Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4951
Karar No: 2019/618
Karar Tarihi: ...01.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/4951 Esas 2019/618 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı şirket temsilcileri tarafından yapılan vaatlerle belge karşılığında 70.000,00 DM aldığını ancak parasını geri alamadığını iddia etmiştir. Davacıya hisse senedi teslim edilmediği gibi SPK mevzuatına aykırı şekilde pay senedi ihdas edildiğini belirten davacı, davalıların yasa dışı yollarla para topladığını savunmuştur. Mahkeme, dava şartı yokluğu nedeniyle birleşen davanın reddine karar vermiş ve davalı şirketten 6.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsil edilmesine hükmetmiştir. Tüm temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır.
Kanunlar: 6100 sayılı Kanun, HUMK 3156 sayılı Kanun'un değişik 438. maddesi, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 336. ve 405. maddeleri, SPK mevzuatının 31. ve 30. maddeleri.
11. Hukuk Dairesi         2018/4951 E.  ,  2019/618 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 02/07/2018 tarih ve 2017/866-2018/425 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı şirket vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ ...,647 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici .../.... maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun"la değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, ... dışında çalışan müvekkilinden para tahsil edilme anında ve sonrasında defalarca bizzat davalı şirket temsilcileri tarafından "parasını her istediği an geri alabileceği ve yüksek oranda kâr verileceği" taahhüdü ile belge karşılığında 70.000,00 DM para tahsil edildiğini, davacı gibi binlerce kişiden ... özlemi ve dini duyguların sömürülerek para toplandığını, paranın geri ödenmesi yönündeki davacı talebinin reddedildiğini, davalıların bu şekilde müvekkilinden para toplamasının Bankalar Kanunu, ..., SPK, BK ve diğer kanunların açık hükümlerine aykırı olduğunu, SPK."nın 31. ve 30. maddeleri uyarınca hisse senetlerinin izinsiz halka arz edildiğini, bu usulsüzlüklerin resmi raporlarda ifade edildiğini, para toplama işinin yasa dışı yollarla ve kuryelerle yapıldığını, ilgililer hakkında ceza soruşturması ve davalar bulunduğunu, makbuzla ya da ortaklık durum belgeleri ile müvekkilinin şirket ortağı olduğunun kabul edilemeyeceğini, davacıya hisse senedi tesliminin yapılmadığını, davalı... ve yönetim kurulu üyelerinin diğer davalılar ile birlikte 6762 sayılı ..."nın 336. maddesi ile sorumlu olduğunu, şirketler paravan olarak kullanıldığından, birlikte sorumlu olduklarını ileri sürerek, davalılara verilen 70.000,00 DM karşılığı 68.359,72 TL"nin şimdilik 6.500,00 TL’lik kısmının ödendiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, müvekkilinin davalı şirketlerle kurulmuş geçerli .
    bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiş; ıslah dilekçesiyle, talebini yükseltmiş; birleşen davada ise kalan 56.647,58 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, zamanaşımı definde bulunmuş; davacı ile davalı ... İnşaat Tarım ve San. İşl. Tic. A.Ş. arasında ortaklık ilişkisi olduğundan ..."nın 329. ve 405. maddeleri uyarınca hisselerin davalı şirket tarafından geri alınması ve hisse bedelinin davacıya iade edilmesinin mümkün olmadığını, davacının iradesi doğrultusunda payların ortaklık pay defterine kaydedildiğini, kâr payı dağıtılmadığı dönemde dava ikame edilerek ortak olmadığının ileri sürülmesinin iyiniyet kuralları, ... hükümleri ve Yargıtay kararlarına aykırı olduğunu, davacı ile diğer davalılar arasında bir hukuki ilişki bulunmadığından bu davalılara husumet yöneltilemeyeceğini, davalı şirketin SPK mevzuatına aykırı şekilde pay senedi ihdas etmediğini, ortaklık durum belgesi ve tahsilat makbuzu adlı belgenin davalıları bağlamadığını, davacının takip ettiği bedelin ortaklık defterindeki pay karşılığı ile uyuşmadığını, davalı..."ın sorumlu olduğu iddiasının hukuki değerinin bulunmadığını, 6762 sayılı ..."nın 336/5 maddesi gereği davacının bir zararının da söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, ıslah talebi ile ilgili davanın derdestliğini koruduğu, dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı, dava şartı yokluğu nedeniyle birleşen davanın usulden reddi gerektiği gerekçesiyle, davalılar...,... ve ... yönünden asıl davanın reddi kararı kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ...yönünden davacının davalı şirketin ortağı olmadığının tespiti ile ilgili talep kısmının reddine ilişkin karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 6.500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, ıslah talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, davalı...’e yönelik birleşen ek davanın kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, birleşen ek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması ile birleşen ek davada dava şartı olan derdestliğin zamanaşımı itirazından önce değerlendirilecek olmasına göre, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 324,02 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, .../01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi