Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/18002
Karar No: 2016/3243
Karar Tarihi: 07.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/18002 Esas 2016/3243 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında, davacı işsiz olduğu için nafakanın ödenmesinin mümkün olmadığını belirtmiş, ancak mahkeme buna rağmen nafakanın devamına karar vermiştir. Davacı vekili yargılamanın yenilenmesini talep etmiş ancak mahkeme reddetmiştir. Davacı vekili yargılamanın iadesi talebinde bulunmuş, ancak mahkeme yargılama yapılmadan reddetmiştir. Yüksek Mahkeme ise yargılamanın iadesi talebinin dinlenmeye değer olduğunu belirtmiş ve işlemlerin yerine getirilmesi gerektiğini söylemiştir. Kararda, HMK'nun 374-381 maddelerinde yargılamanın iadesi müessesesinin düzenlendiği ve yargılamanın iadesi talebi için duruşma yapılarak incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararı açıklayan Yüksek Mahkeme, temyiz itirazlarının yerinde olduğunu ve kararın bozulmasına hükmetmiştir. Kanun maddeleri ise HMK'nun 374-381 maddeleridir.
3. Hukuk Dairesi         2015/18002 E.  ,  2016/3243 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin, 26.01.2015 tarih ve 2014/14409 E. - 2015/1399 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararının onanmasına karar verilmiş, karar 18.03.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı vekili 28.04.2015 tarihli dilekçesi ile; yargılamanın yenilenmesini talep etmiş, mahkemece, ek karar ile talebin reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yurt dışında çalışmış olduğu işinden ayrıldığını, daha sonra iş ve işçi bulma kurumuna başvurduğunu, 05/01/2013 tarihinde bir şirkette pazarlama sorumlusu olarak 1.398.79.00 TL maaşla işe başladığını, 2 ay çalıştıktan sonra şirketin kapatılması ile iş akdinin feshedildiğini, halen işsiz olduğunu, bu nedenle nafakanın ödenmesinin mümkün olmadığını belirterek aylık 1.000,00 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve iştirak nafakasının 250,00 TL olarak takdirinen karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece; hükmedilen nafaka miktarında indirim artırım yapılabilmesi için, hüküm tarihinden sonra tarafların ekonomik durumlarında değişiklik olması gerektiğini, davacının kendi beyanlarından da anlaşılacağı kararın kesinleştiği tarih üzerinden henüz üç ay sonra açılan davada davacının ekonomik durumunda herhangi bir değişiklik olmadığını, bu nedenle asıl dava ve birleşen dava dosyası yönünden davacının davasının reddine karar verilmiş, hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26.01.2015 tarih ve 2014/14409 E. - 2015/1399 K. sayılı kararı ile mahkeme kararının onanmasına karar verilmiş ve karar 18.03.2015 tarihinde kesinleşmiştir.
    Davacı vekili 28.04.2015 havale tarihli dilekçesi ile, boşanma dosyasının bozulup gelmesinden sonra işsiz olduğunun mahkemece tespit edilmiş olmasına rağmen lehine bozma olmadığı için nafakaya karar verildiği, nafakanın kaldırılması davasında da davacının bozulup gelen boşanmada dosyası sonrası çalışmadığı hali hazırda da çalışmadığı için reddettiğinden HMK375/1- ı maddesi gereğince yargılamanın iadesi talep edilmiştir.
    Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu kararın kesinleşmiş olması nedeni ile talebin reddine karar verilmiş, ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    HMK"nun 374-381. (HUMK"nun 445-454.) maddelerinde yargılamanın iadesi müessesi düzenlenmiş olup, buna göre kanun tahdidi olarak saydığı bazı ağır yargılama yanlışlıklarından dolayı kesin hükmün tekrar gözden geçirilmesine ve aynı dava hakkında yeni bir hüküm verilmesine istisnai olarak müsaade etmektedir.
    Yargılamanın iadesi isteği HMK’nun 374 ve devamı maddelerinde açıkça vurgulandığı üzere hukuki niteliği itibariyle bağımsız bir dava olarak açılıp incelenir. Yargılamanın iadesi davasının, mutlaka duruşma yapılarak incelenmesi gerekmektedir. Mahkemenin dosya üzerinde inceleme yaparak yargılamanın iadesi talebini karara bağlaması (yargılamanın iadesi sebeplerinden birinin mevcut olmaması halinde bile) caiz değildir. Tarafların usulüne uygun olarak duruşmaya davet edilip dinlendikten sonra yargılamanın iadesi davasının mesmu (dinlenmeye değer) olup olmadığını kendiliğinden araştırması gerekir. (Prof, Dr. Baki Kuru, Medeni Usul Hukuku, 23. Baskı, sayfa 700 vd.)
    Bu aşamada genel dava koşullarından ayrı olarak yargılamanın iadesi davasının süresinde açılıp açılmadığının, teminat gösterilip gösterilmediğinin ve yasada sayılan yargılama iadesi sebeplerine dayanılıp dayanılmadığının incelenmesi gerekir. Bu koşullardan birisinin mevcut olmadığı sonucuna varılması halinde istem ret edilir. Mahkemece birinci aşamada yargılamanın iadesi davasının dinlenmeye değer olduğu sonucuna varılırsa, ikinci aşamada esasa girilerek ileri sürülen yargılamanın iadesi sebeplerinin doğru olup olmadığını araştırır. Dava dilekçesinde ileri sürülen sebebin gerçek olduğu kanısına varılması halinde ise istem kabul edilerek asıl dava hakkında yeni bir karar verilir.
    Yargılamanın iadesi istemi üzerine hakim, 23.5.1956 gün ve 8/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince HMK’nın 27. maddesinde öngörülen yönteme uygun biçimde taraflara iddia ve savunmalarını bildirmeleri ve belirlenen günde oturuma gelmeleri için davetiye gönderip duruşma yapmadan yargılamanın iadesi isteği hakkında hüküm kuramaz.
    Hal böyle olunca mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde usulî işlemlerin yerine getirilmesinden sonra, yargılamanın iadesi talebinin mesmu (dinlenmeye değer) olup olmadığının araştırılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edilmesi gerekirken, daha evvel verilip kesinleşen dosya üzerinde, tarafları duruşmaya davet etmeden ek karar ile talebin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    Bozma nedenine göre, sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi