Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2017/7571
Karar No: 2021/1127
Karar Tarihi: 03.02.2021

Danıştay 6. Daire 2017/7571 Esas 2021/1127 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2017/7571
Karar No : 2021/1127

DAVACI : ...
DAVALI : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşavir …

DAVANIN KONUSU :
Bursa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... sayılı parselde bulunan ... Sitesinde mukim davacı tarafından, 30.09.2017 tarihli, 30196 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3.fıkrası ile 15.maddesinin (a) bendininin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Bu değişiklikler ile önceden öngörülmesi mümkün olmayan hükümlerin yönetmeliğin yayımı tarihinden önceki bir tarihten geçerli olmak üzere geriye yürütülmekle birlikte, hiçbir mevzuatta yer almayan “noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmesi” şartı getirildiği, zira noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin malikler açısından hukuki bir güvence olduğu, fakat bu hüküm ile maliklerin mağdur edildiği, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 03.07.2017 tarih ve 30113 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı, bu Yönetmeliğin geçici 3.maddesinin yayımı tarihinde, diğer maddelerin ise 1/10/2017 tarihinde yürürlüğe gireceğinin belirtildiği, bu yönetmeliğin bazı maddelerinde değişiklik yapan 30.09.2017 tarih ve 30196 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğin de geçici 3.maddesinin 03.7.2017 tarihinde, diğer maddelerin ise 01/10/2017 tarihinde yürürlüğe gireceğinin belirtildiği, her iki Yönetmeliğin geçici 3.maddelerinin 3 Temmuz 2017 tarihinden önce başlanan işlemlerin eski yönetmelik hükümlerine göre sürdürülebileceğine ilişkin hükümleri içerse de 22/5/2014 tarihinden önce yapı ruhsatı almaya yönelik olarak işlemlere başlanılmış olma şartın getirerek sınırlandırmakta ve yeni yönetmeliğin diğer tüm maddelerinin 01.10.2017 tarihinde yürürlüğe gireceğinin göz ardı edildiği, çünkü Yönetmeliğin yayım tarihinin 3 Temmuz 2017 olup asıl hükümlerinin yürürlük tarihinin 01.10.2017 tarihi olduğu, bu duruma göre 3 Temmuz 2017 tarihinden sonra yapılacak işlemlerde yürürlük tarihinin 01.10.2017 olan yönetmelik hükümlerini uygulama olanağının bulunmadığı, zira imara ilişkin mevzuatlarda yapı ruhsatı almayla ilgili işlemlerin birçoğu için resmi kurumlarda geçecek azami sürelerin belirtilmediğinden işlemlere başladıktan sonra bitirinceye kadar geçecek sürenin ne kadar olacağının da belirsiz olduğu, örneğin riskli bina tespiti için yapılan başvuru tarihinin 7 Haziran 2017 olmasına rağmen, raporun Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 04.08.2017 tarihinde onaylandığı, sadece bu işlemin yaklaşık 2 ay sürdüğü, bu yönetmelikten önceki yönetmelik kapsamında Nisan 2017 tarihinde başlanmış olan ve Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından 24.05.2017 tarihinde kabul edilen nazım imar planı ve uygulama imar planı değişikliği ve bunun Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından … Esas No… tarih ve … sayılı onayı ile 07 Haziran 2017 tarihli dilekçe üzerine 23.06.2017 tarihinde yapı kayıt tarihi verilen ve 04.08.2017 tarihinde sonuçlanan Riskli Bina Tespit Raporunun; … tarih ve … sayılı yıkım raporları ve sonrasında yapılan işlemlerin 01.10.2017 tarihinden önce yürürlükte bulunan hükümler dikkate alınarak sürdürüldüğü, fakat 30.09.2017 tarihinde Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğine eklenen ve geçici 14.maddenin üçüncü fıkrası ve 15.maddenin (a) bendinin, tüm bu işlemleri göz ardı ederek noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış olmasını ve 3 Temmuz 2017 tarihine kadar riskli bina tespiti yapılması koşulunu getirilerek eşitlik ve adalet ilkelerine aykırı davranıldığı, ayrıca noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi malikler açısından hukuki bir güvence olup genel olarak yapı ruhsatı alındıktan sonra düzenlendiği, yönetmeliğe böyle bir hükmün konulması ile maliklerin mağdur edildiği, önceki yönetmelik ile elde edilen hakların engellendiği, konutların yıkılmış olduğu ve sadece sınırlı bir süre ve yeterli olmayan bir kira yardımı ile kiraya çıkmış malikler olarak telafisi mümkün olmayacak şekilde zarara uğranıldığı, hukuk güvenliği, hak, adalet ve eşitlik ilkeleri kanun ve yönetmeliklerin sadece yürürlükte olduğu dönemde uygulanmalarını öngöreceği, geriye yürütülemeyeceği ve önceki mevzuat döneminde elde edilmiş haklara müdahale edilemeyeceği, eski yönetmeliğe göre başlanılan ve sürdürülen işlemlerin, geçici maddesi dışındaki tüm maddelerinin yürürlük tarihi 01.10.2017 olan ve 03.07.2017 tarih ve 30113 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan yönetmelikten önceki yönetmelik kapsamında sonuçlandırılması gerektiği, dava konusu düzenlemelerin iptali gerektiği ileri sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI :
Dava dilekçesi ve ekinde bulunan 10/05/2017 tarihli "... ada ... Parsel Dönüşüm Kat Karşılığı Kat Yapımı ve Taahhüt Ön Sözleşmesi" başlıklı adi belge mevzuatta öngörülen şekil şartına uymadığı gibi sözleşme öncesi hazırlık görüşmelerinin tespiti mahiyetinde olup, ön sözleşme konusu taşınmaz üzerindeki binanın riskli yapı kapsamına alınmasından ve hatta riskli yapı tespitine müracaat edildiği 07.06.2017 tarihinden önce düzenlenmiş olduğundan, dava konusu hükümlerin uygulama alanına girmediği, bu bakımdan davacının yönetmelik hükümlerinin iptali ile sağlayacağı her hangi bir yarar söz konusu olmadığı, bu nedenle davanın menfaat yokluğu nedeniyle ehliyet yönünden reddedilmesi gerektiği, kazanılmış bir haktan söz edilebilmesi için tanınan hakların yeni düzenlemeden önce yürürlükle olan kurallara göre bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş olması gerektiği, bu süre içinde verilen haklar kullanılmamış ise önceki düzenlemeler ileri sürülerek kazanılmış hak iddiasında bulunulmasının mümkün olmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ :
İlgili mevzuat hükümlerinden, taşınmaz mülkiyetinin devrini içeren sözleşmelerin resmi şekilde (noter onaylı) yapılması gerektiği açık olup Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesindeki "kat karşılığı inşaat sözleşmesinin noter onaylı olarak düzenlenmiş olması" hükmünde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
İdarelerin Yönetmelik çıkarma ve Yönetmeliğin belli hükümlerinin ya da bir kısım hükümlerinin hangi tarihte yürürlüğe gireceği hususunda takdir yetkileri bulunmaktadır. Bu takdir yetkisi, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olmaması halinde hukuka aykırı hale gelecektir.
Yönetmeliğin uyuşmazlığa konu geçici 3'üncü maddesinin 3'üncü fıkrası 30.09.2017 tarih ve 30196 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3. fıkrası ile ihdas edilmiş olup önceki Yönetmelikteki (Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği) müracaat süresi 01.01.2017 tarihinden 03.07.2017 tarihine kadar uzatılmıştır.
Olayda, davalı idarece, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 15'inci maddesi ile bu Yönetmeliğin 14'üncü maddesinin (Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesinin 3'üncü fıkrası), önceki düzenlemeden doğan hakların korunması esas alınarak riskli alan ya da riskli yapı tespiti yapılmış yerlerde yapılacak uygulamalarda sözleşmeden kaynaklı mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla, 03/07/2017 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği takdir edilmiştir.
Bu itibarla, dava konusu Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3.fıkrası ile 15.maddesinin (a) bendinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …'IN DÜŞÜNCESİ: Dava, 30.09.2017 günlü, 30196 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14. maddesinin 3. fıkrası ile 15. maddesinin (a) bendinin iptali istemiyle açılmıştır.
Davalı idarenin ehliyet itirazı yerinde görülmemiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 1. maddesinde bu Kanunun, yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların; plan, fen, sağlık ve çevre şartlarına uygun teşekkülünü sağlamak amacıyla düzenlendiği hükme bağlanmıştır.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği'nin değişik 1. maddesinde yönetmeliğin amacının plan, fen, sağlık ve sürdürülebilir çevre şartlarına uygun yapı ve yapılaşma ile projelendirmeye ve denetime ilişkin usul ve esasların belirlenmesi olduğu hükme bağlanmış; yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin esaslar başlıklı 69. maddesinde de, "(1) Büyükşehir belediyeleri ile il belediyeleri, ikinci fıkrada belirtilen değiştirilemeyen hükümler dışında kalan hususlarda, beldenin tarihi ve yöresel şartlarını gözetmek kaydıyla Bakanlık onayına sunulmak üzere imar yönetmeliği hazırlayabilirler. İdarelerin imar yönetmelikleri yürürlüğe girinceye kadar uygulamalar bu Yönetmeliğe göre yapılır. (2) Bu Yönetmeliğin birinci, ikinci, altıncı, yedinci, sekizinci, dokuzuncu bölümleri, geçici maddeleri ile 19 uncu ve 20 nci maddelerinde yer alan hükümler, planlarla ve ilgili idarelerce çıkarılacak yönetmeliklerle değiştirilemez ve planlarda bu hükümlere aykırı olarak getirilecek hükümler uygulanamaz. (3) Yönetmeliğin planlarla ve ilgili idarelerce çıkarılacak yönetmeliklerle değiştirilemeyeceği ikinci fıkrada belirtilen hükümler saklı kalmak kaydıyla, ilgili idarelerin imar yönetmelikleri uygulama imar planında aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde uygulanır. " kurallarına yer verilmiştir.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3.fıkrası ile Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesine “(3) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce riskli yapı tespiti yapılmış ya da riskli alan kapsamına alınmış olup, maliklerin en az üçte ikisi ile noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup yapı ruhsatı düzenlenmemiş yapıların ruhsat işlemleri, talep edilmesi halinde 1/10/2017 tarihinden önce yürürlükte olan Yönetmeliğe göre sonuçlandırılır.” fıkrası eklenmiş, 15.maddesinin (a) bendinde, bu Yönetmeliğin 14. maddesinin 3/7/2017 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının ikamet ettiği Bursa İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde ... Sitesinin 16.04.2017 tarihinde aldığı karar üzerine yapılan başvuru ile sitenin bulunduğu alanı kapsayan 1/5000 ölçekli nazım imar plan değişikliği ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi nin … günlü, … sayılı kararı ile kabul edildiği ve 02.06.2017 tarihinde onaylandığı, 10.05.2017 tarihinde kentsel dönüşüm kapsamında yüklenici firma ile kat karşılığı kat yapımı ve taahhüt ön sözleşmesinin imzalandığı, 07.06.2017 tarihinde yapılan başvuru üzerine Riskli Bina Tespit Raporunun Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 04.08.2017 tarihinde onaylandığı, konutların yıkılmasından sonra ... Belediye Başkanlığınca … günlü, … sayılı yanan ve yıkılan yapılar formunun düzenlendiği, 6306 sayılı Kanun kapsamında noterde yapılacak iş ve işlemler için harç muafiyetlerini sağlayan yazının Bursa Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünün … günlü, … sayılı yazısı ile Bursa 16. Noterliğine gönderildiği, davacı tarafından, işlemler devam etmekte iken dava konusu değişiklikler ile önceden öngörülmesi mümkün olmayan hükümlerin yönetmeliğin yayımı tarihinden önceki bir tarihten geçerli olmak üzere geriye yürütülmekle birlikte, hiçbir mevzuatta yer almayan "noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmesi" şartının getirildiği ve önceki yönetmelik ile elde edilen haklarının engellendiği öne sürülerek anılan değişikliklerin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yönetmelik çıkarma yetkisine sahip olan idarelerin, değişen koşulları gözeterek kamu hizmeti ve kamu yararının gereklerine göre, dayanılan yasa kuralına uygun olarak, daha önceki düzenlemelerle belirledikleri objektif hukuki durumları değiştirme, bu durumların kazanılmış hakların korunması ilkesine uygun olarak hukuksal sonuçlarını sürdürebilmesi için yeni koşullar öngörme konusunda yetkilerinin olduğu tartışmasızdır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu düzenlemenin, önceki düzenlemeden doğan hakların korunmasının esas alınarak riskli alan ya da riskli yapı tespiti yapılmış yerlerdeki uygulamalarda sözleşmelerden kaynaklanan mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
İmar hukukunda ilgililer yönünden kazanılmış hakların varlığından söz edilebilmesi için, hukuka uygun olarak tesis edilmiş olan işlemlerden sonra inşaata başlanılmış olması gerekmekte olup, hukuka uygun fiili durum dahi tek başına kazanılmış hakkın oluşması için yeterli olmamakta, inşaatın geldiği aşama ile idarenin tesis edilen işlemleri geri alması veya yargı yerlerince işlemler hakkında verilen iptal veya yürütmenin durdurulmasına yönelik kararlar da dikkate alınarak her olayın özelliğine göre kazanılmış hakkın bulunup bulunmadığının saptanması gerekmektedir. Buna göre, dava konusu düzenlemenin henüz inşaata başlanmamış durumlara yönelik olması karşısında, maddede sayılan koşulları yerine getirenler lehine kazanılmış bir haktan söz edilmesine olanak bulunmadığından, düzenlemede, imar hukuku yönünden kazanılmış hak ilkesine ve hukuka uyarlık görülmemiştir.
Diğer taraftan, proje hazırlanması, yapı ruhsatı ve arazi düzenlemesine ilişkin uygulamaların Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği ile Bakanlıkça çıkarılan diğer imara ilişkin yönetmeliklerle getirilen düzenlemelere göre gerçekleştirilmesi gerekmekte olup, bu Yönetmeliklerde yer alan genel hükümler, tanımlar ve ruhsata ilişkin hükümler, başkaca düzenlemelerle değiştirilemeyeceğinden, dava konusu düzenleme ile aynı bölgede bulunan ve aynı hukuki düzenlemeye tabi olması gereken yapılaşmalarda, farklı tarihlerde yürürlüğe konulan ve farklı tanım ve koşullar öngören düzenlemelerden birini tercih etme olanağı tanınmasının, aynı yerde farklı kuralların uygulanmasına yol açacağı ve bu durumun imar düzeni oluşturmayı amaçlayan imar kanununa aykırılık oluşturacağı açıktır.
Yönetmeliğin 14'üncü maddesinin 3/7/2017 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği yolundaki 15. maddesinin (a) bendine gelince;
Davalı idarece, anılan madde ile önceki düzenlemeden doğan hakların korunması, riskli alan ya da riskli yapı tespiti yapılmış yerlerde yapılacak uygulamalarda sözleşmeden kaynaklı mağduriyetin önlenmesinin amaçlandığı belirtilmişse de; düzenleyici işlemlerin yürürlüğe girdikleri andan itibaren hukuki etkilerini gösterecekleri ve geriye yürümeyecekleri yerleşmiş bir idare hukuku ilkesi olması nedeniyle, 30.09.2017 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin diğer hükümlerinin Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin yürürlüğe gireceği tarih olarak belirtilen 01.10.2017 tarihinde yürürlüğe gireceğinin belirtilmiş olmasına karşın, 14. maddesinin yönetmelik hükmünün yayımlandığı tarihten önceki bir tarih olan 03.07.2017 tarihinden itibaren uygulanacağını kabul etmek düzenleyici işlemlerin geriye yürümeyeceği ilkesine aykırı olacağı gibi hukuki güvenlik ilkesine de aykırı olacağından, madde hükmünde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Diğer taraftan, dava konusu yönetmeliğin 14. maddesinin 3. fıkrasına benzer düzenleme içeren ve riskli yapı tespiti yaptırılan yapılara ilişkin yapı ruhsatı başvurularının 01.01.2017 tarihine kadar sonuçlandırılmak üzere Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde değişik tarihlerde yapılan düzenlemelerden tercih yapılarak sonuçlandırılabileceği yolundaki Geçici 6. madde hükmünün iptali istemiyle açılan davada Danıştay Altıncı Dairesi'nin 23.05.2017 günlü, E:2014/6805, K:2017/4062 sayılı kararıyla anılan hükmün iptaline karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, 30.09.2017 günlü, 30196 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14. maddesinin 3. fıkrası ile 15. maddesinin (a) bendinin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü :

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacının ikamet ettiği ... Sitesine yönelik olark 16.04.2017 tarihinde kentsel dönüşüm, imar plan değişikliği ve KASK (emsal) artışı sağlanması için oy birliği ile karar aldığı, sitenin bulunduğu alanı kapsayan 1/5000 ölçekli nazım imar plan değişikliği ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi nin … tarihli, … sayılı kararı ile kabul edildiği ve 02.06.2017 tarihinde onaylandığı, 10.05.2017 tarihinde yüklenici firma ile kat karşılığı kat yapımı ve taahhüt ön sözleşme imzalandığı, 07.06.2017 tarihinde riskli bina tespit talep dilekçelerinin verildiği, Riskli Bina Tespit Raporunun Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 04.08.2017 tarihinde onaylandığı, ... Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü tarafından 08.08.2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ... Belediye Başkanlığınca ... tarihli, ... sayılı yanan ve yıkılan yapılar formunun düzenlendiği, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında noterde yapılacak iş ve işlemler için harç muafiyetlerini sağlayan yazının Bursa Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünün … tarihli, … sayılı yazı ile Bursa 16. Noterliğine gönderildiği, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğindeki dava konusu değişiklikler ile önceden öngörülmesi mümkün olmayan hükümlerin yönetmeliğin yayımı tarihinden önceki bir tarihten geçerli olmak üzere geriye yürütülmekle birlikte, hiçbir mevzuatta yer almayan "noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmesi" şartının getirildiği ileri sürülerek anılan değişikliklerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
472... sayılı Türk Medeni Kanununun 706.maddesinde, taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerli olmasının, resmî şekilde düzenlenmiş bulunmalarına bağlı olduğu; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 237.maddesinde de, taşınmaz satışı vaadinin, geri alım ve alım sözleşmelerinin, resmî şekilde düzenlenmedikçe geçerli olamayacağı, önalım sözleşmesinin geçerliliğinin, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğu; 2644 sayılı Tapu Kanununun 26.maddesinde de, mülkiyete, mülkiyetin gayrı ayni haklara ve müşterek bir arzın hissedarları veya birbirine muttasıl gayrimenkullerin sahipleri arasında bunlardan birinin veya bir kaçının o gayrimenkul üzerinde mevcut veya inşa edilecek binanın, muayyen bir katından veya dairesinden yahut müstakillen istimale elverişli bir bölümünden munhasıran istifadesini temin gayesiyle Medeni Kanunun 753'üncü maddesi hükümlerine göre irtifak hakkı tesisine veya tesisi vadine mütedair resmi senetler tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından tanzim edileceği, Noterlik Kanununun 44'üncü maddesinin (B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin de taraflardan biri isterse gayrimenkul siciline şerh verileceği hükümlerine yer verilmiş; 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60.maddesinde ise, gayrimenkul satış va'di sözleşmesi yapmak noterlerin görevleri arasında sayılmıştır.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3.fıkrası ile Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesine “(3) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce riskli yapı tespiti yapılmış ya da riskli alan kapsamına alınmış olup, maliklerin en az üçte ikisi ile noter onaylı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup yapı ruhsatı düzenlenmemiş yapıların ruhsat işlemleri, talep edilmesi halinde 1/10/2017 tarihinden önce yürürlükte olan Yönetmeliğe göre sonuçlandırılır.” fıkrası eklenmiş, 15.maddesinde ise, bu Yönetmeliğin 14'üncü maddesinin 3/7/2017 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı idarenin davacının sübjektif dava açma ehliyeti bulunmadığı yolundaki iddiası yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, yukarıdaki yasa hükümlerinden, taşınmaz mülkiyetinin devrini içeren sözleşmelerin resmi şekilde (noter onaylı) yapılması gerektiği açık olup Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesindeki "kat karşılığı inşaat sözleşmesinin noter onaylı olarak düzenlenmiş olması" hükmünde hukuka aykırılık görülmemiştir.
İdarelerin Yönetmelik çıkarma ve Yönetmeliğin belli hükümlerinin ya da bir kısım hükümlerinin hangi tarihte yürürlüğe gireceği hususunda takdir yetkileri bulunmaktadır. Bu takdir yetkisi, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olmaması halinde hukuka aykırı hale gelecektir.
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin geçici 6'ıncı maddesinde, "Bu madde değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önce; belirli parsellere yönelik olarak; yıkım ruhsatı başvurusunda bulunulan veya binası yıkılan veya riskli yapı tespiti yaptırılan veya Bakanlıkça lisanslandırılan kuruluşlarca yapı kimlik numarası alınarak riskli yapı tespit işlemlerine başlanılan veya inşaat sözleşmesi yapılan veya proje sözleşmesi yapılan veya inşaat yahut proje yapmak için noter tasdikli taahhütname veya vekâletname alınan veya yeni inşaat yapmak üzere; ifraz, tevhit, yola terk işlemi için başvurulan veya imar durum belgesi, yol kotu tutanağı, aplikasyon krokisi almak üzere başvurulan veya zemin ve temel etüt raporu hazırlanan parsellere ilişkin, madde değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önce veya sonra yapılan yapı ruhsatı müracaatları, (Değişik ibare:RG-14/11/2015-29532) 1/1/2017 tarihine kadar sonuçlandırılmak kaydıyla, bu Yönetmelik hükümlerine veya ilgilisinin talebine göre Yönetmeliğin 14/9/2013 tarihli, 8/9/2013 tarih ve 1/6/2013 tarihli değişiklik hükümlerine veya 1/6/2013 tarihinden önce yürürlükte olan ilgili idarelerin mevzuatına göre neticelendirilir. Ancak bu madde hükmü hiçbir şekilde yapının plânla belirlenen kat adedini ve emsalini artırmak amacıyla uygulanamaz ve bu amaçla yapı ruhsatı düzenlenemez." hükmüne yer verilmiştir.
Yönetmeliğin uyuşmazlığa konu geçici 3'üncü maddesinin 3'üncü fıkrası 30.09.2017 tarih ve 30196 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3. fıkrası ile ihdas edilmiş olup önceki Yönetmelikteki (Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği) müracaat süresi 01.01.2017 tarihinden 03.07.2017 tarihine kadar uzatılmıştır.
Olayda, davalı idarece, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 15'inci maddesi ile bu Yönetmeliğin 14'üncü maddesinin (Yönetmeliğin geçici 3'üncü maddesinin 3'üncü fıkrası), önceki düzenlemeden doğan hakların korunması esas alınarak riskli alan ya da riskli yapı tespiti yapılmış yerlerde yapılacak uygulamalarda sözleşmeden kaynaklı mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla, 03/07/2017 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği takdir edilmiştir.
Bu itibarla, dava konusu Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinin 3.fıkrası ile 15.maddesinin (a) bendinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
4.Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 03/02/2021 tarihinde oybirliğiyle/oyçokluğuyla karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi