Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2021/173
Karar No: 2021/293

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2021/173 Esas 2021/293 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2021/173 E.  ,  2021/293 K.

    "İçtihat Metni"


    Kararı Veren
    Yargıtay Dairesi : (Kapatılan) 19. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Asliye Ceza
    Sayısı : 440-283


    Ormandan ağaç kesme suçundan sanık ..."ın 5728 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun’un 91/1-(1. cümle) ve 91/4, TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2, 52/4, 6831 sayılı Kanun"un 108/4 ve 54/1-4 maddeleri uyarınca hapisten çevrilen 6.000 TL ve doğrudan verilen 3.320 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, taksitlendirmeye ve müsadereye ilişkin Yalova (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 19.11.2012 tarihli ve 454-1146 sayılı hükmün, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesince 11.09.2014 tarih ve 18203-29165 sayı ile;
    "SS... Tarımsal Kalkınma Kooperatifine dikili kesim için teslim edilen 143 numaralı bölmeden kaçak kesilen 384 adet ağacın bizzat sanık tarafından kesildiği veya kesenleri azmettirdiği ya da kesim işine yardım ettiği hususunda bir delil olmaması karşısında, damgasız kesim yapanların tespiti için Cumhuriyet Başsavcılığına yapılacak suç duyurusunun ardından açılacak dava ile bu davanın birleştirilmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi ile sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel Mahkeme ise 23.12.2014 tarih ve 440-283 sayı ile;
    "Suça konu Yalova... Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin başkanlığını yapan ve savunmalarında da ifade ettiği şekilde; kesim ve sürütme ihale işlerini en başından en son işlemine kadar organize eden, yapan ve yaptıran, bunun için işçi temin eden ve işçileri kesim bölgelerine götüren sanığın davaya konu kesim bölgesindeki çok fazla sayıda 384 adet yapacak nitelikteki damgasız ağacın kaçak şekilde kesilmesinden bilgisi olmamasının ve de bu kadar çok sayıdaki ağacın, sanığın direktif ve talimatı olmaksızın, çalışan işçilerin kendi insiyatifleri dahilinde kesilmiş olmasının hayatın olağan gerçeklerine uygun düşmemesi,
    Zira; kesimi gerçekleştiren işçilerin kendi iradi davranışları ile sanıktan habersiz ancak sanığın yararına olacak şekilde kaçak emval kesmelerinde herhangi bir menfaatleri söz konusu olmadığı gibi, bilakis suç oluşturan bir eylem gerçekleştirmiş durumuna düşmeleri,
    Ayrıca böyle bir iddia bulunmamakla birlikte; bu ağaçların çalışan işçiler tarafından sanıktan habersiz şekilde kesilmeleri hâlinde, ağaçların adet, hacim ve miktar itibarıyla kesim bölgesinden gizlice alınarak götürülmesinin de mümkün olmaması gibi hususlar dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, sanığın denetim ve gözetimi altında bulunan dava konusu damgasız ağaçların sanığın bilgisi ve talimatı doğrultusunda kesilmiş olduğu konusunda mahkememizde kesin kanaat oluştuğu" şeklindeki gerekçe ile bozmaya direnerek önceki hüküm gibi sanığın mahkûmiyetine karar vermiştir.
    Direnme kararına konu bu hükmün de sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yalnızca sanığın temyiz itirazlarının değerlendirildiği 17.10.2016 tarihli ve 58885 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 tarih ve 1297-2031 sayı ile 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesince 28.09.2017 tarih ve 46-11785 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosyanın, Ceza Genel Kurulunca 25.02.2020 tarih ve 1053-131 sayı ile hükmün katılan ... vekilince de temyiz edilmiş olması nedeni ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca katılan vekili tarafından ileri sürülen temyiz nedenlerinin de değerlendirildiği ek tebliğname düzenlenmesinin sağlanması ve Özel Dairece direnme kararının yerinde görülüp görülmediğine ilişkin değerlendirme yapılması amacıyla dosyanın, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesine karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.10.2020 tarihli ve 58885 sayılı ek tebliğnamesi ile Özel Daireye gönderilerek direnme kararının yerinde görülüp görülmediğine ilişkin değerlendirme yapıldıktan sonra Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi gereken dosyanın, Özel Daireye gönderilmeksizin doğrudan Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi sebebiyle Ceza Genel Kurulunun 19.10.2020 tarihli ve 366-423 sayılı gönderme kararıyla Özel Daireye gönderildiği, Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesince 30.03.2021 tarih ve 7294-3876 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı ormandan ağaç kesme suçunun sübutu bakımından eksik araştırmayla hüküm kurulup kurulmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    İncelenen dosya kapsamından;
    02.02.2012 tarihli suç tutanağına göre; Yalova... Tarımsal Kalkınma Kooperatifine verilen... köyü, ... mevkisi, 4.333,79 metrekarelik koru ormanında orman muhafaza memurları tarafından yapılan incelemede; 168 adet ve 15.840 metreküp meşe, 180 adet ve 18.250 metreküp kayın, 4 adet ve 1.233 metreküp ıhlamur, 32 adet 3.835 metreküp kestane olmak üzere toplamda 384 adet ve 39.158 metreküp ağacın dikiliden damgasız kesildiğinin tespit edildiği, kooperatif başkanı olan sanık ...’ın, bölmenin üretiminin devam ettiğini, kendisinin yaptığı kontrollerde tespit edilen kadar damgasız kesim olduğuna inanmadığını, kesilen damgasız ağaçların damga ile birlikte kesilip istife karıştığını, bölme içinde damgalı bir çok ağacın olduğunu, kesilen damgasız ağaçlara karşılık bölmede var olan damgalı ağaçları bırakabileceğini, şikâyetlerin kendisini ve yönetimini yıpratmak amacıyla yapıldığını beyan ettiği,
    Yalova Orman İşletme Müdürlüğünce 10.02.2012 tarihinde 10347 sayılı suç tutanağı ekte sunularak sanık ... hakkında Yalova Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu,
    Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca 24.02.2012 tarih ve 1302-780 sayı ile; "sanığa atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı" gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu kararın 08.03.2012 tarihinde tebliğinden sonra Orman İdaresi vekili tarafından 15.03.2012 tarihinde anılan karara itiraz edilmesi üzerine ... 3. Ağır Ceza Mahkemesince 30.03.2012 tarih ve 281 sayı ile itirazın kabulüne ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verildiği,
    Orman idaresi vekilinin itiraz dilekçesi ekinde tahsisli dikili satış şartnamesini, işe başlama tutanağını ve saha teslim tesellüm tutanağını ibraz ettiği,
    27.09.2011 tarihli tahsisli dikili satış şartnamesinde; Yalova Orman İşletmesi Müdürlüğünce 143 numaralı bölmede 6.625 adet ve 531.400 metreküp kayın, 3.328 adet ve 155.780 metreküp meşe, 745 adet ve 66.535 metreküp kestane, 369 adet ve 81.673 metreküp ıhlamur olmak üzere toplamda 11.067 adet ve 835.388 metreküp ağacın kesme, sürütme ve taşıma işleri alıcı SS... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne ait olmak üzere tahsisen satışının yapıldığı, dikili ağaçların tahsis bedelinin 52,32 TL/metreküp olup toplam tutarın 43.707,50 TL olduğu, alıcının çalıştıracağı işçilerin adlarını, iş ve nakil vasıtası operatör ve şoförlerin adlarını ve araç plakalarını bir liste hâlinde İşletme Şefliğine bildireceği, dikili satış için teslimi yapılan sahadaki ormanlarda meydana gelen usulsüzlüklerde suçlusu bulunamadığı takdirde bu bölmeyi teslim alanların müteselsilen sorumlu olacağı (26. madde), damgasız ve usulsüz ağaç kesildiği takdirde 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerinin uygulanacağı (28. madde), üretim süresinin (kesme, sürütme, nakliyat dahil) maktayı teslim tarihinden itibaren 60 gün olduğu (10. madde), mamul damgaya tabi ürünlerin kütüğü dibinde, ilk ölçüleri yapılırken damgalanacağı, sterle ölçülen ürünlerin rampada ölçülerek sevkinin sağlanacağı (13. madde) hususlarına yer verildiği,
    Kooperatiflerden alınacak taahhütname örneğine göre; 143 numaralı bölmede şartnamede belirtildiği şekilde, kesme ve sürütme işlerinde kooperatif üyelerini çalıştıracaklarını, taşıma işinde ise üyeleri veya işletme şefliğine verilecek vekaletname veya yazıda belirtilen araç ve şahısları çalıştıracaklarını, bunlar dışında şahıs veya araçların çalıştırıldığının tespiti hâlinde 6831 sayılı Kanun’un 34. maddesinde Orman Köylerini Kalkındırma Kooperatiflerine tanınan kanuni haklardan mahrum kalacaklarını kabul ettiklerinin taahhüt edildiği,
    İşi alan kooperatifin işe fiilen başladığına dair 27.09.2011 tarihli işe başlama tutanağı tanzim edildiği,
    27.09.2011 tarihli saha teslim tesellüm tutanağına göre; söz konusu kesim bölgesi/rampa gezilerek içerisinde normal veya usulsüz kesilip de dip kütükleri damgalanmamış herhangi bir ağaç bulunmadığının tespit edildiği, kesme, sürütme ve taşıma işinin bitiminde iş sahasının yeniden kontrol edileceği ve kontrol sırasında rastlanılacak her türlü usulsüzlüklerden kesme, sürütme ve taşıma işini yapanların sorumlu olacaklarının işi alanlara anlatılarak iş sahasının teslim edildiği,
    Orman İdaresi yetkililerince düzenlenen 28.11.2011 tarihli rapora göre;
    - SS... Kooperatifinin 24.11.2011 tarihli dilekçesi ile 143 numaralı bölmede almış oldukları işi hava muhalefeti nedeniyle zamanında bitiremeyeceklerinden 1 ay süre uzatımı istediklerinin bildirilmesi üzerine kooperatife 25.11.2011 tarihinden itibaren 1 ay süreyle üretim ve satış için ek süre verildiği,
    - Orman İdaresi yetkililerince düzenlenen 19.12.2011 tarihli inceleme raporuna göre; 84, 85, 141, 142 ve 143 numaralı bölmelerde inceleme yapıldığı, 84 numaralı bölmenin 14.02.2011 tarihinde kooperatife teslim edildiği, üretimin 12.04.2011 tarihinde bitirildiği, 122 adede denk 6,950 metreküp dikili ağacın usulsüz kesildiğinin tespit edildiği, 85 numaralı bölmenin 12.10.2011 tarihinde kooperatife teslim edildiği, üretimin 29.11.2011 tarihinde bitirildiği, 13 adede denk 2,110 metreküp ağacın damgasız kesildiği, 142 numaralı bölmenin 28.09.2011 tarihinde kooperatife teslim edildiği, üretimin 05.12.2011 tarihinde bitirildiği, 59 adede denk 5,285 metreküp ağacın damgasız kesildiği, 141 numaralı bölmenin... köyünün yakacak odun ihtiyacının karşılanması amacıyla köy halkına verildiği, üretimin hâlen devam ettiği, bu bölmede 619 adet dip kök sayıldığı, bunun 23 adedinde damga olmadığı,
    - İddianameye konu edilen 143 numaralı bölmenin 27.09.2011 tarihinde kooperatife teslim edildiği, 11.067 adede denk 835,388 metreküp DKGH, verim yüzdesi 725 metreküp endüstriyel ve 275 metreküp yakacak odun olmak üzere toplam 1.000 metreküp (%119) emval üretilebileceğinin öngörüldüğü, üretimin süre uzatılarak devam ettiği, şu ana kadar 3 tespitin yapıldığı, toplam 711 metreküp endüstriyel odunun üretilmiş olduğu, arazide yapılan incelemede bu bölmede 428 adet (50.283 metreküp) dip kök sayımı yapıldığı, bunun 21 adedinde (2.450 metreküp) damga olmadığı,
    - Dikili satışı yapılan 84, 85, 142 ve 143 numaralı bölmelerde damgasız kesilen ağaçların damgalanarak üretime katıldığı, 141 numaralı bölmede ise damgasız ağaçların kesilmesine göz yumulduğuna ilişkin yapılan şikâyetle ilgili olarak yapılan incelemeler sonucunda; 84, 85 ve 142 numaralı bölmelerde verim yüzdesi tespitleriyle üretim sonucu çıkan emvallerin uyumlu olduğu, damgasız kesilen ağaçlar için şartname gereği 3 katı bedel tahsil edilerek çalışmaların sonlandırıldığı, 143 numaralı bölmede üretimin devam ettiği, 3 adet ölçü tespit tutanağı düzenlendiği, üretimin sona ermediği için dosyanın kapatılmadığı, 141 numaralı bölmede de üretimin devam ettiği, üretimi devam eden 141 ve 143 numaralı bölmelerde toplam 1047 adet dip kök sayımı yapıldığı, bunun 44 adedinin damga olmadığı, her iki bölmede de damgalı olduğu hâlde kesilmemiş dikili ağaçların bulunduğu anlaşıldığından 141 ve 143 numaralı bölmelerde sayım ve tespit işlemlerinin tamamlanmasına kadar üretimin durdurulması, bu işlemler bittiğinde üretimin devam edip etmeyeceğine karar verilmesi gerektiğine ilişkin görüş bildirildiği,
    Yalova Orman İşletme Şefliğince SS... Tarımsal Kalkındırma Kooperatifine hitaben yazılan 10.04.2012 tarihli yazıda; üretimin durdurulmasına karar verilen ve inceleme/tespit işlemleri tamamlanan bölmede yeniden üretime başlanarak 1 ay içerisinde işlerin tamamlanmasını, herhangi bir usulsüzlüğe meydan verilmemesinin bildirildiği,
    26.04.2012 tarihli dikili satış ölçü tespit tutanağına göre; 143 numaralı bölmede yapılan 4. tespitte toplam DKGH 835.388 metreküp olan maktanın 235.388 metreküpüne denk gelen ağaçların kesiminden elde edilen 128 ster ince sanayi odunu ve 257 ster lif yonga odununun bölme rampasında tespit edildiği,
    Yerel Mahkemece 19.06.2012 tarihinde orman bilirkişisi, tutanak tanıkları olan orman muhafaza memurları ve sanıkla birlikte keşif yapıldığı,
    22.07.2012 tarihli orman bilirkişisi raporuna göre;
    - ... Köyü, ... mevkisi, 143 numaralı bölmesi olan koru devlet ormanında 11.067 adet ve 835.388 metreküp ağaca damga yapılarak SS... Tarımsal Kalkınma Kooperatifine kesme ve sürütme işinin verildiğini, 27.09.2011 tarihinde taahhütname ve şartnamelerin imzalandığını, kooperatif başkanı ...’a tutanak ile maktanın teslim edildiğini, 27.9.2011 tarihinde kesim işine başlanıldığını, 24.11.2011 tarihinde üretim işini tamamlayamadıkları için sürenin 1 ay uzatılması için dilekçe verildiğini, bunun üzerine 25.11.2011 tarihinden itibaren sürenin 1 ay uzatıldığını, şikâyet üzerine düzenlenen 19.12.2011 tarihli inceleme raporunda; 143 numaralı bölmede %119 verim yüzdesi ile 1.000 metreküp emval üretilebileceğinin, şu ana kadar 3 tespit yapıldığının, toplam 711 metreküp endüstriyel odun üretildiğinin ve üretimin devam ettiğinin belirtildiği, bu raporun arazi inceleme bölümünde 21 adet (2.450 metreküp) damgasız ağacın kesildiğinin ve kesilmemiş damgalı ağaçların bulunduğunun, 10.04.2012 tarihli ve 404 sayılı yazı gereği 1 ay içerisinde işlerin tamamlanması için süre verildiğinin görüldüğü, 26.04.2012 tarihinde istihsalin hâlen devam ettiği, şu anda bitip bitmediği durumu ve makta muayene raporunun bulunmadığını, sonuç olarak 835.388 metreküp KGH dikili ağaçtan 27.730 metreküp maden direği, 66.000 metreküp yuvarlak sanayi odunu, 107.770 metreküp ince sanayi odunu, 521.280 metreküp lif yonga odunu, 273.170 metreküp yakacak odun elde edilmiş olup toplamda 995.950 metreküp emval üretildiği, 30.09.2011 tarihli satışında 250.000 metreküp, 20.10.2011 tarihli satışında 200.000 metreküp, 25.11.2011 satışında 150.000 metreküp, 27.01.2012 tarihli satışında 238.388 metreküp olmak üzere 838.388 metreküp dikili satışı yapıldığı, dikili satış ölçü tespit tutanağı ise; 03.10.2011 tarihinde 250.000 metreküp DGH’den elde edilen 417 ster, 28.10.2011 tarihinde 2.000.000 metreküp DGH’den elde edilen 330 ster, 26.11.2011 tarihinde 150.000 metreküp KGH’den 250 ster, 235.388 metreküp KGH’den 385 ster emvali çıktığının tespit edildiği, toplamı ise 1.382 ster olduğu,
    - Kooperatifin l43 numaralı bölmeden kesim, sürütme ve nakliyat için iş aldığı, bu bölmede 11.067 adet 835.388 metreküp KGH’de damga yapıldığı ve kooperatifin 27.09.2011 tarihinde işe başladığı, Orman İşletme Şefliğinin 27.01.2012 tarihli ve 29 sayılı yazısı gereği 143 numaralı bölmede yapılan incelemede 384 adet 39.158 metreküp KGH’de meşe, kayın, ıhlamur ve kestane ağacının dikili ağaç kesim damgası olmadığı hâlde kesildiği için 02.02.2011 tarihinde ağaçları kesenler belli olmadığından kooperatif başkanına suç zaptı tanzim edildiğini,
    - Suça konu yerde yapılan incelemede; dikili kesim damgalarının dip çapın yarısı olan kısmının altında veya dışarıda kök varsa balta bunun üzerine ayna açıldığı ve bu aynanın üzerine bu damgalar siyah yağlı boya ile yapıldığı, İstihsal Yönetmeliği’nin de buna cevaz verdiğini, kesimlerin ise dip çapın yarısından yukarıda kesilmemesi gerektiği, damgasız kesildiği iddia edilen ağaçların kesildiği yerin toprak seviyesinde olduğu, yönetmeliğe göre bu kaçak kesilen ağaçların bilerek kesildiği ve yapacak emval veren ağaçlar olduğunun gözlendiği, kaçak yani siyah damgası olmayan kaçak damgası olan kırmızı damga ile damgalanan ağaçların yaş olup dipten motorlu testere ile kesildiği için hayatiyetini kaybettikleri, bazı kesilen damgasız ağaçların dallar ve çatal ağaçlar olduğu, bunların da kaçak kesildiğini, ayrıca dikili damgası olmayan ve kesilmeden bırakılan ağaçlara da rastlanıldığını, kesilen gövdelerden artıkların da bulunduğunu, bu bölmedeki ağaçların kök ve gövde sürgününden yetişmemiş tohumdan yetişmiş, müstakil ağaçlar olduğunu, kaçak kesilen ağaçların yapacak emval veren orman ağaçları olduğunu, dipten kesildiği için ormanda tahrip bulunduğunu,
    - Kaçak kesilen ağaçlardan elde edilen emvaller satıldığı için bu damganın altından kestiğinin doğru olup olmadığının tespit edilmesi imkânı olmadığını, 19.12.2011 tarihli inceleme raporunda belirtilen 21 adet 2.450 metreküp damgasız kesilen ağacın neticesinin ne olduğunun anlaşılamadığını, kaçak kesilen ağaçların kırmızı yağlı boya ile damgalandığını, kaçak kesilen ağaçların 168 adet ve 15.840 metreküp meşe, 180 adet ve 18.850 metreküp kayın, 32 adet ve 3.835 metreküp kestane, 4 adet ve 1.633 metreküp ıhlamur olmak üzere toplamda 384 adet ve 39.158 metreküp olup bu kaçak kesilen damgası olmayan ağaçların Taç alanının 4.333,79 metrekare olduğu, kesilen ağaçların tazminatının 3.799,58 TL, ağaçlandırma giderinin 3.227,3 TL, kaçak kesilen emvalin piyasa değerinin 5.120 TL olduğu,
    Orman İdaresi vekilince verilen 24.05.2012 tarihli dilekçede; Orman İdaresinin açılan kamu davasına katılan olarak kabulüne, 3.799,58 TL tazminat, 3.227,37 TL ağaçlandırma gideri olmak üzere toplam 7.026,95 TL’nin sanıktan faiziyle birlikte tahsiline, kaçak orman emvali ile suç aleti ve nakil vasıtalarının müsaderesine, nispi vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesinin talep edildiği, Yerel Mahkemece Orman İdaresinin 28.05.2012 tarihli celsede davaya katılmasına karar verildiği,
    Ticaret Sicil Gazetesinin 18.07.2012 tarih ve 8114 sayısına göre; Yalova ... Noterliğince 07.03.2012 tarih ve 1685 sayı ile onaylanan kooperatifin 24.02.2012 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantı tutanağına göre yönetim kurulu kararı ile kooperatif yönetim kurulu başkanlığına ...’un seçildiği,
    Sanığın 09.10.2012 tarihli dilekçesinde; kooperatif başkanı olarak Orman İdaresine müracaat ederek 27.09.2011 tarihinde ... mevkisi 143 numaralı bölmeyi evrak üzerinden 838,338 metreküp olarak teslim aldığını, köylüleri ve ortaklarını çalıştırmak suretiyle 1. satış sonucunda 30.09.2011 tarihinde 250 metreküp bedeli 15.000 TL yatırdığını, 28.10.2011 tarihinde yapılan 2. satış sonucunda da 200 metreküp bedeli 12.000 TL yatırdığını, 25.11.2011 tarihindeki 3. satış sonucunda da 150 metreküp bedeli 9.262 TL yatırdığını, kendisini e-posta yoluyla şikâyet ettiklerini öğrendiğini, araziye gelen müfettişlerin inceleme yaptıklarını ancak usulsüzlük olmadığını beyan ederek tanzim ettikleri tutanakla işin devamını sağladıklarını, o sırada rampada 200 metreküp yakın yapraklı yakacak odunlarının mevcut olduğunu, usulsüzlük olmadığından sevkiyata izin verdiklerini, daha sonra son satışını yapabilmesi için Orman İdaresine başvurduğunu, yetkililerin ormanı gezerek son satış hakkını tanıdıklarını, son satışını da 27.01.2012 tarihinde 238,388 metreküp tutarı 14.770 TL’yi ödediğini, faturalarını alıp muhasebeye teslim ettiğini, ilgili kurumdan belgelerin temin edilerek ibraz ettiği belgelerle karşılaştırılmasını istediğini beyan ettiği, ekte ise yapılan satışlara ilişkin dört adet faturayı ibraz ettiği,
    Yalova Orman İşletme Müdürlüğünün 19.11.2012 tarihli yazısında; suçtan doğan zararın sanık tarafından karşılanmadığının belirtildiği,
    Anlaşılmıştır.
    Tanıklar ... ve ... keşifte; şikâyet üzerine kooperatife kesilmek üzere verilmiş olan bölmede yaptıkları incelemede tutanakta belirttikleri sayıdaki ağaçların damgalanmış olmadıkları hâlde kesilmiş olduğunu dip köklerinden tespit ettiklerini, zira sadece damgalanmış olan ağaçların kesilmesi gerekirken dip köklerinde damga bulunmayan ağaçların da kesilmiş olduğunu gördüklerini, buna ilişkin tutanak düzenlediklerini, emvalin birebir tespiti mümkün olmadığından emvale ilişkin bir el koyma işlemi yapamadıklarını, tutanakta ağaçların cinslerini, dip kuturlarını ve adetlerini gösterdiklerini, kooperatif başkanına sorduklarında bu ağaçların damgaları ile kesildiği için dip köklerinde damga kalmadığını söylediğini, normalde damgalı kısmın kesilmemesi gerektiğini, tutanak altındaki imzaların kendilerine ait olduğunu,
    Beyan etmişlerdir.
    Sanık Mahkemede; Yalova... Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin yönetim kurulu başkanı olduğunu ancak 20.02.2012 tarihindeki genel kurul toplantısında görevinin sona erdiğini, Orman İdaresi’nden 1.000 metreküp odunu kesmek için ihale ile satın aldıklarını, bu ağaçların damgalama işleminin de yapıldığını, köylüyü teker teker bu alana gönderdiklerini, ağaçların usulünce kesildiğini, ancak damgaların bazı ağaçlarda üstten yapılıp kesim işleminin damganın altından yapılınca sanki damgasız ağaçların da kesilmiş gibi anlaşıldığını, aslında kesilen tüm ağaçların damgalı olduğunu, bu konuda özellikle de tembihte bulunduklarını, kesilmiş emvalin de rampada durduğunu, ormancının nezaretinde tek tek saydıklarını, damgası ile kesilmiş olanlarında tespit edildiğini, 27.09.2011 tarihinde 838.338 metreküp teslim aldığını, köylüyü çalıştırdığını, kendisinin bizzat kesim yapmadığını, ilk satışını 30.09.2011’de 250 metreküp satış yaptığını, 15.000 TL yatırdığını, bir ay sonra ikinci satışını yapıp 200 metreküp sattığını ve 12.000 TL yatırdığını, 25.11.2011 tarihinde üçüncü satışını yaptığını, 150 metreküp karşılığında 9.262 TL yatırdığını, Orman İdaresinin kendisini çağırdığını, bölge müdürlüğünden gelen müfettişlerce incelemeler yapıldığını, tutanağa bağlayarak usulsüzlük olmadığından işin devamını sağladıklarını, rampada 200 metreküp odununun mevcut olduğunu, usulsüzlük olmadığından sevke izin verdiklerini, son satış için yazılı dilekçe verdiğini, şef nezaretinde ormanın gezildiğini, tutanakların tutulduğunu ve vukuatsız olarak teslimatı yaptığını, 27.01.2012 tarihinde dördüncü satışını yaptığını, faturalarını alıp muhasebecisine teslim ettiğini, bu faturaların karşılaştırılarak herhangi bir usulsüzlük olmadığının tespitini istediğini, ayrıca 2012 yılı Şubat ayında da görevini bıraktığını, müfettişlerin raporlarında sadece 2 metreküp fark bulunduğunu, bu durumun da çok olağan olduğunu, sonraki olayların kendisiyle bir ilgisi olmadığını, herhangi bir usulsüzlük olmadığını, suçu kabul etmediğini savunmuştur.
    Uyuşmazlık konularının isabetli bir biçimde çözümlenmesi için "ormandan ağaç kesme" suçuna ilişkin mevzuatın incelenmesinde fayda bulunmaktadır.
    6831 sayılı Kanun’un suç tarihi itibarıyla ve hâlen yürürlükte olan 91. maddesi;
    “14 üncü maddenin (A) ve (B) bentleri ile yasak edilen fiillerden dikiliden ağaç kesenler, kökünden sökenler veya hayatiyetini sona erdirecek şekilde boğanlar, ağaçlardan yalamuk, pedavra, hartama çıkaranlar üç aydan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır. Ancak suçun konusunun münhasıran yakacak nitelikte emval veren ağaç olması halinde, verilecek ceza yarı oranında indirilir.
    Suçun konusunun fidan olması halinde birinci fıkraya göre verilecek ceza bir kat artırılır.
    Fidan ekim sahasını bozan kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
    Birinci fıkradaki ağaç kesme ve sökme fiillerinin işlenmesinde motorlu araç ve gereçler kullanılması halinde verilecek ceza bir kat artırılır. Ancak, fidanlar hakkında bu hüküm uygulanmaz.
    14 üncü maddenin (A) ve (B) bentleriyle yasak edilen ve yukarıdaki fıkralarda yazılı bulunmayan fiilleri işleyenlere, ikiyüzelli Türk Lirasından ikibin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Bu fiillerin, 3 üncü madde gereğince orman rejimi altına alınan yerlerde veya 23 üncü, 24 üncü ve 25 inci maddeler gereğince muhafaza ormanı veya milli park olarak ayrılmış ormanlarda işlenmesi halinde verilecek idarî para cezası beşyüz Türk Lirasından az olamaz. Bu fiilin konusunu oluşturan veya işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine de karar verilir.
    Bu Kanunun 14 üncü maddesinin (A) ve (B) bentlerine muhalif hareket edenler orman sahipleri ise iki seneye kadar hapis ve adlî para cezasıyla cezalandırılır. Ancak kendi arazisi üzerinde tohum ekmek veya fidan dikmek suretiyle yetiştirilecek ormanların sahipleri yukarıdaki fıkra hükmüne tabi değildir.”,
    Aynı Kanun’un suç tarihi itibarıyla ve hâlen yürürlükte olan 14. maddesi ise;
    “Devlet ormanlarında:
    A) Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama çıkarmak;
    B) Dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek veya bunlardan kabuk veya çıra veya katran veya sakız çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek veya götürmek, kök sökmek, kömür yapmak;
    C) Palamut, ıhlamur çiçeği, her çeşit orman örtüsü, mazı kozalağı tıbbi ve sınai nebatları veya orman tohumlarını toplayıp götürmek;
    D) Ormanlardaki göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir bırakmak suretiyle avlanmak;
    E) Ticaret amacıyla olmaksızın kendi ihtiyacı için toprak, kum ve çakıl çıkarmak;
    Yasaktır.”,
    Şeklinde düzenlenmiştir.
    Görüldüğü üzere, Devlet ormanlarında yapılması yasaklanan fiiller 6831 sayılı Kanun’un 14. maddesinde gösterilmiştir. Aynı Kanun’un 91. maddesinde ise 14. madde ile yasaklanan fiillere yaptırım öngörülmüştür. 6831 sayılı Kanun’un 91. maddesinin 1. fıkrasında; 14. maddenin (A) ve (B) bentlerinde sayılanlardan, dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek, kökünden sökmek, boğmak, yalamuk, pedavra ve hartama çıkarmak şeklindeki fiiller suç olarak kabul edilmiş, geri kalan fiiller ise aynı Kanun’un 91/5. fıkrasında kabahat olarak kabul edilmiştir.
    6831 sayılı Kanun’un 91. maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesinde yapacak vasıflı ağaçlara karşı işlenen fiillerin yaptırımı belirlendikten sonra ikinci cümlesinde ise suçun konusu münhasıran yakacak emval veren ağaç olması hâlinde birinci cümleye göre verilecek ceza yarı oranında indirileceği belirtilmiştir. Suçun konusunun fidan olması hâlinde birinci fıkraya göre verilecek ceza bir kat artırılacaktır. Ayrıca birinci fıkradaki ağaç kesme ve sökme fiillerinin işlenmesinde motorlu araç ve gereçler kullanılması hâlinde de verilecek ceza bir kat artırılacaktır.
    Bu bilgiler ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
    Yalova Orman İşletme Müdürlüğünce Yalova ili, ... köyü, ... mevkisi, 143 numaralı bölmede yer alan 4.333,79 metrekarelik koru ormanından 6.625 adet kayın, 3.328 adet meşe, 745 adet kestane, 369 adet ıhlamur olmak üzere toplamda 11.067 adet ağacın kesme, sürütme ve taşıma işlerinin SS... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne 27.09.2011 tarihinde satışının yapıldığı, bu ağaçların Orman İdaresince damgalanarak bölmenin kooperatife teslim edildiği, 02.02.2012 tarihinde 143 numaralı bölmede motorlu testere ile 384 adet münhasıran yapacak nitelikte emval veren meşe, kayın, ıhlamur ve kestane cinsi damgasız ağacın kesildiğinin tespit edildiği olayda;
    Sanık tarafından imzalanan 27.09.2011 tarihli satış şartnamesine göre Orman İdaresince 11.067 adet ağacın kesme, sürütme ve taşıma işlerinin sanığın başkanı olduğu SS... Tarımsal Kalkınma Kooperatifi"ne verilmesi, şartname ile dikili satış için teslimi yapılan sahadaki ormanda meydana gelen usulsüzlüklerde suçlusu bulunamadığı takdirde bu bölmeyi teslim alanların müteselsilen sorumlu olacağının, damgasız ve usulsüz ağaç kesildiği takdirde 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerinin uygulanacağının belirlenmesi, her türlü usulsüzlüklerden kesme, sürütme ve taşıma işini yapanların sorumlu olacağı yönünde gerekli uyarılar yapılarak 27.09.2011 tarihli saha teslim tutanağı ile suça konu ormanlık alanın sanığa teslim edilmesi, damgasız kesilen ağaçların damgalanarak üretime katıldığı ve damgasız ağaçların kesilmesine göz yumulduğuna ilişkin şikâyetlerin bulunması, 19.12.2011 tarihli Orman İdaresi yetkililerince düzenlenen tutanağa göre 143 numaralı bölmede 21 adet damgasız ağaç kesildiği tespit edilerek üretimin durdurulmasına rağmen gerekli uyarılar yapılıp yeniden başlatılan üretim sonucunda damgasız ağaçların kesilmesine devam edilerek bu bölmede toplamda 384 adet damgasız ağacın kesildiğinin tespit edilmesi, sanığın savunmalarının dosya kapsamı ile uyumsuz şekilde damgasız ağaç kesilmediği yönünde olmasına rağmen haberi ve izni olmadan damgasız ağaçların kesildiğine ilişkin savunma yapmaması, bu hâliyle orman sahasının tesliminden işin bitimine kadar sanığın her aşamada damgasız ağaç kesilmesi şeklinde gerçekleşen eylemin içinde olması, orman bilirkişisinin raporunda; suça konu yerde yapılan inceleme ve İstihsal Yönetmeliği"ne göre kaçak kesilen ağaçların damgasız olduğu bilinerek kesildiğinin tespit edilmesi, damgasız kesilen ağaç sayısının fazla olması, Orman İdaresi"nden ağaç kesme, sürütme ve taşıma işini kooperatif adına alan, işi başından sonuna kadar organize eden, kesim yapan veya yaptıran, bunun için işçi temin eden sanığın çok fazla sayıda münhasıran yapacak nitelikte emval veren ağacın usulsüz şekilde kesildiğini bilmemesinin de hayatın olağan akışına aykırı olması, iş sahasında çalışan işçiler hakkında dava açılması sonucu yapılacak yargılamanın sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesine katkı sağlamayacak olması hususları bir bütün hâlinde değerlendirildiğinde; sanık hakkında eksik araştırmayla hüküm kurulmadığı ve kooperatif başkanı sıfatıyla sanığa teslim edilen 143 numaralı bölmeden 384 adet ağacın damgasız şekilde kesilmesi sebebiyle sanığa atılı ormandan ağaç kesme suçunun sabit olduğu kabul edilmelidir.
    Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu hükmünün direnme gerekçesinin isabetli olduğuna ve uygulamanın denetlenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
    Çoğunluk görüşüne katılmayan yedi Ceza Genel Kurul Üyesi; sanığa atılı ormandan ağaç kesme suçunun sübutu bakımından eksik araştırmayla hüküm kurulduğu düşüncesiyle karşı oy kullanmışlardır.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Yalova 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.12.2014 tarihli ve 440-283 sayılı kararında, sanığa atılı ormandan ağaç kesme suçunun sübutu bakımından eksik araştırmayla hüküm kurulmadığına ilişkin direnme gerekçesinin İSABETLİ OLDUĞUNA,
    2- Dosyanın, uygulamanın denetlenmesi için Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 22.06.2021 tarihli ve 196 sayılı kararı ile Yargıtay 19. Ceza Dairesinin kapatılması nedeniyle aynı karar uyarınca bu Daireye ait işlerin devredildiği Yargıtay 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 22.06.2021 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğuyla karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi