Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7140
Karar No: 2012/9991
Karar Tarihi: 06.11.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7140 Esas 2012/9991 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/7140 E.  ,  2012/9991 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı, katılma alacağı

    ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ....Aile Mahkemesinden verilen 1087/26 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise; davacı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 06.11.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... bizzat geldi. Karşı taraftan başka kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili, tarafların evlilik içinde edindikleri 25543 ada 1 parseldeki 5 numaralı bağımsız meskenin dava tarihindeki değerinin 1/2"si 40.000 TL ile 35 AL 6058 plakalı aracın dava tarihindeki değerinin 1/2"si 10.000 TL ve Vakıfbank Rize Şubesinde mevcut hesapta bulunan birikimin faizi ile nemaları ile birlikte 1/2’si 25.285 TL"nin yasal faizi ile davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini istemiş, 30.04.2008 tarihinde harcını yatırdığı dilekçesi ile isteğini 98.100,50 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının ev kadını olup, katılma alacağının bulunmadığını, önceden sahibi olduğu araçların satımı ile dava konusu otomobili satın aldığını, bankadaki paranın ise, Rize"de bulunan ve vekil edeninin babasına ait çay bahçesinin ürününden elde edilen gelir olup, diğer kardeşlere dağıtılmak üzere bankada bekletildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemenin kısmen kabulü ile, taşınmaz için 61.000 TL., araç için 12.000 TL ve bankadaki para için 23.684,71 TL katılma alacağının yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin reddine yönelik ilk kararı davalı vekilinin temyizi üzerine Dairenin 29.09.2009 tarih 2009/2848 Esas 2009/4318 Karar sayılı ilamı ile eksik araştırma ve inceleme yapıldığı gerekçesi ile bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine, davaya konu edilen 25543 ada 1 parselde 5 numaralı meskenden dolayı 47.032,38 TL katılım alacağının karar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve davacının davalıya ait 35 AL 6058 plakalı araç ile ... Şubesindeki hesaptan dolayı isteminin reddine karar verilmesi üzerine hüküm kabul edilen bölüm bakımından davalı vekili, tamamı bakımından davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 20.09.1999 tarihinde evlenmiş, 31.03.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 18.04.2007 tarihinde kesinleşmesiyle, mal rejimi sona ermiştir (TMK.nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise, yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.).
    Dava konusu 25543 ada 1 parselde 2.kat 5 numaralı bağımsız mesken 21.05.2003, 35 AL 6058 plakalı araç 27.06.2004 tarihinde satın alınarak tapu ve trafikte davalı adına tescil edilmişlerdir. Vakıfbank Rize Şubesindeki dava konusu hesap ise, 23.02.1998 tarihinde evlenme öncesi açılmış, gerek 01.01.2002 tarihine kadar gerek mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar yoğun şekilde işlem görerek en son 28.02.2006 tarihinde 47.369,42 TL miktarlı 6 ay vadeli Hazine bonosu alınmıştır. Edinme tarihleri ve davacının ev hanımı oluşu ve başka bir geliri ile katkı iddiasında bulunmaması karşısında talebinin katılma alacağı olduğu açıktır.
    Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda davacının katılma alacağı ile ilgili taraf tanıklarının beyanları alınmış, gerek dava konusu gerek alımda kullanıldığı iddia edilen taşınmaz ve araçlarla ilgili alım satım tarihlerini gösteren belgelerle, davalının emekliliğine ilişkin belgeler getirtilmiş, üç kişilik bilirkişi kurulundan alınan rapor doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davacı vekili, taşınmaz yönünden verilen miktarın az olduğunu araç ve banka hesabı ile ilgili de katılma alacağı hesabı gerektiğini, davalı vekili ise, kabul edilen miktarın da kişisel mal niteliğinde olması sebebiyle taşınmaz bakımından da tümü ile reddi gerektiğini açıklayarak temyiz isteğinde bulunmuşlardır.
    Evlilik içinde 01.01.2002 tarihi sonrası eşlerden biri adına edinilen mal varlığı üzerinde diğer eşin yasadan kaynaklanan artık değerin yarısı oranında katılma alacağı isteme imkanı bulunmaktadır (TMK.nun 231, 236/1.m.). TMK.nun 222. maddesi gereğince, belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bir eşin bütün mallarının aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilmesi gerekir. Katılma alacağı bakımından talepte bulunan eşin çalışıp çalışmaması veya herhangi bir katkıda bulunup bulunmamasının bir önemi de yoktur. Katılma alacağı yasadan kaynaklanmaktadır. Bu hususa ilişkin davalı vekilinin temyiz itirazı yerinde değildir.
    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, bozma ilamına uyularak yapılan araştırma sonunda mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli iken alınan taşınmazın alımında kısmen davalının kişisel kısmen edinilmiş malı niteliğindeki gelirlerin kullanıldığı, taşınmazın alımında kullanılan paranın dava konusu banka hesabından çekilerek harcandığı, bu paranın ise davalının babasına ait çay gelirlerinin davalı adına banka hesabında değerlendirilmesi ile karşılandığı gerek dosyaya sunulan banka hesap ekstresindeki giriş çıkış bilgileri, gerek dinlenen tanık beyanlarından anlaşıldığına, davalının bizzat adına kayıtlı taşınmazlardan edindiği çay gelirinin olduğuna dair dosyaya bir belge ibraz edilemediğine, bilirkişi kurulunun kişisel ve edinilmiş malları ayrı ayrı belirleyerek katılma alacağı hesabında doğru ve usule uygun şekilde kullandığı ve artık değer hesabında da dikkate alınacak oran 33.925/44.000 hesabı ile % 77,10 olarak doğru şekilde tespit edildiğine, hesaplamada dikkate alınan karar tarihine en yakın taşınmazın değeri dışında usul ve yasaya aykırı bir durum olmadığına, aracın alımında ise, her ne kadar raporda 35 BYF 50 ve 35 KYM 53 plakalı araçların tescil plakası değişikliği yapılmış tek araç olmalarına rağmen iki araç olarak kabulü doğru değil ise de; davalının iki aracının alım satım yolu ile en son dava konusu aracın alımında kullanıldığı savunmasının 71 AZ 226 ve 35 BYF 50 plakalı araç gözetildiğinde yerinde bulunduğuna, bakiye miktarın emeklilik ikramiyesinin kişisel mal olarak hesaplanan bölümü ile karşılandığının kabulünde isabetsizlik bulunmadığına, banka hesabındaki paranın davalının babasının çay gelirlerinden gelen ve evlilik öncesinden başlayan ve sonrasında da değişik tarihlerde hesaba eklenen miktarlar ve bu miktarların değerlendirilmesinden oluştuğu belirlendiğine, banka hesabındaki son miktarın katılma alacağı hesabında dikkate alınması halinde taşınmazın alımında da aynı banka hesabındaki miktarın kullanılması ve emeklilik ikramiyesi ile kişisel malın bir kısmının edinilmiş mala dönüşmesi sonunda taşınmaz yönünden katılma alacağı hesabının doğru kabul edilmesi nedeniyle mükerrer ödeme oluşacağına göre hakkaniyet ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkeleri ile Borçlar Kanununun 42.maddesi karşısında mahkeme kararı usul ve kanuna uygun bulunduğundan taşınmaz, araç ve banka hesabı ile ilgili hükmün esasına ilişen davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıda yazılı meskene ilişkin husus dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİNE,
    Ancak, kural olarak, TMK.nun 235.maddesine göre katılma alacağının hesabında edinilmiş malın tasfiye anındaki (karar tarihine en yakın) değeri esas alınır. Mahkemece katılma alacağı hesabında 20.09.2007 tarihinde yapılan keşif tarihine göre belirlenen 122.000 TL. dikkate alınmış ise de; karar tarihinin 16.01.2012 olması karşısında karar tarihine en yakın değerin belirlenmesi ve belirlenecek bu değerin dikkate alınması gerekirken karar tarihinden 4-5 yıl öncesine ait değerin dikkate alınmış olması doğru olmamıştır. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmektedir. Mahkemece yapılması gereken iş; bozma öncesi 20.09.2007 tarihi itibariyle belirlenen değer yanında 16.01.2012 tarihine en yakın belirlenmesi gereken değer de güncelliğini yitirmiş olacağından bozma sonrası verilecek karar tarihine en yakın değerin usulüne uygun şekilde konusunda uzman inşaat mühendisi bilirkişi aracılığı ile belirleyerek artık değer hesabında dikkate almak, bulunacak değerin % 77,10 oranı ile çarpımı sonunda tespit edilecek artık değerin yarısı oranında davacının katılma alacağına hükmetmek olmalıdır. Hüküm kurulurken davacının ıslahla artırdığı talep miktarı ile tarafların kazanılmış haklarının göz önünde tutulacağı da açıktır.
    Açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları kısmen yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün dava konusu taşınmaz bölümü bakımından 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 740,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ile 698,00 TL peşin harcın da istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 06.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi