine “Dava konusu .... İlçesi, ... Beldesi, 3012 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbiti gibi tapuya kayıt ve tesciline” cümlesinin yazılması, suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K."nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 11/03/2013 günü oy birliği ile karar verildi.