Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5032
Karar No: 2016/2928
Karar Tarihi: 01.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/5032 Esas 2016/2928 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı kadın, davalı kocasının elinde bulunan ziynet eşyalarının iadesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine Yargıtay, davalı kocanın altınları davacının elinden aldığını kabul etmediği için ispat yükünün davacıya düştüğünü belirtmiştir. Mahkeme, bu yönde tanık beyanlarına başvurmuştur ve ziynet eşyalarının davalı koca tarafından alındığı hususu sabit olduğu için davanın kabul edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda 6. madde olarak Türk Medeni Kanunu'nun ispat yükü konusunu ele alan hükmü anılmıştır (HMK md.190). Kararda verilen sonuç doğrultusunda hükmün bozulması kararlaştırılmıştır.
3. Hukuk Dairesi         2015/5032 E.  ,  2016/2928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki ziynet eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde, davalı kocanın müvekkili olan davacıya ait ziynet eşyalarını, dükkan alacağı gerekçesi ile elinden aldığını ve bir daha da iade etmediğini beyan ederek, ziynetlerin aynen, olmadığı takdirde bedelleri olan 37.326 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Dava vekili cevap dilekçesinde, davacının iddialarının doğru olmadığını, altınların hiçbir zaman davacıdan alınmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta; davalı ziynetlerin miktarına ilişkin olarak herhangibir itirazda bulunmadığına göre, miktar ve nitelik itibariyle, dava konusu altınların tamamını kabul etmiş sayılır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık bu ziynetlerin davalı koca tarafından, davacı kadının elinden alınıp alınmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Türk Medeni Kanunu"nun 6.maddesi uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Ispat yükü, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (HMK.md.190)
    Somut olayda, davalı koca, altınların davacıdan alındığını kabul etmediğine göre, ispat yükü kendisine düşen davacı kadın, bu hususu ispat etmekle yükümlü olacaktır.
    Yargılama sırasında, taraf tanıklarının beyanlarına başvurulmuş, davalı tanıklarından ... duruşma sırasında alınan yeminli beyanında "...Davacının, duyduğu kadarı ile çeyrekleri bozdurup, kendisinin ve annesinin ihtiyaçları için harcadığını, tarafların ayrılmadan 1 yıl kadar önce, davacının, ablası olan..."nin evine gittiğini, kendisini de oraya çağırdığını, yanında davacının, bilezikleri ve seti ablasına borç olarak verdiğini ve bir dahada geri alamadığını..." ifade etmiş, diğer yandan davacı tanığı...ise, yeminli beyanında "...davacının teyzesi olduğunu, tarafların yanında kaldığı sırada, davacının takıları bez ya da poşete sarılı olarak getirip, güvenli olsun diye davalıya verdiğini, davalının da bunları işyerindeki kasada saklayacağını söylediğini, sonrasında bu takıların davacıya geri verilmediğini.." ifade etmiştir.
    Her iki tanığın da beyanı görgüye dayalıdır.
    Öyle ise mahkemece, davacı ve davalı tarafın görgüye dayalı bulunan bu tanıklarının beyanları esas alınarak, davacı tanığı ..."in davacının takılarının, beze sarılı şekilde kendi yanında davacı tarafından davalıya verildiğini beyan etmesi, davalı tanığı ..."nın da, davacı tarafından, kendi yanında, davacının kızkardeşine bilezik ve altın seti verdiğini ifade etmesi karşısında, bilezikler ve altın set dışında kalan ziynetlerin davalıya verildiği sabit olduğundan bunlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi