10. Hukuk Dairesi 2020/10204 E. , 2021/8440 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Antalya 1. İş Mahkemesi
Dava, hizmet ve prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde, 20/07/2010 tarihinden iş akdinin haksız yere feshedildiğini, 01.09.2015 tarihine kadar kesintisiz olarak davalı işveren bünyesindeki ... petrol ofisi içinde yer alan ... Oto Yıkama servisinde kesintisiz olarak 5 sene oto yıkamacı olarak çalıştığını, davalı işveren tarafından sigorta başlangıcının 2015 yılının 6. ayından itibaren yapıldığını, davalı işveren işyerinden yalnızca ... isimli şahsın sigorta kaydının yapıldığını, 2010 tarihinden 2015 tarihine kadar 20/06/2015 ile 31/08/2015 tarihleri dışında sigorta kaydının bulunmadığını, belirtilen yerde günde ortalama 50-60 arabanın yıkandığını, işverenin 01/09/2015 tarihinde kimseye haber vermeden tüm malzemelerini alarak işyerini kapattığını, bunun neticesinde davacının sigorta kaydının yapılmadığını öğrendiğini, ücretlerinin davalının ... Bankası hesabından aktarılmak suretiyle yapıldığını belirtilerek davalı bünyesinde 20/07/2010 tarihinden 01/09/2015 tarihleri arasında çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 20/07/2010 olarak tespiti ile bu süreler içinde yatırılmayan primlerin davalı tarafından yatırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İş yerinde çalışmış kişilerin kayıtlarının SGK"da mevcut olduğunu, davacının bu kadar ağır şartlarda sigortasız çalışmasının mümkün olmadığını, 20.06.2015 tarihinde işe başlayarak 31.08.2015 tarihinde işi bıraktığını, tüm maaş ve ücretlerini bankadan aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Feri müdahil vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talebini açık bir şekilde belirtmediğini, 506 sayılı yasasının 79. Maddesinde de bahsedildiği üzere sigortalılık sürelerinde 5 yıllık hak düşürücü olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Davanın kısmen kabulü ile; davacının hizmet tespiti talebinin kısmen kabulü ile; davacının davalıya ait 1151428 sicil numaralı işyerinde 07/06/2011 - 19/06/2015 tarihleri arasında çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının ücret tespiti talebinin reddine..." karar verdiği görülmüştür.
Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince eksik değerlendirilen hizmet tespiti yönünden yerel mahkeme kararının hatalı olduğunu, yine reddedilen ücret tespiti talebine dair kararın da kaldırılarak tüm talepleri yönünden davanın kabulünü istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hizmet tespiti davası olup, davanın niteliği gereği gerçek çalışma olgusunun somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya konulması gerektiğini, davacının işverene ait işyerinde çalıştığı sürelerin SGK kayıtları ile sabit olduğunu, bunun dışında bir çalışması olmadığını, sektör gereği oto yıkamaların kışın çok çalışmadığı, yoğunluğun yaz aylarında olduğunu beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve tüm taleplerin reddini istemiştir.
Fer"i müdahil vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini, söz konusu davalarda hizmet nedeniyle eylemli bir şekilde çalışmanın varlığının şart olduğunu, işverenin tek taraflı kabulünün ve tanık anlatımlarının davanın kabulünde yeterli olmadığını, kurumun fer"i müdahil olduğunu, kurum aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
B-BAM KARARI
Taraf vekillerinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Taraf vekilleri istinafta belirttikleri itirazları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekili, davalı vekili ile feri müdahil Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının hizmet tespiti talebine yönelik davacı tanığı olarak dinlenen ve davacının çalıştığı oto yıkama işyerinin içinde bulunduğu petrol ofisi bayinin 2010-2018 yılları arasında müdürlüğünü yaptığını beyan eden ...’in davacının iddiası gibi çalışmayı teyit ettiği ne var ki beyanı dışında bu tanığın çalıştığını belirttiği petrol bayisi ile ilgisinin resmileştirilmediği anlaşılmakla öncelikle ...’a ait çalıştığı işyerine ilişkin kayıtlar getirilerek çalıştığı dönem belirlenmelidir.
Öte yandan ,bordro tanığı olarak dinlenen ... ‘ın davacının çalışma iddiasına ilişkin beyanı ile bordro tanığı ...’un beyanının çakıştığı,... beyanının taleple örtüştüğü,ancak Mahkemece tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeksizin ...’in beyanına itibarla, adı geçen tanığın işyerinden 1 aylık kısa dönemli bildiriminin sona erdiği tarih itibariyle davacının işyerinde çalışmasının başladığına karar verilmiş olduğu görülmekte olup Mahkemece yukarıda ifade edilen tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeli ayrıca işyerine komşu işyeri ve bordrolu çalışanlarının o işyeri ile ilgileri de resmileştirilmek suretiyle tespit edilerek beyanları alınmalı,bu kapsamda yapılacak irdeleme ve dosya kapsamındaki tüm delillerin değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak, ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ve davacıya iadesine, dosyanın karanı veren İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.