Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/18929
Karar No: 2016/2850
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/18929 Esas 2016/2850 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının azaltılması davasıdır. Davacı, boşanma kararıyla davalı lehine aylık 500 TL yoksulluk nafakasına ve müşterek çocuklar lehine aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak gelirinde bir artış olmadığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve iştirak nafakalarının düşürülmesini talep etmiştir. Mahkeme eksik olan gider avansını ödemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacı vekilinin eksik ödeme işlemini gerçekleştirdiği görülmüştür. Bilgi ışığında, mahkeme kararı HMK'nın 115/2. maddesi uyarınca doğru görülmediğinden hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri HMK'nın 115/2. ve 120. maddeleridir.
3. Hukuk Dairesi         2015/18929 E.  ,  2016/2850 K.
"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/07/2015
NUMARASI : 2013/318-2015/381
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma kararı ile davalı lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar lehine aylık 250,00’şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; boşanmalarından bugüne müvekkilinin gelirinde bir artış olmadığını, masraflarını ve borçlarını ödeyemediğini ileri sürerek; davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakalarının ise aylık 50,00 TL"ye düşürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacının aşçı olduğunu, gelirinin de yüksek olduğunu ileri sürerek; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacı tarafa eksik olduğu anlaşılan 100,00 TL gider avansını depo etmek üzere kesin süre verildiği, bu ihtarı bildirir meşruhatlı davetiyenin davacı vekiline 03/07/2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği; ancak, duruşma tarihi ile (15/07/2015) gider avansı depo edilmediği gerekçesiyle; davanın HMK’nın 114/1-g maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK"nın 115/2. maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” hükmü yer almaktadır. Yine aynı kanunun 120. maddesinde “Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.” denilmektedir.
Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında; mahkemece HMK’nın 114/1-g maddesi uyarınca eksik olduğu anlaşılan 100,00 TL gider avansının mahkeme veznesine yatırılması amacıyla davacı vekiline 1 haftalık kesin süre verilmiş, bu ihtarı bildirir meşruhatlı davetiye davacı vekiline 03/07/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Uyap incelemesinde davacı vekilinin 1 haftalık kesin süre içerisinde 09/07/2015 tarihinde eksik olan gider avansını yatırdığı görülmüştür. Mahkemece davacı vekiline eksik olan gider avansını yatırması için 1 haftalık kesin süre verilmesi kanuna aykırı olsa da, davacı vekili verilen bu 1 haftalık kesin süre de gider avansını yatırdığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi