(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/27945 E. , 2020/3980 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı taraf, 02/12/1987 tarihinden itibaren 20 yıl 12 gün çalıştıktan sonra 14/08/2008 tarihinde emekli olduğunu, 2004 veya 2005 yılında 4 ay çalıştığı halde ücretsiz izne ayrılmış gibi gösterildiğini ve ücretinin ödenmediğini ileri sürerek yıllık ücretli izin alacağı ile ücret alacağını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını kısmı dava açılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonucu yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Akdin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, Mahkemece davacının dava dilekçesinde talep ettiği ücret alacağı ve yıllık ücretli izin alacağına ilişkin bu taleplerin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından 13.06.2012 tarihinde açılmış olan davada yıllık izin ücreti alacağı 500,00 TL olarak istenmiştir. Dosya içeriğine göre ıslah dilekçesi ile dava değeri bilirkişi raporu doğrultusunda 19.11.2013 tarihinde arttırılmış ve mahkemece ıslah edilen izin ücretinin davalı tarafından ödendiği gerekçesi ile reddine dair hüküm kurulması doğru olmamıştır. Zira davacının 14/08/2008 tarihinde emekli olduğu ve dava açıldığı tarih itibari ile izin ücreti yönünden zamanaşımı oluşmadığı ancak fesih tarihi ile ıslah dilekçe tarihi arasında 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden davacının yıllık izin ücreti alacağının ıslah edilen kısmı 14.08.2013 tarihi itibari ile zamanaşımına uğramıştır. Mahkemece, davacının yıllık izin ücreti alacağının ıslah edilen kısmının zamanaşımına uğradığına ilişkin kabulü yerinde olmakla beraber dava dilekçesinde talep edilen 500,00 TL yıllık ücretli izin alacağının davalı tarafından ödenen miktar içinde kaldığı gerekçesi ile reddi yerinde olmamıştır. Dava dilekçesinde talep edilen izin ücret alacağı zamanaşımına uğramadığı bilirkişi raporunda hesaplanan izin ücretinden davalı tarafından ödenen izin ücreti mahsup edildiğinde bakiye izin ücret alacağı bulunduğu dikkate alındığında dava dilekçesinde talep edilen ve zamanaşımına uğramayan izin ücret alacağının kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.03.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.