3. Ceza Dairesi 2018/7547 E. , 2019/3947 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, kamu davalarının düşürülmesine, mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümde kanun yollarına başvuru süresinin kararın tefhim veya tebliğden itibaren başlayacağı belirtildiğinden yanılgıya sebep olunduğu ve bu nedenle mağdur sanık ... ile mağdur ..."in kanuni süresi içerisinde temyiz talebinde bulundukları belirlenerek yapılan incelemede;
1) Mağdur sanık ..."in müşteki sıfatıyla sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile hakaret suçundan verilen kamu davasının düşürülmesine dair hükme yönelik temyiz talebi ile mağdur ..."in sanık ... hakkında kasten yaralama ve hakaret suçlarından verilen kamu davasının düşürülmesine dair hükümlere yönelik temyiz talebinin talebinin incelenmesinde;
Müşteki... ve..."nın 22.06.2015 tarihli duruşmada sanıktan şikayetçi olmadıklarını beyan ettikleri ve bu nedenle usulüne uygun olarak davada katılan sıfatını almadıkları anlaşıldığından, hükmü bu sıfatla temyiz yetkileri bulunmayan mağdurlar ... ile ..."nın temyiz taleplerinin, 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık hakkında verilen dava sonuçlandırıcı nitelikte olmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi gereğince itiraz kanun yoluna gidilebilecek olup, CMK"nin 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve merciin belirlenmesinde yanılma başvuranların haklarını ortadan kaldırmayacağından, sanık ... ile mağdur ..."ın temyiz talepleri itiraz niteliğinde kabul edilerek, itiraz merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
3) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Tekerrüre esas mahkumiyet hükmü bulunan sanığın cezasının 5237 sayılı TCK"nin 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) İddianamede yazılı bulunan TCK"nin 35. maddesinin uygulanmaması ihtimaline binaen sanığa ek savunma hakkı verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine aykırı davranılması,
b) İlk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilememesi nedeni ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi uyarınca tahrik hükümlerinin uygulanmasında TCK"nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesi gereğince (1/4) oranında indirim yapılması gerekirken (1/2) oranında indirim yapılması suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini,
c) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında TCK 53/1. maddesi uyarınca hak yoksunluğu uygulanması gerekirken uygulanmamış ise de, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi hususu da nazara alınarak, TCK"nin 53/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 26.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.