3. Hukuk Dairesi 2015/14019 E. , 2016/2870 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
Davacı ... ile davalı ... aralarındaki itirazın iptali davasına dair ... 5. Aile Mahkemesinden verilen 02.04.2014 günlü ve .... sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen ... günlü ve ... sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ile davalı arasında görülen İstanbul Anadolu 14. Aile Mahkemesinin 2012/698 E.sayılı boşanma dosyasının 25.04.2013 tarihli ara kararında davacı kadın lehine aylık 2.000 TL, müşterek çocukları Emircan ve ... için 1.000"er TL olmak üzere toplam 4.000 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini belirterek, 8 aylık tedbir nafakasının tahsili amacıyla başlatılan icra takip dosyasına vaki itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, icra takibinde 8 aylık nafaka talep edildiğini, 7 aylık toplam 28.000 TL tedbir nafakasını kabul ettiklerini, davacının evden ayrılıp giderken yanına aldığı 75.000 TL alacak miktarından mahsup edilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 28.000 TL tedbir nafakası alacağı yönünden itirazın iptaline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiş, Dairemizin ....sayılı ilamında "Dava, birikmiş nafaka alacaklarının tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali isteminden ibarettir.
Somut olayda, davacı İstanbul Anadolu 14. Aile Mahkemesinin 2012/698 Esas sayılı dosyasında ara kararı ile, kendisine müşterek çocuklar için hükmedilen toplam aylık 4.000 TL tedbir nafakasının 2012 yılı Kasım, Aralık 2013 yılı Ocak-Haziran aylarına ait toplam 32.000 TL birikmiş nafaka alacağının tahsili amacıyla 17.06.2013 tarihinde ... İcra Dairesi ... Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatılmış, 27.11.2012 ile 27.06.2013 tarihleri arasında biriken toplam 8 aylık tedbir nafakası alacağı talep edilmiştir.
Takip borçlusu (davalı) vekili 03.07.2013 tarihinde, borca itirazında; "Takibe konu alacağın tedbir nafakası olup, 27.11.2012-17.06.2013 aylarına ait toplam 7 aylık miktarın 28.000 TL olduğundan, fazlaya ilişkin kısma itiraz ettiğini" belirtmiş ve itirazın devamında "Taraflar arasında görülen İstanbul Anadolu 14. Aile Mahkemesinin 2012/698 E.sayılı dosyasında davacının müvekkilden 75.000 TL aldığını kabul ve ikrar ettiğini, takibe konu alacağın bu miktardan mahsup edilmesini" istemiştir.
Mahkemece, davalının takas mahsup istemekle birlikte nafakanın tamamına itiraz ettiği kabul edilmiş, ancak taraflar arasında 75.000 TL paranın alınması konusu kesinleşmiş bir belgeye dayalı olmayıp, böyle bir paranın var olup olmadığı, varsa davacı tarafından alınıp alınmadığı yargılama ile ortaya çıkacağı, hukuken bu haliyle takas ve mahsubun istenmesi davacı tarafça kabul edilmediği sürece mümkün görünmediği gerekçesiyle takas ve mahsuba ilişkin talebi reddedilmiştir.
Ne var ki; mahkemece, İstanbul Anadolu 14.Aile Mahkemesinin 2012/698 Esas sayılı dosyasında davacının davalıdan 75.000 TL aldığına ilişkin kabul ve ikrarı olup olmadığı irdelenmeden ve davacının dava dilekçesinde bildirdiği üzere taraflar arasında mal paylaşımına ilişkin bir dava olup olmadığı araştırılıp, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Ayrıca; Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.
Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır (HMK.m.126).
Yargılama giderlerine, mahkemece re"sen hükmedilen yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir.
Hükümden sonraki yargılama giderlerini hangi tarafın ödeyeceği, miktarı ve dökümü ile bu giderlerin hangi tarafa yükleneceği, mahkemece ilamın altına yazılır(HMK.m.332).
Bu yasal düzenlemeler karşısında, hüküm fıkrasının 6.maddesinde yargılama giderlerinin miktar ve dökümlerinin ilamın altına yazılmaması usul ve yasaya aykırı görülerek bu husus bozmayı gerektirmiştir." gerekçesi ile bozma kararı verilmiş, davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Taraflar arasında görülen İstanbul Anadolu 14.Aile Mahkemesinin 2012/698 E.sayılı boşanma dosyasında, 25.04.2013 tarihli ara kararı ile davacı için 2.000 TL, müşterek çocukları..... ve ... için 1.000"er TL tedbir nafakasının boşanma dava tarihi 27.11.2012 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiş, davacı tarafından aylık toplam 4.000 TL tedbir nafakasının Kasım 2012-Haziran 2013 dönemi için 8 aylık 32.000 TL asıl, 307 TL işlemiş faizi ile toplam 32.307 TL"nin tahsili amacıyla 17.06.2013 tarihinde icra takibi başlatılmış, davalı vekilinin ödeme emrine itiraz dilekçesinde 7 aylık 28.000 TL"lik kısmı kabul ettiklerini, fazlaya ilişkin kısma itiraz ettiklerini belirtmiş, davacının evden ayrılırken yanında götürdüğü 75.000 TL"nin mahsup edilmesini beyan etmiştir.
Davada, tedbir nafakasının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
TMK"nun 195.maddesinde, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerinin yerine getirilmesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngürülen önlemleri alır. Aynı kanunun 197.maddesine göre; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK md 186/son).
Bu durumda, boşanma dosyasında, ara kararı gereğince davacı kadın ve müşterek çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakasının amacının davacı ve müşterek çocukların giderlerine davalının gücü oranında katkıda bulunmasıdır. Davalının, 75.000 TL alacağın nafaka miktarından mahsup edilmesi talebi ayrı bir dava konusu olup, bu nedenle kabul edilmemelidir.
Nitekim, mahkemece; 02.04.2014 tarih, 2013/655 E.-2014/276 K.sayılı kararında davalının ödemeyi kabul ettiği 28.000 TL nafaka alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne, 75.000 TL alacak yönünden ise alacağın kesinleşmiş bir belgeye dayanmadığı, böyle bir paranın var olup olmadığı, varsa davacı tarafından alınıp alınmadığı yargılama ile ortaya çıkacağından takas ve mahsup edilmesi mümkün olmadığından bahisle talebin reddine karar verilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesi gerektiğinden, Dairemizin 31.03.2015 tarih, 2014/19270 E.-2015/5317 K.sayılı bozma kararının kaldırılarak, İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinin 02.04.2014 tarih, 2013/655 E.-2014/276 K.sayılı hükmün ONANMASINA, 01.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.