Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4736
Karar No: 2016/2034
Karar Tarihi: 17.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/4736 Esas 2016/2034 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı ve diğer ortaklar arasında damacana su dolum tesisi kurup işletmek için adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini ve davalının sözleşmeye uygun hareket etmediğini savunarak alacak davası açtı. Mahkeme, davacının zamanaşımı süresinin geçirilmesi nedeniyle dava talebini reddetti. Ancak Yargıtay, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından davada tüm ortakların yer alması gerektiğini belirtti ve hükmün bozulmasına karar verdi. Kararda geçen kanun maddeleri, önceki BK'nun 534. ve yeni TBK'nun 638. maddeleridir. Bu maddeler, ortaklığın edindiği veya devraldığı şeylerin müştereken ortaklara ait olduğunu ve alacaklıların sadece kendi payları üzerinde hak kullanabileceklerini belirtmektedir. Ayrıca, ortaklar birlikte ya da bir temsilci aracılığıyla üçüncü kişilere karşı üstlendikleri borçlardan müteselsilen sorumlu olurlar.
3. Hukuk Dairesi         2015/4736 E.  ,  2016/2034 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesine dayalı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkil ..., davalı ..., dava dışı ... ve ... arasında 05.05.2000 tarihinde, damacana su dolum tesisi kurup, işletmek üzere adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini; kurulacak şirkette, müvekkiline, %2" si karşılıksız, %2" si şirket kuruluşundaki harcamalara katılmak kaydıyla ortaklık payı verileceğinin kararlaştırıldığını; bu doğrultuda, davalının, ..."ni kurarak işletmeye başladığını; ancak, sözleşmeye uygun davranmadığını, haksız şekilde feshi ihbarda bulunduğunu belirterek; öncelikle, şirketin % 2 hissesinin bedeli, % 2 hissesinin ise karşılıksız olarak adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde % 2 karşılıksız verilmesi kararlaştırılan hissenin bedeli olan 5.700 TL ve 5 yıllık şirket karının % 2"sinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, cevap dilekçesinde; zamanaşımı süresinin geçirildiğini, mahkemenin yetkili olmadığını; ayrıca, davacı ile yapılan ortaklık sözleşmesine konu arsaların su dolum tesisi kurmak için elverişli olmadığının anlaşıldığını, feshin haklı olduğunu, davacının kuruluş masraflarına katılmadığını savunarak; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın, zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    Dava, adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan katılım ve kar payının tahsiline ilişkindir.
    818 sayılı önceki BK"nun 534.maddesi; "Şirketin iktisap ettiği veya şirkete devredilen şeyler, alacaklar ve ayni haklar şirket mukavelesi dairesinde müştereken şeriklere ait olur. Şirket mukavelesinde diğer bir hüküm bulunmadıkça bir şerikin alacaklıları haklarını ancak o şerikin tasfiyedeki hissesi üzerinde kullanabilirler.
    Hilafı mukavele edilmiş olmadıkça, şerikler, birlikte yahut bir mümessil vasıtasiyle üçüncü şahsa karşı deruhde etmiş oldukları borçlardan müteselsilen mes"ul olurlar." hükmünü içermekte olup; aynı husus yeni yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK"nun 638.maddesinde de "Ortaklık için edinilen veya ortaklığa devredilen şeyler, alacaklar ve ayni haklar, ortaklık sözleşmesi çerçevesinde elbirliği hâlinde bütün ortaklara ait olur. Ortaklık sözleşmesinde aksine bir hüküm bulunmadıkça, bir ortağın alacaklıları, haklarını ancak o ortağın tasfiyedeki payı üzerinde kullanabilirler. Ortaklar, birlikte veya bir temsilci aracılığı ile, bir üçüncü kişiye karşı, ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmamışsa müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde ve önceki kanun hükümlerine paralel şekilde düzenlenmiştir.
    Somut olayda; dava dilekçesi, davalı savunması ve tüm dosya kapsamından taraflar ile dava dışı ..., ... arasında adi ortaklık kurulduğu anlaşılmaktadır. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından bu tür davalarda dava açılırken husumet tüm ortaklara karşı yöneltilir. Dava dışı ... ve ..."da kurulan adi ortaklığın birer ortağıdır. Öyle olunca, mahkemece; dava dışı ortaklar ... ve ..."nun da davaya taraf olarak katılımı sağlanarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; taraf teşkili sağlanmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Bozma sebebine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi