Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17140
Karar No: 2016/2240
Karar Tarihi: 22.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17140 Esas 2016/2240 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı ve davacı arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve davalı lehine belirlenen aylık 350 TL yoksulluk nafakasının 250 TL indirilerek dava tarihinden itibaren 100 TL yoksulluk nafakasının her ay alınmasına karar vermiştir. Davalının bu kararı temyiz etmesi sonucunda Yargıtay, asgari ücretle çalışılmakta bulunulmasının yoksulluk nafakası bağlanmasını imkansız kılan bir olgu olarak kabul edilmediğini, yoksulluğu ortadan kaldıracak bir gelir seviyesi olarak da kabul edilmediğini belirtmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması veya azaltılması kararının verilebileceği belirtilmiştir. Mahkemece nafakada hakkaniyet ilkesine uygun bir miktar indirime karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu fahiş oranda indirime karar verilmiştir. Bu nedenle kararın bozulması ve temyiz harcının iadesi gerekmektedir.
3. Hukuk Dairesi         2015/17140 E.  ,  2016/2240 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların .... Aile Mahkemesinin 2012/155 Esas ve 2013/712 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, 350 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, boşanma davası sonucu tazminat, ziynet bedeli, mahkeme masrafları toplamında 110.000 TL borcu olduğunu, bu borcunu ödemeye çalıştığını, maaşından her ay 820 TL icra kesintisi yapıldığını, davalının çalışmaya başladığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir.
    Davalı cevabında; nafakanın yetersiz kaldığını, asgari ücretle çalışmaya başladığını, yoksulluğunun ortadan kalkmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı lehine belirlenen aylık 350 TL yoksulluk nafakasının 250 TL indirilerek dava tarihinden itibaren 100 TL yoksulluk nafakasının her ay ..."den alınıp, ..."e verilmesine karar verilmiş, kararı davalı tarafından temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir. Anılan maddede yoksulluğun hukuksal kavramı tanımlanmamış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 2-656 E.-688 K.sayılı kararında yeme, giyinme, barınma, sağlık ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edileceği belirtilmiştir.
    Yine; Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını imkansız kılan bir olgu olarak kabul edilmediği gibi, yoksulluğu ortadan kaldıracak bir gelir seviyesi olarak kabul edilmemektedir (HGK 07.10.1998 gün 1998/2-656 G.688 K., HGK 28.02.2007 gün ve 2007/3-84 E.-95 K.sayılı kararları).
    Somut olayda, davacı ve davalının .... Aile Mahkemesinin 2012/155 Esas ve 2013/712 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, davalı lehine 350 TL yoksulluk nafakası bağlanmıştır. Davalı, yoksulluk nafakasının bağlanması sonrası devlet hastanesinde veri giriş kontrol işletmeni olarak asgari ücretle çalışmaya başlamıştır.
    Günümüz ekonomik koşullarına göre davalının aldığı nafaka ile geçinmesi mümkün değildir, işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir. Ancak, elde ettiği asgari ücret onu yoksulluktan kurtaracak seviyede olmasa da mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği açıktır. Bu durumda asgari ücret seviyesindeki gelirin yoksulluğu tümden kaldırmadığı, ancak nafakada hakkaniyete uygun bir miktar indirimi gerektirdiği düşünülerek, indirim yapılması doğru ise de tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve nafakanın niteliği nazara alındığında, mahkemece yapılan indirim miktarı, tarafların tespit edilen gelirleri ile mütenasip olmayacak şekilde fazla olup, Türk Medeni Kanunu"nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun görülmemiştir.
    Hal böyle olunca mahkemece; nafakada TMK"nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktar indirime karar verilmesi gerekirken, yukarıda belirtilen ilke ve esaslara aykırı olacak şekilde yanılgılı değerlendirme sonucu fahiş oranda indirime karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi