20. Hukuk Dairesi 2019/2053 E. , 2019/4423 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün temyiz incelemesi ve Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 25/06/2019 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davacı ... vekili davacı Av. ... ile karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde; aidat alacaklarının tahsili için davalı aleyhine ... 3. İcra Dairesinin 2014/12709 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itirazı sonucu takibin durduğu belirtilerek itirazın iptali, takibin devamı, davalı aleyhine alacağın % 20"sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ve takip sonrası aylık % 5 gecikme faizi uygulamasının devamı istenilmiştir.
... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/715 E. - 2015/450 K. sayılı kararıyla;
Mahkemece; dava konusu sanayi sitesi kapsamında toplu yapı uygulamasına geçilmediği, taraflar arasındaki uyaşmazlığın genel hükümlere göre çözülmesi gerektiği, taraflar arasında düzenlenen müşterek sözleşme niteliğinde yönetim planı bulunduğu, bu nedenle davacı yönetimin takip konusu alacağı davalıdan talep etme hakkına haiz olduğu, yönetim planında davalının parsel yönetimi olarak tanımlanmış bulunduğu, bu nedenle toplu yönetimine sorumluğunu bulunduğu parsel yönetiminin ilgili parseldeki kat maliklerini temsil ettiği, bu temsili dayalı olarak davalı yönetime husumet yöneltilebileceği, davalının bu sıfatla ödemelerde bulunduğu, 2013/2014 giderlerinden asıl alacağın 40.434 TL olarak hesaplandığı, söz konusu alacağa her aidatın son ödeme gününden itibaren sözleşme uyarınca gecikme tazminatının ödenmesi gerektiği, buna göre 2014 Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım aidat bedellerine de aradaki sözleşme uyarnıca gecikme tazminatının uygulanması gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, ... 3. İcra Dairesinin 2014/12709 Esas sayılı dosyasında borçlu itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatı isteminin koşulları oluşmadığından bu yöndeki talebin reddine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/20591 E. - 2016/11664 K. sayılı kararıyla; “Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Birden fazla ada ve parsel üzerinde kurulu sitenin ortak gider alacağının tahsiline ilişkin davada, 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı
maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediğinden uyuşmazlıkta Kat Mülkiyeti Kanununun değil genel hükümlerin uygulanması gerekir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 120. maddesinin 1. fıkrasında, uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranının, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirleneceği; 2. fıkrasında ise sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranının, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüzünü aşamayacağı hükme bağlanmıştır.
Açıklanan yasal düzenlemeler doğrultusunda; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 120. maddesine göre temerrüt/gecikme faizinin hesaplanması gerekirken, Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi uyarınca aylık % 5 gecikme tazminatı hesaplayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir." denilerek kararın bozulmasına hükmedilmiş olup taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla Dairece; 2017/5776 E. - 2018/1553 K. sayılı kararıyla “HUMK’nın 440/I. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteğinin reddine" karar verilmiştir.
Mahkemece; Yargıtay bozma kararına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine, ... 3. İcra Müdürlüğünün 2014/12709 Esas sayılı dosyasında takibe konu asıl alacak olan 40.434,00 TL"ye takip tarihine kadar işleyen faiz yönüyle kısmen kabulü ile asıl alacak olan 40.434,00 TL ve bu asıl alacağa takip tarihinde kadar işlemiş olan temerrüt faizi miktarı olan 4.273,51 TL olmak üzere toplam 44.707,51 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin faizin iptaline, takibin, takipten sonra yasal faiz işletilmek suretiyle devamına, icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından bu yöndeki talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak gider alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
SONUÇ: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına 25/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.