Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/10517
Karar No: 2014/3939

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/10517 Esas 2014/3939 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/10517 E.  ,  2014/3939 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi,...Köyü, 1559 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek, 162 nolu Orman Kadastro Komisyonunca yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasının iptali ile taşınmazın orman sınırları içine alınması talebiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 6 aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 14.02.2007 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ile 1983 yılında kesinleşen arazi kadastrosu bulunmaktadır.
    Çekişmeli 1559 parsel sayılı taşınmaz,...Köyünde 1982 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında zeytinlik niteliğiyle 4240 m² olarak senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak ... adına tesbit edilmiş; tesbite Hazine, taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu iddiasıyla itiraz etmiş; kadastro mahkemesinin 05.10.1989 gün ve 1989/14-305 sayılı kararıyla davanın reddine ve taşınmazın tesbit gibi tesbit malikleri adına tesciline karar verilmiş; hüküm, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 22.03.1990 gün ve 1990/4686-3340 sayılı kararıyla onanmış, karar düzeltme isteminde bulunulmamasıyla kesinleşmiş olup; 1559 sayılı parsel, halen tapuda aynı şekilde kayıtlıdır. Buna göre, her ne kadar belirtilen davada Orman Yönetimi taraf olmadığı için karar yönetim açısından kesin hüküm oluşturmasa bile, ormanların intifa hakkının Orman Genel Müdürlüğüne, mülkiyetinin ise, Hazineye ait olduğu, belirtilen ve mülk sahibi Hazinenin taraf olduğu davada mahkemece orman araştırmasının yapılarak taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiğine ve hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğine göre, söz konusu hükmün bu dava için kesin hüküm oluşturmazsa bile güçlü delil oluşturduğu, güçlü bir delille desteklenen olguların ancak aynı kuvvetteki delillerle aksinin ispatlanabileceği, somut olayda davacı ... Yönetiminin böyle bir delil de ibraz etmediği gözönüne alınarak yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 01/04/2014 günü oy çokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Davacı ... Yönetimi, yörede 1982 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında belgesizden kişi adına tesbit ve tescil edilmiş olan taşınmazın, 2007 yılında 162 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından yapılan orman sınırlandırması sırasında tahdit dışında bırakıldığını belirterek, süresi içinde orman kadastro çalışmasına itiraz etmiştir.Dava; 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi kapsamında ve 6 aylık süre içinde açılmış orman kadastrosunun iptaline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmaz, yörede 1982 yılında yapılan genel arazi kadastro çalışmaları sırasında belgesizden kişiler adına tesbit edilmiş, tesbite Hazine tarafından kaçak, yitik kişilerden kalan Devletin hüküm ve tasarrufundaki yerlerden olduğu iddiası ile itiraz edilmekle, ... Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucu Hazinenin itirazları reddedilmiş, hüküm Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 01/02/1994 gün ve 1993/ 9701 - 1994/693 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiş, çekişmeli taşınmaz, kişiler adına özel mülk olarak tapuya tescil edilmiştir.
    Hemen belirtmek gerekir ki; yukarıda belirtilen ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen dava dosyasında Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi davada orman iddiası da bulunmamaktadır. Bir hüküm ancak, taraflarını ve onların ardıllarını bağlar. Bu nedenle, sözkonusu hükmün Orman Yönetiminin bağladığından sözetmek mümkün değildir. Kaldı ki; Yargıtay denetiminden geçen dosyadaki bilgi, belge ve bulgular ancak, o dosya ile ilgili olarak değerlendirilebilir.
    Somut olayda; davanın özü, kesinleşmemiş orman kadastro işleminin kanunlara uygun ve bilimsel şekilde incelenip irdelendikten sonra iptali istemine ilişkindir.
    Bu yerin orman olup olmadığı hususu, eğer kesinleşmiş tahdit yoksa memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planının incelenmesi ve bu belgelerin bilimsel veriler ve gerekçelerle, uzman bilirkişilerce değerlendirilmeleri sonucu hazırlayacakları raporlar ışığında çözüme kavuşturulmalıdır. Somut olayda; yapılan bilirkişi incelemesinde taşınmazın, eski tarihli memleket haritasında yeşil renkli alanda kaldığı, hava fotoğrafında kapalı, %25 meyilli ve mevcut durumda aşılı zeytin ve kızılçam ağaçları ile örtülü olduğu saptandığına, yabani zeytin ve kızılçamların orman ağacı olduğuna, bu tür yerlerin zilyedliğe konu olamayacaklarına, tapunun bir kayda değil zilyetliğe dayalı olarak oluştuğuna, bu tür yabanî zeytinliklerin aslının orman olması nedeniyle, ancak 3573 sayılı Kanun kapsamında tefrik ve tahsis sonucu ihya edilerek, tapu verilmesi halinde, özel mülke konu olabileceklerine, davalı kişinin böyle bir kayda dayanmamış olması da dikkate alınarak davacı ... Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle reddine karar verilmesi usûl ve kanunlara aykırı olduğundan, Dairemizin sayın çoğunluğunun yerel mahkeme kararının onanması gerektiği yönünde oluşan düşüncelerine katılamıyorum.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi