Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3287
Karar No: 2016/3836
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/3287 Esas 2016/3836 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/3287 E.  ,  2016/3836 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVACILAR : ... VD. VEK.AV. ...
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili dilekçesinde, murisin noterde resmi bir vasiyetname düzenleyerek davalı lehine mal vasiyetinde bulunduğunu, muris M.. A..."ın bu vasiyetnameyi düzenlediğinde 74 yaşında olduğunu ve kendisinin bu vasiyetnameyi düzenleme yeteneğinden yoksun olduğunu, diğer yandan, davalının annesi olan, murisin üçüncü eşi ve mirasçılarından olan ..."ın kendi kızı olan davalı lehine bu vasiyetnameyi düzenlemesi konusunda Musa Avan"a, eğer bu vasiyetnameyi düzenlemezse kendisine bakmayacağı ve kendisiyle ilgilenmeyeceği konusunda manevi cebir uyguladığını, muris Musa Avan"ın bu vasiyetnameyi düzenlemek zorunda kaldığını beyan ederek vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, murisin vasiyet tarihinde fiil ehliyetine haiz bulunduğunu ve manevi ikrah iddialarının yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda, davacı taraf, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihde, fiil ehliyetine haiz bulunmadığını ve baskı altında bu vasiyeti düzenlediğini belirterek, vasiyetnamenin iptalini talep etmektedir.
Fiil ehliyeti yokluğu; yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk gibi salt biyolojik nedenlere değil, aynı zamanda bilinç, idrak, irade gibi psikolojik unsurlara da bağlı olduğundan, akıl hastalığı, akıl zayıflığı gibi biyolojik ve buna bağlı psikolojik nedenlerin belirlenmesi, çok zaman hâkimlik mesleğinin dışında özel ve teknik bilgi gerektirmektedir.
Hele fiil ehliyetinin nisbi bir kavram olması, kişiye, eylem ve işleme göre değişmesi bu yönde en yetkili sağlık kuruluşu olan Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını da zorunlu kılmaktadır. Esasen TMK. nun 409/2. maddesinde de, akıl hastalığı veya akıl zayıflığının bilirkişi raporu ile belirleneceği hüküm altına alınmıştır.
Şu durumda, ehliyetsiz olduğu ileri sürülen mirasbırakanın vasiyetname tarihine yakın günlerde ve sonrasında tedavi görüp görmediği hususunda tarafların bilgisine başvurularak varsa doktor raporları, hasta müşahede kâğıtları ve film grafilerinin eksiksiz getirtilmesi, buna ilişkin belgelerin bulunup bulunmadığı hususunun SGK"dan sorulması, sonrasında işlem tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetinin olup olmadığının tesbiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerekmektedir.
O halde mahkemece, davacı tarafın tüm delilleri toplanarak, tanıkları dinlenilerek, varsa murise ilişkin tüm hastane kayıtları, rapor,film vs. celbedilerek, ehliyetsizlik iddiası yönünden, işlem tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetinin olup olmadığının tesbiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi