22. Hukuk Dairesi 2016/25979 E. , 2016/22599 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait iş yerinde hizmetli olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek, müvekkilinin ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ve genel tatil ücreti alacağı isteklerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, iş sözleşmesinin haklı sebebe dayanılarak feshedildiğini ifade ederek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyizi üzerine karar, Dairemizin 30.09.2015 tarihli ve 2015/21444 esas, 2015/26090 karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmasına karar verilmiş ve yapılan yargılama sonrasında bozma kararına rağmen dava konusu yapılan diğer alacak talepleri ile birlikte kıdem ve ihbar tazminatı alacağı taleplerinin de kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama yapılmış ise de bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirildiği söylenemez. Bozma ilamında belirtilen hususlara dikkat edilmemiştir. Bozma ilamında, davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağı talepleri ile ilgili olarak, dosya içeriğine göre, davalıya ait öğretmenevi lokal bölümünde çalışmakta olan davacının iş sözleşmesi, satılan çay fişlerini tekrar kullandığı, bazı müşterilere fişsiz çay servisi yaptığı ve masalardaki çay adisyonlarını yok ettiği hususlarının kamera kayıtları ile tespit edildiği belirtilerek, 4857 sayılı Kanun"un 25/ll-e maddesi gereği feshedildiği, her ne kadar konuya ilişkin Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmasında, yeterli delil elde edilemediğinden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, iç soruşturma raporu ve güvenlik kamera kayıtlarına dair tutanak dikkate alındığında, davacı dahil bir kısım işçilerin kullanılmış çay fişlerinin yıprananlarını çöp kutusuna attıkları, yıpranmayan fişleri tekrar kullanılmak üzere çay servisi yapılan tezgah üzerinde bulunan şeker kutusunun yanına koydukları ve bunları çay bardaklarının altındaki çay tabaklarına koyarak tekrar kullandıkları, bazı servislerde fişsiz çay götürüldüğünün izlendiği ilgili tutanak ile tespit edildiği, idari soruşturma sırasında öğretmenevi müdürü, müdür yardımcısı ve geçici görevdeki bir memur tarafından tutanak içeriği doğrulandığı, bu kişiler yargılama sırasında da tanık olarak dinlenmiş olup, kamera kayıtlarına dair tutanağı doğrulayan tanıklar, kayıtlarda davacı ve arkadaşlarının belirtilen eylemlerini izlediklerini, tutanak içeriğinin doğru olduğunu, bu kişilerin aynı konularda daha önce de uyarılmış olduklarını söyledikleri, belirtilen delil durumuna göre, işçinin doğruluk ve bağlılık kurallarına aykırı nitelikteki davranışı sabit olduğundan, iş sözleşmesinin feshi haklı sebebe dayandığı, ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddi gerekirken, yazılı şekilde hatalı gerekçe ile kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğuna değinilmiştir. Bozmaya uyulmakla bozma lehine olan taraf yönünden usuli müktesep hak oluşur ve mahkemece bozmaya uygun araştırma yapılması zorunluluğu doğar. Bu bağlamda bozma kararında belirtildiği üzere, dosya kapsamına göre işçinin doğruluk ve bağlılık kurallarına aykırı nitelikteki davranışı sabit olduğundan, iş sözleşmesinin feshi haklı sebebe dayandığı, ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddedilmesi gerektiği açıktır. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.